KAMU
Valiye Talimat veren Öğretmenler
İçişleri Bakanı Efkan Ala paralel yapılanmanın devletteki örgütlenmesini anlattı: Üst amir, memurun emrine girmişse her şey tarumar olur. Tedbir alınmasa Türkiye büyük badireler içine girebilecek duruma gelmişti
25 Nisan 2014, Cuma
İçişleri Bakanı Efkan Ala, paralel yapının devlet içinde nasıl etkin hale geldiğini, "Siz bir yere vali atıyorsunuz, o vali oradaki bir öğretmenden talimat alır hale gelmiş" sözleriyle anlattı. Paralel yapıyla ilgili 72 personel hakkında suç duyurusu yapıldığını kaydeden Ala, 43 ilde 198 soruşturma yürütüldüğünü söyledi. Anadolu Ajansı'nda 'Editör Masası'na konuk olan Bakan Ala, editörlerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayarak, özetle şunları söyledi:
VALİ, TALİMAT ALIRSA: Devlet içinde hiyerarşik kademeler altüst olarak devlet yönetilemez. Siz bir yere vali atıyorsunuz, o vali oradaki bir öğretmenden talimat alır hale gelmişse, memur, üst amirin orada da hiyerarşik yapı oluşmuşsa, onun emri altına girmişse burada her şey tarumar olur, burada düzen olmaz.
PARALEL YAPILANMA: Devlet içinde, devletin kanunlarının, kurallarının ve hükümet politikalarının ne olduğuna bakmaksızın kendi amaçları doğrultusunda devlet mekanizmalarını işletmeye başlayan bir yapı ortaya çıkmıştır. Küçük bir grubun ne dediğine bakıp, onların hedefleri neyse ona göre devlet mekanizmasını çalıştırıp sonuç almaya çalışan bir yapı... Buna karşı olduğunu düşündükleri, önlerinde engel olarak gördükleri hükümete karşı da bir darbe planı yapıp, bunu yine kendi memurları eliyle kamu bürokrasisi eliyle gerçekleştirmeye çalışan acayip, ucube bir yapı... Olay gerçekten Türkiye'ye ağır zararlar verebilecek bir yapıydı, zamanında müdahale edilmese, gerekli tedbirler alınmasa hiç yoktan Türkiye gerçekten büyük badireler içerisine girebilecek duruma gelmişti.
43 İLDE SORUŞTURMA
43 ilde 198 soruşturma yürütülüyor. 425 müfettiş bu soruşturmaları yapıyor. Şu anda soruşturulan personel, yani spesifik olarak tespit edilenler 839, savcılığa suç duyurusu 72, görevden uzaklaştırılan 195, soruşturma nedeniyle görev yeri değiştirilenler var. Bunlar 562 personel ve il dışına tayin edilenler 2 bin 316 kişi bu soruşturmalardan dolayı tayin edilenler. Diğer illerde de soruşturuluyor. Bir darbe planlamasıyla karşı karşıya idi Türkiye.
DİNLEME
Paralel yapı kişiyi belirlemiş, sonra bir dosya açmış ileriye yönelik, 'bunu nasıl suçlu hale getiririm?' diye belge toplamaya başlamış. Bunu biz kapatma davasında da gördük. Mantık hatasıyla hazırlanmış, 3 kişi bir araya gelince örgüt olur, Bakanlar Kurulu var o zaman bunlar da bir örgüt... Bu son derece düşük seviyedeki bir aklı da deşifre etti. İnanılmaz sayıda insan dinlenmiş. Hiç ilgisiz insanlar, devlet görevlileri, bir ülkenin en üst düzey, hiçbir biçimde dinlenemeyecek; bunu ancak yabancı casuslar dinler. Ülkenin başbakanı, bakanları en üst düzey karar vericileri nasıl dinlenir?
GÖVDEMİZİ ORTAYA KOYDUK AMA...
Hükümetlere geldiğimizden beri, İslami hassasiyetleri olduğunu düşündüğümüz cemaatlere devlet içerisinden yapılabilecek herhangi bir olumsuzluk ya da müdahalelere karşı gövdemizi ortaya koyduk. Kaç kez Sayın Başbakan, kapalı kapılar ardında, onların bile tahmin edemeyeceği, kendilerine yönelik bir faaliyet içerisine girmek isteyenlere son derece sert, kararlı tepkileri ortaya koymuştur. Böyle bir iklim oluşturduk, büyüdüler. Biz sivil toplumu destekledik, çünkü AK Parti iktidarı öncesi bu tür yapılara müdahaleler vardı. Biz doğru yaptık. Yanlış yapan şimdi onlar. Biz din ve vicdan özgürlüğü dolayısıyla önlerini açtık. Bunu kötüye kullananlar oldu. Şunu söylüyorum: 'Zayi olmaz gül temennasıyla vermek hara su.' Fuzuli'nin dediği gibi.
BÜROKRATİK DARBE
Sivil toplum özgürlüğünden yararlanarak başlayıp, ticarileşmiş, sonra da devlet haline gelmeye çalışan ve sandıktan çıkmadan iktidarı ele geçirmeye çalışan bir yapı haline dönüşmüş. Önceden askeri darbeler vardı, şimdi bürokratik darbeyle karşı karşıya kaldık.
VALİ, TALİMAT ALIRSA: Devlet içinde hiyerarşik kademeler altüst olarak devlet yönetilemez. Siz bir yere vali atıyorsunuz, o vali oradaki bir öğretmenden talimat alır hale gelmişse, memur, üst amirin orada da hiyerarşik yapı oluşmuşsa, onun emri altına girmişse burada her şey tarumar olur, burada düzen olmaz.
PARALEL YAPILANMA: Devlet içinde, devletin kanunlarının, kurallarının ve hükümet politikalarının ne olduğuna bakmaksızın kendi amaçları doğrultusunda devlet mekanizmalarını işletmeye başlayan bir yapı ortaya çıkmıştır. Küçük bir grubun ne dediğine bakıp, onların hedefleri neyse ona göre devlet mekanizmasını çalıştırıp sonuç almaya çalışan bir yapı... Buna karşı olduğunu düşündükleri, önlerinde engel olarak gördükleri hükümete karşı da bir darbe planı yapıp, bunu yine kendi memurları eliyle kamu bürokrasisi eliyle gerçekleştirmeye çalışan acayip, ucube bir yapı... Olay gerçekten Türkiye'ye ağır zararlar verebilecek bir yapıydı, zamanında müdahale edilmese, gerekli tedbirler alınmasa hiç yoktan Türkiye gerçekten büyük badireler içerisine girebilecek duruma gelmişti.
43 İLDE SORUŞTURMA
43 ilde 198 soruşturma yürütülüyor. 425 müfettiş bu soruşturmaları yapıyor. Şu anda soruşturulan personel, yani spesifik olarak tespit edilenler 839, savcılığa suç duyurusu 72, görevden uzaklaştırılan 195, soruşturma nedeniyle görev yeri değiştirilenler var. Bunlar 562 personel ve il dışına tayin edilenler 2 bin 316 kişi bu soruşturmalardan dolayı tayin edilenler. Diğer illerde de soruşturuluyor. Bir darbe planlamasıyla karşı karşıya idi Türkiye.
DİNLEME
Paralel yapı kişiyi belirlemiş, sonra bir dosya açmış ileriye yönelik, 'bunu nasıl suçlu hale getiririm?' diye belge toplamaya başlamış. Bunu biz kapatma davasında da gördük. Mantık hatasıyla hazırlanmış, 3 kişi bir araya gelince örgüt olur, Bakanlar Kurulu var o zaman bunlar da bir örgüt... Bu son derece düşük seviyedeki bir aklı da deşifre etti. İnanılmaz sayıda insan dinlenmiş. Hiç ilgisiz insanlar, devlet görevlileri, bir ülkenin en üst düzey, hiçbir biçimde dinlenemeyecek; bunu ancak yabancı casuslar dinler. Ülkenin başbakanı, bakanları en üst düzey karar vericileri nasıl dinlenir?
GÖVDEMİZİ ORTAYA KOYDUK AMA...
Hükümetlere geldiğimizden beri, İslami hassasiyetleri olduğunu düşündüğümüz cemaatlere devlet içerisinden yapılabilecek herhangi bir olumsuzluk ya da müdahalelere karşı gövdemizi ortaya koyduk. Kaç kez Sayın Başbakan, kapalı kapılar ardında, onların bile tahmin edemeyeceği, kendilerine yönelik bir faaliyet içerisine girmek isteyenlere son derece sert, kararlı tepkileri ortaya koymuştur. Böyle bir iklim oluşturduk, büyüdüler. Biz sivil toplumu destekledik, çünkü AK Parti iktidarı öncesi bu tür yapılara müdahaleler vardı. Biz doğru yaptık. Yanlış yapan şimdi onlar. Biz din ve vicdan özgürlüğü dolayısıyla önlerini açtık. Bunu kötüye kullananlar oldu. Şunu söylüyorum: 'Zayi olmaz gül temennasıyla vermek hara su.' Fuzuli'nin dediği gibi.
BÜROKRATİK DARBE
Sivil toplum özgürlüğünden yararlanarak başlayıp, ticarileşmiş, sonra da devlet haline gelmeye çalışan ve sandıktan çıkmadan iktidarı ele geçirmeye çalışan bir yapı haline dönüşmüş. Önceden askeri darbeler vardı, şimdi bürokratik darbeyle karşı karşıya kaldık.