SENDİKA
Yalçın: 'Mavi Marmara Ruhunu Yaşatacağız'
Mazlumlara yardım için gittikleri Kudüs’te, terör devleti İsrail tarafından Ben Gurion Havalimanı'nda hukuksuz bir şekilde gözaltına alınan, yaklaşık 8 saat gözaltında tutulduktan sonra illegal sorguya tutulan, daha sonra sınır dışı edilen Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Levent Uslu’nun da aralarında bulunduğu gazeteci ve aktivistlerden oluşan heyet İstanbul Havalimanı’nda çok sayıda Memur-Sen üyesi ve yüzlerce vatandaş tarafından karşılandı. Burada toplanan vatandaşlar katil devlet İsrail’i protesto etti. Protesto eyleminde bir basın açıklaması gerçekleştiren Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Siyonist İsrail’in uygulamalarını lanetledi.
"İSRAİL’İN GERÇEK YÜZÜNÜ TÜM DÜNYA GÖRDÜ"
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sınır dışı edilen arkadaşlarıyla iftihar ettiklerini belirterek, “Arkadaşlarımızın sınır dışı edilmesi aynı zamanda İsrail'in sinirlerinin delik deşik edilmesi anlamına geliyor. Onun için burada yapılan işin son derece kıymetli olduğunu, İsrail'in gerçek yüzünün tüm dünyaya gösterildiğini düşünüyorum. Bu yaşananlardan sonra bir sorumluluk var, Türkiye kendi topraklarına İsrail'den gelmiş olan STK temsilcilerini, gazetecileri, aynı muameleye tabi tutmalı ve buradan deport ederek göndermelidir. Terör devleti İsrail'in tüm zulümlerine karşın, Mescid-i Aksa özgürleşene kadar Türkiye'deki duyarlı insanlarla birlikte Memur-Sen ailesi olarak Mavi Marmara ruhunu sonuna kadar yaşatacağız” diye konuştu.
“TELEFONLARIMIZ İNCELENDİ, SORGUYA ÇEKİLDİK”
Kötü muamele ile karşılaşacaklarını bilerek İsrail’e gitme kararı aldıklarını belirten Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Bem-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Levent Uslu, gözaltına alındıktan sonra kendilerine birçok soru sorulduğunu ifade etti.
“Bize baba ismimizi sordular. Telefonumuzu, ev telefonumuzu, e-malimizi sordular” diyen Uslu, “Bir şey daha sordular. Dedemizin adını da sordular. Yani bizim dedemize varana kadar bütün bilgilerimiz onlarda var. Ne işi var nasıl gitmiş bunların araştırılması lazım. Telefonlarımızı alıp incelediler ve sorguya çektiler. Bize 'Türkiye'deki seçimlerde hangi siyasi partidensiniz' diye sordular. Tercüman istedik 7-8 saat sonra geldi. Bize 'Erdoğan'ın partisinden misiniz?' diye sordular. Hala bu korkaklar 'One minute' de kalmışlar. Mavi Marmara ile denizden gittik. Biz havadan gittik şimdi sıra kara harekâtındadır” ifadelerini kullandı.