KAMU
Torba Yasa Görüşmelerinde Son Durum
Birkaç haftadır Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda“torba yasa” görüşülüyor. Soma faciasının yaralarını sarmak için hazırlandığı ilan edilen torba, şimdilerde yeni yeni aflarla şişirildikçe şişiriliyor. Ana komisyon gelen yoğun taleplerle başa çıkamayınca daha ilk gün işi alt komisyona havale etti. Alt komisyon o gün bugündür bürokratından işadamına, işçisinden esnafına borcu, derdi olan her kesimden temsilcinin akınına uğruyor. ‘Torbada bizim de tuzumuz bulunsun’ diyen Meclis’e koşuyor. Tuzu kabul edilip torbaya girenler, sihirli el değmişçesine yüklerinden kurtuluyor. Kabul edilmeyenler vazgeçmiyor, tuzunun değerini anlayacak başka vekillerin, siyasilerin kapısını çalıyor.
Vergi ve prim aflarının en tehlikeli yanı, vatandaşlık bilincini erozyona uğratıyor olması. Her yeni af, dürüst vatandaşta güven eksilmesine yol açarken borcunu zamanında ödememe alışkanlığı kazanmış kişilerin özgüvenini tazeliyor. Öyle olunca devletin en önemli gelir kaynaklarında ciddi tahsilat riskleri ortaya çıkıyor, her af yeni affı doğuruyor.
Herkes mağdur!
Torbada beklendiği üzere en yoğun taciz atışını sosyal güvenlik reformu alıyor. Komisyonun önündeki koridorda hemen her gün ‘mağdur’ olduğunu iddia eden yeni birileri beliriyor. Emeklilik için yaşı bekleyenlerin talepleri daha başından geri çevrildi. Ancak onların dışında da epeyce sosyal güvenlik mağduru olduğu anlaşıldı. 20 yıl önce isteğe bağlı olarak yatırmadığı sigorta primini bugün borçlanıp emekli olmak isteyen on binlerden, ‘yaşım, yılım tutuyor prime takılıyorum’ diyenine kadar yüz binlerce ‘mağdur’ komisyon önünde kol geziyor. Bütün hedef torbaya girip emekli maaşını almaya başlamak. Ondan sonrasını devlet düşünsün!
Bu yüz binlerin mağduriyetini gidermek öyle az uz kaynak gerektirmiyor. Mağdurların vekillere hazırlattığı her önerge komisyon başkanı tarafından SGK Başkanı’na soruluyor, ‘Ne dersiniz, maliyeti ne olur?’ SGK Başkanı sağ elini havaya kaldırıp ‘5’ işareti yapıyor. Komisyon hep bir ağızdan, ‘5 milyon lira mı?’ Başkan kafasını iki yana sallayıp, havadaki elini birkaç kez öne arkaya sallayıp 5’e daha fazla vurgu yapınca, salondan bu sefer, ‘Haa! 5 milyar diyor’ sesleri yükseliyor. Bu 5, önerge ve tekliflere göre bazen 7, bazen 3, bazen 6 oluyor. Ancak ‘milyar’ hiç değişmiyor.
Borcu silelim kurtulalım
Sosyal güvenlik reformu kapsamında yeşil kart kalktı, gelir testiyle yoksullara sağlık güvencesi getirildi. Bunun için gelir testi yaptırılması gerekiyordu. Yasayı bilmeyen, bilip omuz silken milyonlarca kişi test yaptırmadığı için borçlu duruma düştü. Bu borçlar şimdi yeniden yapılandırılıp ödeme fırsatı veriliyor. Ancak borçluların önemli bir bölümü gerçekten yoksul. SGK yönetimi, ‘Borcu silelim, beyaz sayfa açalım’ düşüncesinde. Oysa borcu sildiğinizde beyaz sayfa açılmıyor. Yürürlükteki kanun olduğu sürece yeni yeni mağdurlar ortaya çıkacak, birkaç yıl sonra yeni aflarMeclis’in yolu tutulacak. Ek yük getirmeden gerçekten kalıcı çözüm bulmak gerekiyor.
Reform tehlikede
Birçok kişinin canı yansa da sosyal güvenlik alanında çok önemli bir reform gerçekleştirildi. Dokunulmasa birkaç 10 yıl sonra iflas edecek sistem, mezarda emeklilik pahasına kurtarılmaya çalışılıyor. 2040’lardan sonra ancak düze çıkacak sistemi torbalarla, aflarla delik deşik etmek belki birkaç oy kazandırır. Ancak gelecek nesillerin, kendi torunlarımızın sırtına vurduğumuz ağır yük daha da dayanılmaz hale gelir.
Erdoğan Süzer Bugün