Ülkemizde üstün yetenekli bireyler uzun bir dönem ihmal edildi, hatta bundan adam olmaz bu bir işe yaramaz tavırlarıyla bu öğrencilere yaklaşıldı ve yetenekleri fark edilemediği için çevresiyle sorun yaşayan birey konumuna geldiler.

Üstün yetenekli çocukların, bireysel yeteneklerinin farkında olmalarını ve kapasitelerini geliştirerek en üst düzeyde kullanmalarını sağlamak amacıyla bilim sanat merkezleri açıldı. Bakanlık başlangıçta üstün yetenekli çocukların en iyi şekilde eğitim almaları ve yeteneklerinin tam anlamıyla tespit edilebilmesini sağlamak amacıyla bu okullarda eğitim verecek öğretmenlerin seçiminde de hassas davrandı. Tüm işlerimizde olduğu gibi yine hızlı bir başlangıç yapılmıştı. Bilim sanat merkezi açmak için tüm iller sıraya girmiş, hatta bazı siyasiler bizim ilçede niye yok, bizde de olmalı tavırları sergilemişti.

Başlangıçta öğretmen seçimi yapılırken ALES, ÜDS, TOFEL, lisansüstü eğitim gibi kıstaslarla öğretmen seçimi yapılmış ve uygun görülen öğretmenler hizmet içi eğitim ve sınavlardan geçirilerek, proje yapabilme becerileri de ölçülerek bu kurumlara atanmışlardı. Merak edenler “Bilim sanat merkezlerine öğretmen seçimi” konulu 2007/87 sayılı bakanlık genelgesini inceleyebilirler. Elbette üstün yetenekli öğrencileri eğitecek öğretmenlerinde belli bir takım yeteneklerinin olması gerekir. Bu öğrencilere en iyi şekilde rehberlik edecek, projelerinde yardımcı olacak ve var olan yeteneklerin daha ileri seviyeleri taşınmasında aktif rol alacak öğretmenler fayda sağlayacaktır. Fakat zaman ilerledikçe bakanlık bilim sanat merkezleri için başlangıçta gösterdiği hassasiyeti kaybetti.

Zaman geçtikçe bakanlık bu kurumlara başlangıçta gösterdiği ilgiyi kaybetmeye başladı ya da boşladı. En son 2011 yılında bu kurumlara öğretmen ataması yaptı. Halbuki 2011 yılından sonra da bazı illerde bilim sanat merkezleri açıldı. Her atama döneminde öğretmen açığı ilan eden bilim sanat merkezleri arasında öğretmen hareketliliği de yok denecek kadar az, gelinen noktada artık bilim sanat merkezlerinde işler bakanlık politikası haline gelen geçici görevlendirmelerle yürütülmeye çalışılıyor. Üstün yetenekli öğrenciler hakkında herhangi bir bilgi birikimi ve eğitimi olmayan öğretmenlerde bu öğrencilere ne derecede yardımcı olurlar takdir sizin.

Bilim sanat merkezlerinin ve bünyesindeki öğrencilerin daha fazla mağdur edilmemesi için bakanlığın bu kurumlara kadrolu öğretmen atama ile ilgili çalışma yapması elzemdir.

Bu yazının tüm hakları GazeteKamu.com'a aittir. "www.gazetekamu.com" biçiminde bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir.