A. Kadir Yüksel
Toplu Sözleşmede Memur Satışa mı Geldi?
2014
ve 2015 yıllarını kapsayan toplu sözleşme bayramdan önce sona erdi. Ancak
tartışması uzun süre daha devam edecek gibi görünüyor. Daha önceki yazımda
toplu sözleşme kilidini Başbakan Erdoğan ile Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu’nun
çözeceğini söylemiştim. Neticede öyle oldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Faruk Çelik’in ilk günkü teklifini, imzalanan metne dönüştürenin de Başbakan
Erdoğan olduğunu düşünüyorum. Toplu sözleşme bayram sonrasına ve hakem kuruluna
kaldı diyenler çok kötü ters köşeye yattı. Anlaşılan o ki Memur-Sen ile Başbakan
toplu sözleşmeyi o gece imzalamış.
Yetkili
konfederasyon olan Memur-Sen toplu sözleşme sonuçlarını başarı olarak görürken
Kamu-Sen ve KESK sonucu başarısız görüyor. Toplu sözleşmenin mutabakatla
sonuçlanmasını kimse tahmin etmiyordu. Hatta Kamu-Sen bayram tatili sonrasına
eylem planları koymuştu. Amaç, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na taşınarak toplu
sözleşmede baskı oluşturmaktı. Kamu-Sen’in bu planı da yatmış oldu.
Gelelim toplu sözleşme sonuçlarına; 2014 yılı için memurların taban aylığına 175 TL zam, 2015 yılının ilk 6 ayında yüzde 3, ikinci 6. ayında yüzde 3 zam ve enflasyon farkının oluşması halinde enflasyon farkı ödenecek. Öğretmenlere 2014'te 150 TL eğitim öğretim tazminatı, 4/C'lilere aile yardımının yanında 2014 Ocak ayında iyileştirme vasfından 175 TL ve 350 TL'lik bir iyileştirme yapılacak.
Sonuçlara bakılırsa toplu sözleşmenin en kazananı 4/C’liler oldu. 4/C’liler en büyük kazanım olarak kadro taleplerinin karşılanmasını isteseler de şimdilik bunun mümkün olmadığı açık. Son yılların toplu sözleşme ve görüşmelerinde en büyük kazanımları 4/C’liler elde etti. Sayıları fazla olmasa da çıkardıkları sesle sendikaları ve hükümeti etkilemeyi başaran 4/C’lileri tebrik etmek lazım.
Peki, sonuçları nasıl görmeliyiz? Grevsiz bir toplu
sözleşmede pazarlık gücünüz fazla olmaz. Hükümetin vermediğinde sendikaların
yapabileceği fazla bir şey yok. Eylem kararı alan sendikaların bu kararını
desteklemeyip sadece kazanım bekleyen üyeleri göz önüne aldığımızda daha fazla
kazanım beklemek de anlamsız. Hatırlayın 5 TL sendikalılık primini Anayasa
Mahkemesi iptal edince Memur-Sen ve Kamu-Sen’den ciddi anlamda üye istifaları
yaşanmıştı. 5 TL’yi cebinden ödemekten kaçınan memurların kazanım elde etmiyor
diye sendikaları suçlaması bu kadar anlamsız.
Bütün bunlar bize ülkemizdeki sendikal yaşamın
hayatının ilk günlerini gösteriyor. Daha gelişecek, büyüyecek. Grev hakkı olmadan,
üyelikleri sınırlayan 4688 sayılı yasa değişmeden bu gelişme olmaz. Sendikalar
ve konfederasyonlar birbirini suçlamaya, üyeler de sendikaları eleştirmeye
devam ederler. Bugün Memur-Sen’i eleştiren Kamu-Sen masada olsaydı bundan daha
iyi bir kazanım mı elde edecekti? Yeri göğü mü inletecekti? Geçen yıl yaptığı
eylemleri ve eyleme katılanların sayısı unutulmuş değil. Yapılan eleştiri ve
kullanılan üslubun tek amacı üyeye şirin görünmek.
Bana göre de eksiklerine rağmen iyi bir toplu
sözleşme süreci yaşandı. İki yıl toplu sözleşme stresinden uzak kalacağız.
Keyfini sürün…
Bu yazının tüm hakları GazeteKamu.com'a aittir. "www.gazetekamu.com" biçiminde bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir.