Mustafa Yıldız
Toplu Sözleşme Öncesi Sendikalarda Mayıs Sıkıntısı
Mustafa YILDIZ / GAZETEKAMU
2011 yılında yılan hikâyesine dönüşen toplu sözleşme kanununun çıkarılma serencamı, Başbakanın hastalığı nedeniyle aylarca ertelenmiş, tam da yasa tasarısı Meclis gündemine gelecekken hükümetin sendikalarla mutabık kaldığı birçok konuda uzlaşıdan vazgeçip dayatmaya girişmesi üzerine yeniden tartışmalar alevlenmiş, son anda Başbakan Erdoğanla yapılan görüşmelerden sonra mutabık kalınan kimi haklar kısmen yeniden kazanılmıştı.
Maaşlar, son dakikada kaydedilen yeni üyeler nedeniyle yapılan maaş değişiklikleri bildirimleri derken iş yeri mutabakatları, ilçe, il düzeyinde yetkili kamu yöneticileri ile sendikaların şube veya temsilcilik yetkilileri ile imzalan mutabakatlar, mutabakatlara -bazen de her ihtimale karşı- konulan şerhlerden sonra artık yetkili sendikaların ve konfederasyonların belirlenmesi kesinlik kazanacak.
Bu yıl daha da farklı oldu
Bu yıl iş kolunda birinci olan sendikaların daha işin başındayken iki yıl için yetkili olacaklarını bilmeleri nedeniyle üye sayıları büyük önem arz etti. Bu nedenle de Eğitim-Bir-Senin mart ayında başlatmış olduğu sivil kıyafetle iş yerlerine gitme eylemi, önemli dönüm noktası olarak karşımıza çıkıyor. Genelde Memur-Sen, özelde Eğitim-Bir-Senin henüz eyleme başlamadan iki sendikadan da sert tepki gelmesi, hafızalardaki yerini hâlâ korurken eyleme etkisinin olmadığı da test edilmiş oldu.
https://gazetekamu.com/haber/kamuda-sivil-kiyafet-ve-tepkilerin-anlami-2924.html
Nisan ayına gelindiğinde çözümü süreci kapsamında oluşturulan Âkil İnsanlar, tartışmaların ana gündemi oldu. Yaşanan süreçte Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ile Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk arasında TV ekranlarında cereyan eden sert tartışma zirve yaptı. Türk Eğitim Senin akillere yönelik protestoları yönlendirdiği ve yönettiği türünden Balıkesirde yaşanan olay gibi basına yansıyan haberler Ulusal Birlik Hareketi Yaşıyor gibi yorumlara neden oldu. Kısacası Memur-Sen camiasının can simidi olarak Sivil İtaatsizlik Eylemi yetişirken, Kamu Sen ailesinin can simidi de Akil Adamlar ve Çözüm Süreci oldu.
Yine nisan ayında eylem kararının üzerinden henüz bir ay geçmemişken bir takım ittifak iddiaları gündeme getirildi: Eğitim-Bir-Sene karşı üçü bir arada(!): (https://gazetekamu.com/haber/egitim-bir-sene-karsi-ucu-bir-arada--3790.html).
Kamu-Sen bu yıl yetkiyi alabilir mi? Peki ya alamazsa?
Yetkili konfederasyon Memur-Sen, gerek toplu sözleşme kanunun hazırlanması gerekse toplu sözleşme aşamasında özellikle eğitim iş kolundaki ek ödeme nedeniyle büyük bir yara aldı.
Yaşanan sürecin oluşturduğu sıkıntı, üye kayıpları yetmiyormuşçasına Aktif Eğitim-Senin üye kaydına başlamasıyla 35.000 sayısını aşması, ardından adeta diğer sendikaların Ne olursunuz kendinizi feshetmeyin temennisine rağmen, Eğitim-Bir-Sene iltihakı mümkün olur mu tartışması/endişesi altında fesih işlemlerinin gerçekleşmesi, son aşamada lokal olarak kimi üyelerin yeniden yuvaya dönmesi şeklindeki kısmî gelişmeler, süreci daha da netameli hale getirdi.
Nabız Eğitim Sendikalarında Atıyor
Ciddi sıkıntıların yaşandığı bir yılda hem de başarısız geçen bir toplu sözleşmeden sonra genelde Türkiye Kamu-Sen, özelde Türk Eğitim-Sen -ki eğitim iş kolu, sendikal hayatın amiral gemisidir- bu yıl yetkiyi alamazlarsa önümüzdeki dönemde sendikal hayat ve dolayısıyla mücadele, apayrı bir mecrada akacaktır. İşte dananın kuyruğunun koptuğu nokta burası olduğu için bu yıl ki yetkili sendika olma mücadelesi, çok daha anlamlı bir hâl aldı.
Geçen yıl ki verilere bakacak olursak
Büro, Bankacılık ve Sigortacılık Hizmetleri, Basın-Yayın ve İletişim Hizmetleri ile Kültür ve Sanat Hizmetlerine bağlı üç iş kollarındaki sendikaların üye sayıları birbirine yakın olduğu için Eğitim Öğretim ve Bilim hizmetlerinde ise her zamanki stratejik konumundan dolayı bu yıl yetki alma konusunda yaşanan ciddi rekabetler, ipi göğüsleyecek olanları daha da bir önemli hale getirmektedir.
10 Ağustos 2012 tarihli resmi gazetede yayımlanan rakamlara göre Memur-Sen 11 iş kolunun 10unda KESK ise bir iş kolunda yetkiyi aldı. İşte sırasıyla iş kolları, çalışan sayıları, ilk ikiye giren sendikalara ilişkin veriler:
1) Büro, Bankacılık ve Sigortacılık Hizmetleri: (201.201): Büro Memur-Sen: 45.884, Türk Büro-Sen: 42.423
2) Eğitim Öğretim ve Bilim hizmetleri: (951.360): Eğitim-Bir-Sen: 231.472, Türk Eğitim-Sen: 205.724
3) Sağlık ve Sosyal Hizmetler: (430.682): Sağlık-Sen: 173.718, Türk Sağlık-Sen: 89.706
4) Yerel Yönetim Hizmetleri: (111.495): Bem-Bir-Sen: 53.171, Tüm Bel-Sen: 30.043.
5) Basın, Yayın ve İletişim Hizmetleri: (36.411): Birlik Haber-Sen: 12.231, Türk Haber-Sen: 11.792.
6) Kültür ve Sanat Hizmetleri: (14.772): Kültür Sanat-Sen: 4.035, Kültür Memur-Sen: 3.761.
7) Bayındırlık, İnşaat ve Köy Hizmetleri: (34.219): Bayındır Memur-Sen: 10.547, Türk Ulaşım-Sen: 7.608.
8) Ulaştırma Hizmetleri: (28.850): Ulaştırma Memur-Sen: 9.178, Türk Ulaşım-Sen: 7.608.
9) Tarım ve Ormancılık Hizmetleri: (63.597): Toç-Bir-Sen: 33.645, Türk Tarım Orman-Sen: 11.916.
10) Enerji, Sanayi ve Madencilik Hizmetleri: (39.005): Enerji Bir-Sen: 16.375, Türk Enerji-Sen: 7.222.
11) Diyanet ve Vakıf Hizmetleri: (106. 386): Diyanet-Sen: 60.346, Türk Diyanet Vakıf-Sen: 20.174.
Konfederasyonların toplam üye sayılarına bakacak olursak Memur-Sen: 650.328, Türkiye Kamu-Sen: 418.991, KESK: 240.304, Birleşik Kamu-İş: 33.477, Bağımsızlar ise 20.890. Genel sendikalı kamu çalışanı toplam sayısı 1.375.661 olup toplam memur sayısı 2.017.978dir, sendikalaşma oranı ise % 68,17dir.
Yetki önemli olmasına önemli de, bu yetki kullanılırken nelere dikkat edilmeli, neler yapılmalı, nasıl yapılmalı, ayrıca neler yapılmamalı? Bu soruların cevabını da sendikaların yetki durumlarının kesinleşmesinden sonra ele almaya çalışalım.
Bu yazının tüm hakları GazeteKamu.com'a aittir. "www.gazetekamu.com" biçiminde bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir.