A. Kadir Yüksel
Gündeme 'Seçim' Çekin
Halbuki ne çok gündemimiz vardı. Atama bekleyen öğretmenler Mart’ta atanma umudu taşıyordu. Sağlık Bakanlığı’ndan atama bekleyenler vardı. İş ve Meslek Danışmanları, 4C'li personel, taşeron işçiler, üniversiteli işçiler, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları gibi bir çok meslek grubu ya atama bekliyor, ya da durumlarının düzeltilmesini bekliyordu.
Toplu sözleşmede çözüme kavuşmamış veya ‘dersine çalışalım’ diyerek ertelenen konuların görüşüleceği Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantısı bile bir umut olmuştu. Şu ana kadar somut bir sonuç çıkmamasına rağmen kamu görevlileri umutlarını buraya bağlamıştı.
Neticede Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantısı da geldi, geçti.
Aslında bütün bunlar, ülkemizin yan gündemi. Asıl gündem seçim.
Genel seçim moduna sokulmuş bir genel seçim yaşayacağız.
Zira Kemal Kılıçdaroğlu, mazotu 1,5 liraya indirmeyi vaad ediyor.
Başbakan Erdoğan da, yolsuzluk konularından aklanmanın ve cemaatle savaşa onayın seçim sonuçlarından ortaya çıkacağını düşünüyor.
Halbuki ne kadar yanlış yapıyorlar.
Yerel seçimler; vatandaşların hizmet alacağı belediyeyi belirleme seçimidir.
Bir cemaat mensubu, hizmet almak istemesine karşın, her gün meydanlardan ve yazılı-görsel medyadan kendisine yöneltilen eleştiri ve hakaretlere muhatap kalmamak için Ak Parti’ye oy vermeyecek. Ak Partili belediyeler seçim kaybederse, bunun ilk sorumlusu yine Ak Parti’dir. Bu arada bir çelişkiye de dikkat çekmek lazım; Cemaati yerden yere vurmanın, her türlü sıfatla itham etmenin serbest olduğu bir ülkede, “Ak Parti’ye oy vermeyin” demek ise suç.
Daha düne kadar bir ve beraberdiniz. Ne oldu da ayrı düşüldü?
Millet olarak, ‘safmışız, kandırıldık’ söylemlerini yemiyoruz, haberiniz olsun.
Asıl, bizim saf yerine konulmak istendiğimizin farkındayız.
Seçimler bitse de gerçek gündemimize dönsek diyeceğim ama, ardından iki seçim daha var.
Bu arada, tartışmalı internet yasasından sonra, Başbakan’ın meydanlardan esip gürleyip, ‘twitter mivitır, bunların kökünü kazıyacağız’ dediği günün akşamı, Twitter mahkeme kararıyla kapatıldı.
Tartışmalı yasayı onaylayan Cumhurbaşkanı bile, isyan etti.
Twitter’a girmeyi engelleyebildiler mi; elbette hayır. Eskisinden daha fazla tweet atılıyor.
Hani, internet yasası toptan yasaklamayı getirmiyordu? Hani sadece istenilen siteye veya içeriğe erişmeyi engelleyecekti?
Sorunlu 3 dava konusu olmasına karşın, twitter toptan kapatılıverdi.
Sonra ne mi oldu; Cumhurbaşkanı bile twitter’a girmenin bir yolunu bulup isyanını dile getirdi.
İnsan, gerçekten hayret ediyor bazen.
Sırada facebook, meysbook mu var, onu merak ediyoruz.
Belki de you tube, mu tube vardır.
Bekleyip görelim.
Bu yazının tüm hakları GazeteKamu.com'a aittir. "www.gazetekamu.com" biçiminde bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir.