Prof. Dr. Osman Köse
YÖK’ün formasyon ile ilgili çalışması
Yüksek
Öğretim Kurulu ( YÖK) son yıllarda eğitimin kalitesini yükseltmek ve çağın
şartlarına uygun bir üniversite oluşturmak için büyük gayretler göstermektedir.
YÖK başkanı Prof. Dr. Gökhan ÇETİNSAYA medyatik birisi olmamakla beraber,
hummalı bir şekilde üniversitelere yönelik olarak çok köklü çalışmalar içinde
bulunduğu bilinmektedir. Bu çalışmalardan birisi de Fen Edebiyat ve İlahiyat gibi
alan öğretmenleri yetiştiren fakültelerde okuyan öğrencilerin formasyon
eğitimleri ile ilgili bir çalışma içinde bulunulduğunun YÖK tarafından
açıklanmasıdır.
Mevcut haliyle “alan öğretmeni” yetiştiren fakültelerden mezun olan öğrenciler,
formasyon programına girebilmeleri için mezuniyetten sonra zorlu ve meşakkatli
bir süreci takip etmektedirler. Adaylar, ALES ve not ortalaması ile YÖK’ün
tayin ettiği kontenjana müracaat etmekteler ve sıralamaya girebilenler bir
üniversitede formasyon eğitimi alabilmektedirler. Üniversiteden mezun olduktan
sonra başlayan bu süreçte bir programa yerleşenler, formasyon ücreti, barınma
ve yiyecek gibi masraflarla büyük sıkıntılar yaşamaktadırlar. Bir formasyon
programına yerleşemeyenler ise bir sonraki seneyi beklemektedirler. Bu şekilde
yıllardır formasyon alamayanlar bulunmaktadır. Bu da ülke için zaman ve enerji
kaybına neden olmakla beraber hem gençler ve hem de aileleri arasında
umutsuzluk ve hayata karşı yılgınlığa sebep olmaktadır. Şimdiye kadar bu
zorluklarla uğraşmaktan yıllarını ve hayallerini heba eden çok sayıda gencimiz
bulunmaktadır.
Bu nedenle YÖK’ün formasyon eğitimi
ile ilgili bir çalışma içinde olması ve öğrencilerin henüz daha okurken 2.
Sınıftan itibaren formasyon programında yer alan dersleri alabileceklerinin
açıklanması, başta Fen Edebiyat Fakültesi olmak üzere alan öğretmeni yetiştiren
fakültelerde büyük sevince ve heyecana sebep olmuştur. Bu fakültelerde
okuyanalar şimdi dört gözle YÖK’ün bu çalışmasının sonucunu beklemektedirler.
Her şeyden önce YÖK’ün, formasyon
derslerinin Lisans eğitimi süresince öğrencilere verilmesi düşüncesi çok geç
kalınmakla beraber yerinde bir karardır. Fakülteye gelen öğrenciler 1. veya 2. sınıflardan
itibaren öğretmenlikte kendilerine yardımcı olacak formasyon derslerini
periyodik olarak almalıdırlar. Lisans dönemini bitiren bir öğretmen adayı mezuniyet
sonrası tekrar bir yılını formasyon eğitimi için harcamamalıdır. Formasyon
programında elan verilmekte olan dersler tekrar gözden geçirilmelidir. Bu
konuda öğrencilerin ne tür eğitim dersleri alabilecekleri iyice tetkik edilmeli
fakat ders sayısı çok fazla ön görülmemelidir. Formasyon programı alan
öğrenciler bunun için üniversitelere ücret ödemektedirler. Bu nedenle lisans
döneminde bu eğitimi alan öğrenciler ve aileleri ek bir külfetten de kurtulmuş
olacaklardır.
YÖK,formasyon ile ilgili
düzenlemeleri yaparken Fen Edebiyat Fakülteleri ve Eğitim Fakültelerini tekrar
bir değerlendirmeye tabi tutmalıdır. Öğretmen yetiştiren fakülte olarak Eğitim
Fakülteleri daha da geliştirilmeli ve öne çıkmalıdır. Alan öğretmenleri
yetiştirmek için Eğitim Fakültelerine bölümler açılmalıdır. Eğitim
fakültelerinin işlevi artarken Fen Edebiyat Fakültelerine alınan öğrenci sayısı
da azaltılmalıdır.
YÖK’ün formasyon ile ilgili çalışmasının,
öğretmenliği her yönüyle cazip bir meslek yapmak için köklü kararların
alınmasına vesile olmasını umuyoruz. Eğer öğretmen yetiştirme sadece Eğitim
Fakültelerine verilirse, bu fakültelere her yıl öğrenci alımı ihtiyaca göre
olursa ve burayı kazananlar da doğrudan öğretmen olurlarsa geleceğin
Türkiye’sini oluşturacak olan çocuklarımız enerji dolu ve başarılı öğretmenler
emanet edilmiş olur ve onların elinde hayata hazırlanır.
YÖK’ün çalışmasının sonucunu heyecanla
bekliyoruz.
Bu yazının tüm hakları GazeteKamu.com'a aittir. "www.gazetekamu.com" biçiminde bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir.