SENDİKA
Sorun 657’de değil, bürokratik sistemde
Yalçın, “Ülkemizin güvencesi olan kamu görevlilerini güvencesiz bırakacak bir çalışmanın karşısında olduğumuzu defalarca deklare ettik, bunun kırmızı çizgimiz olduğunu dile getirdik, getirmeye de devam ediyoruz. İşini en iyi şekilde yapmanın gayreti içinde olan kamu görevlilerini huzursuz edecek hamleler sağlıklı sonuçlar getirmeyecektir. Bu konuda tespiti doğru yapmak gerekiyor. Türkiye’de kamu yönetimi kısmında yapılabilecek reform yerine kamu görevlilerini tedirgin edecek 657 sayılı Kanun’un tamamına ilişkin ortaya konulan yaklaşım kesinlikle tartışmayı başlatabilecek bir yaklaşımdır ve sağlıklı değildir. Bir sorun varsa, bu öncelikle kamu bürokrasisiyle, kamu yönetimiyle ilgilidir, neşter buraya atılmalıdır” dedi.
Eğitim-Bir-Sen Çankırı Şubesi’nin genişletilmiş il divan toplantısında konuşan Ali Yalçın, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İş güvencesi kırmızı çizgimizdir
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun, değişmez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez bir kanun olmadığını kaydeden Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “657, yasalaştığından bugüne kadar birçok defa değişmiştir. Yine değişebilir ama eğer amaç iş güvencesini kaldırmaksa, buna taraf olmadığımızı, olmayacağımızı defalarca ifade ettik, bunu kırmızı çizgi olarak gördüğümüzü beyan ettik. Buradaki arayış, devletin hantal yapısına ilişkin bir çözüm üretmekse, bu konuda önerilerimiz var. Yanlış yöne giderek doğruyu bulmamız, soruna, sorunlara çözüm bulmamız mümkün değildir. 657 sayılı Kanun değiştirilecekse eğer, kamu bürokrasisinin hantal yapısına neşter vurmakla işe başlanmalıdır. Çünkü sorun, kamudaki bürokratik sistemin işleyişindedir. Kamu bürokrasisi işler hâle getirilirse, sorun kalmaz. Bizim de yakındığımız nokta, bürokratik oligarşidir.”
Yeni sistem tasarımı yapılırken, paydaşların görüşlerinden faydalanılmalıdır
Kamu görevlilerinin, eğitim çalışanlarının ivedilikle çözüme kavuşturulması gereken onlarca sorunu bulunduğunu dile getiren Yalçın, eğitim çalışanlarını huzursuz eden, kamu vicdanını yaralayan, adalet duygusunu zedeleyen, iş barışını bozan uygulamaların terk edilmesinin, nitelikli bir eğitim, güvenli bir gelecek için önemli olduğunu belirterek, yeni sistem tasarımları yapılırken, eğitim sistemini yakından bilen ve sorunlara vakıf olan öğretmenlerin ve yetkili sendika Eğitim-Bir-Sen başta olmak üzere, eğitimin bütün paydaşlarının fikir ve tecrübelerinden mutlaka faydalanılması gerektiğini dile getirdi.
Yalçın, “Öğretmenlerin görüş ve önerileri, daha katılımcı bir şekilde eğitim reformlarına yansıdığı zaman, reformların daha etkin ve verimli bir şekilde uygulanması mümkün olacaktır. Öğretmenlerin karar verme süreçlerine katılımı, öğretmenlik mesleğinin statüsünü olumlu etkileyecek ve öğretmenlerin motivasyonunu daha da artıracaktır” şeklinde konuştu.
Öğretmen performans değerlendirme sistemine de değinen Yalçın, Millî Eğitim Bakanlığı’nın aceleci ve plansız bir tavırla hukuki ve kanuni dayanağı olmayan, öğretmene, öğrenciye ve eğitime somut hiçbir katkısının olmayacağı açık olan performans değerlendirme sistemini uygulamaya koymaktaki ısrarının, hatalara ve mağduriyetlere neden olacağını söyleyerek, “Motive etmek yerine motivasyonu bitirmek anlamı taşıyan bir içerikle performans sistemi kurulacağını düşünmek hem yorucu hem de yıpratıcı süreçlere kapı aralayacaktır. Sınıfta ter akıtan bir öğretmeni çalışmadığı iddiasıyla yaftalamak yerine fedakârlığı ve başarısı görülmeyen bir öğretmeni bulup ödüllendirmek daha iyi bir kamu hizmetinin anahtarıdır” diye konuştu.
Değerlerimizle, duruşumuzla özgün ve özgür sendikacılığın temsilcisiyiz
Kamu görevlilerinin insanca bir hayat standardına kavuşması, gelir dağılımında adaletin sağlanması için mücadele verdiklerini vurgulayan Ali Yalçın, “Haksızlık karşısında hiçbir zaman susmadık, susmayacağız. Gerektiğinde sesimizi yükseltiyor, tavrımızı ortaya koyuyoruz. Ezberlerin değil, gerçeklerin dünyasında, rasyonel davranışlarımızla, edilgen değil, aksiyoner yönümüzle, hak ve özgürlük savunuculuğumuzla yolumuza devam ediyoruz. Değerlerimizle, duruşumuzla özgün ve özgür sendikacılığın temsilcisiyiz. Sadece toplu sözleşme sürecinde değil, sonrasında da kamu görevlilerinin kazanımlarını artırmak için durup dinlenmeksizin çalışıyoruz. Bizi güçlü kılan değerlerimiz ve üyelerimizdir” ifadelerini kullandı.