MEB’in dershaneleri kaldırma kararından sonra, temel liseler adeta çok bilinmeyenli bir denklem halini aldı.

İşin bilincinde olanlar başından beri dershanelerin bir neden değil, sonuç olduğunu söyledi. Tabii ki bunu MEB’i idare edenlerde biliyordu. Lakin siyasi bir kangren olmuş dershanelerin kapatılmaması düşünülemezdi. Mutlaka kapatılacaktı. Gelinen noktada görünen o ki; “kervan yolda diziliyor”.

MEB dershaneleri kaldırmada olası tepkileri minimize etmek için milyonlarca lira özel okul teşviki verdi. Kapanacak dershanelerin okula dönüşmesi için de ciddi vaatlerde bulundu. Yapılmak istenen belliydi. Türkiye eğitimi artık özelleşmeye doğru hızla ilerliyordu. Tam da bu doğrultuda çalışmalar hız kesmeden yürürken, birden Temel Lise denilen yeni özel okullarımıza MEB tarafından çalım atılamaya, çelme takmaya başlandı. Olası dershaneciliğin devamı ihtimaline karşı bu tavrı aldığı tahmin edilmektedir. Yalnız Özel Öğretim Genel Müdürlüğü şunu net görmeli ki, iki satırlık genelgelerle dershane anlayışının önüne geçilemez.

İşte son durum; hızlı bir şekilde liselerin ve ortaokulların son sınıfları boşalıyor. İşin acı tarafı; yüzde 30 kontenjan nedeniyle, eski dershanelerin, yeni temel liselerin kontenjanı bu talebi karşılayamayacak. Bu durum nedeniyle temel liseye 8-15 bin aralığıyla kaydolmaya çalışan öğrenci, ya 20-50 bin TL arasını gözden çıkararak diğer özel okullara gidecek, ya da evine özel hocalar alacak. Her ikisinin, hatta temel liseyi de dahil edersek, her üçünün de veliye maliyeti dershanelere dua okutacak halde. Devletin üç bin liralık teşviki ise hiçbir derde deva olmayacak. Burası sadece acı gerçeğin bir tarafı.

İkinci tarafında ise; okullara takviye kurslarıyla ilgili hiçbir ödenek(temizlik gibi) ayrılmamış olması idarecileri, saati on lira olan ders ücreti de öğretmeni mutsuz etmeye devam ediyor. Ha saati yirmi olsa öğretmen ilgi gösterir mi? Bu da tartışılması gereken bir başka durum. Tam bu noktada süreci idare eden bürokratlara sormak gerekir; verdiğiniz teşvik özel öğretimin yüzdesine bir katkı sağladı mı? Pekibu kaynak takviye kursları için devlet okullarına aktarılsaydı durum ne olurdu? O zaman temel liseler öğrenci çalabilir miydi?Cevabınızı duyar gibiyim “olur mu efendim, biz özel öğretimin ülke genelinde payını artırma hedefindeyiz” tamam. Peki, neden Temel Liselerin açılmaması için günübirlik değişikliklere gidiyorsunuz? Cevap yok. Artık karar verseniz iyi olmaz mı?

Yazacak çok şey var ancak Özel Öğretim Genel Müdürümüze son bir hatırlatma; dershaneleri kapatmayı başarmış olmanın keyfini hep beraber yaşayalım, alkış alalım derken, bu günlerin en popüler işi olan İHL açmakta fren görevi yapmış olmayasınız? Meslek liselerinin son sınıfından Temel Liselere geçiş olmayınca ne olacak dersiniz? Elbette İHL’lere kayıtlar azalacak.

Bu yazının tüm hakları GazeteKamu.com'a aittir. "www.gazetekamu.com" biçiminde bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir.