Ömer Davut Asker
Dersanelerin Farklı Boyutları
Bugünlerde dershanelerle yatıp dershanelerle kalkıyoruz. Peki iki gün içinde mi ortaya çıktı bunlar? Yoksa yıllardan beri eğitim sistemimizin bir parçasımıydı? MEB’in bu konuda eylem planı yokmuydu? Onbir yıldan beri neredeydiler? Yoksa, toplumun bir kesimi ile bu konunun üzerinden mi hesaplaşılması gündeme geldi? Bu işin sadece bir boyutunu olmadığını, birçok boyutunun olduğu inancındayım.
Öğrencilerin tamamını bir üst öğrenime gönderemeyeceğinize göre mutlaka seçmek zorundasınız. Seçerken bir şeylerle kıyaslanacak ki öğrencinin kıyaslanan değere göre durumunun nasıl olduğu ortaya çıksın. Öğrencinin velisi tarafından baktığımızda veli elbette çocuğunun en başarılı okullarda okumasını, bilgi seviyesinin daha fazla olmasını, zamanı iyi kullanmasını velhasıl önündeki hayatta başarılı ve toplumda saygın bir birey olmasını ister. Bunu istemesi de en doğal hakkıdır.
Bunun yolu nereden geçer?
“Liselerin tamamını bir gecede Anadolu Liseleri yaptık.” Problemi çözdük diyebiliriz! Peki öğrencilerin çok büyük bir kısmı fen liselerinde okumak istiyor. Lisans düzeyinde baktığımızda büyük çoğunluğun tıp, hukuk ve mühendislik okumak istediğini düşünürsek, nasıl çözüm bulacağız? Bu okullara alacağınız öğrenci sayısı kontenjanlar ile sınırlı. Elbette kıyaslama yapmak zorundasınız. Bunun adı sınav olur veya başka bir şey olur. “Fen liselerinde sınıf kontenjanlarını arttırdık bana ne” deme hakkınız yoktur. Öğenci kendisine hedef seçtiği okula girebilmek için mutlaka destek almak isteyecektir. Bu şu an Dersane’dir. Yarın kapattınız, evlerde üçer beşer öğrencilerin oluşturduğu sınıflar ortaya çıkacak adı Evdershane olacaktır. Böyle bir durumda müdahil olabileceğinizi düşünemiyorum. Bir söz vardır. “Dağ ne kadar büyük olursa olsun üzerinden yol geçer” diye. Daha olmadı çağımız iletişim çağı. Bu iş internet üzerinden yapılacak adı Sanaldersane olacaktır. Zaman mekan kavramı da ortadan kalkacaktır.
Bu işin diğer bir boyutuna baktığımızda yüz bine yakın çalışanı vardır. Bunun vergi boyutu vardır. İşsizlik boyutu vardır. Siz mevcut işsizler ordusuna bunları da eklediğinizde ekonomi alarm vermeye başlar. Yerel seçimler yaklaştı oy boyutunu da göz ardı etmemek gerekir.
Elbette dersanelerin olmadığı, öğrencilerin çok sağlam kriterlere göre değerlendirilip kendi istek ve kabiliyetleri doğrultusunda bir üst öğrenime yönlendirilmesi en doğru yaklaşımdır. Bakanlığın bakış açısının ve çabasının bu olması gerekir.