Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, "Öğretmenlerin Yıldırma Algısı ve Tecrübeleri"ne ilişkin anket yaptıklarını belirterek, "Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 45,7'si meslek hayatları boyunca, bir şekilde yıldırmaya maruz kaldığını ortaya koymaktadır" dedi.

Selvi, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla yapılan araştırmanın sonuçlarını, genel merkez binasında düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.

Çalışanın iş yerinde sistematik ve kasıtlı olarak kötü muameleye maruz kalması durumu olan yıldırmanın, iş verimliliğini olumlusuz yönde etkilediğini aktaran Selvi, yıldırmanın bir insan hakkı ihlali olarak psikolojik, fiziksel, ekonomik, sosyal ve hukuki boyutları olan çok yönlü bir olgu olduğuna dikkati çekti.

Türkiye'de yakın zamana kadar ideolojik devlet yapılanmasının, inanç ve düşünce özgürlüğünü sınırlayarak, yıldırmayı resmi programa dönüştürdüğünü anlatan Selvi, yıldırma sorunun sosyal ve siyasal boyutta yaşanmasına yol açtığını ifade etti.

Selvi, "Katsayı engeli, üniversite kapılarının başörtülülere kapanması, ikna odalarındaki baskılar, inanç ve ibadetlerinden dolayı kamu görevlilerine yapılan taciz ve yıldırmalar, yakın tarihimizde uygulanan mobbing örneklerinden birkaçı" olduğunu vurgulayarak, "inandığı hayatı baskısız yaşamayı, aynı rahatlıkta kendini ifade etmeyi zor kullanarak engelleyici tutumlar, ciddi bir travmaya, insanımızla devlet arasındaki makasın açılmasına neden olmuştur" diye konuştu.

İstanbul, Ankara, İzmir, Çanakkale, Sakarya, Adana, Kayseri, Samsun, Trabzon, Erzurum, Malatya ve Şanlıurfa'da temel eğitim ve ortaöğretimde görev yapan 2 bin 39 öğretmenle yüz yüze yapılan anketin sonuçlarına ilişkin Selvi, şunları kaydetti:

"Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 45,7'si meslek hayatları boyunca, bir şekilde yıldırmaya maruz kaldığını ortaya koymaktadır. Bu sonuç, psikolojik şiddet olarak da tanımlanan yıldırmanın, temel ve ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmenler arasında yaygın bir şekilde yaşandığı anlamına gelmektedir.

Araştırma sonuçları, öğretmenlerin çalışma süreleri ile yıldırma tecrübeleri arasında ters orantılı bir ilişki olduğunu göstermektedir. Buna göre, 21 yıl ve daha uzun süre öğretmenlik yapanların yıldırma algı puanı, çalışma süresi 20 yıl ve altında olan öğretmenlere oranla daha düşük, yıldırma tecrübesi puanı ise daha yüksektir. 5 yıl ve daha az süre öğretmenlik yapanların yıldırma algı puanı, 6 yıl ve daha uzun süre öğretmenlik yapanlara oranla daha yüksek, yıldırma tecrübe puanı ise daha düşüktür. Yıldırmaya maruz kalan her 4 öğretmenden 1'i meslek hayatının olumsuz yönde etkilendiğini, her 5 öğretmenden 1'i ise yıldırmaya bağlı stres yaşadığını beyan etmiştir. Bu sonuçlar bir toplumun sürdürülebilirliği ve gelişimi için olmazsa olmaz kurumlardan biri olan eğitim kurumunun çok ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunun işareti niteliğindedir "