SENDİKA
Milli Eğitim Şûrası Ve Konuşulmayanlar
19. Milli Eğitim Şûrası, Antalya’da başladı. Milli Eğitim Şûra salonu yerine Antalya’da bir otelde yapılan şurada, “Milli Eğitim” in ihtiyaçları yerine, yapılması istenilen, bir keyfiyet üzerine hazırlanmış konularla ilgili müzakereler yapılacak. Şûra sonunda sunulacak tavsiye kararlarını göreceğiz.
Hemen belirtelim ki, Yazdığımız yazıların çözümü arzulayan, bu çözümün nasıl olması gerektiğini anlatan yazılar olmasını isterdik. Ancak, bize susmak yok, eğitime düzen gelmeden. Bize rahat yok, çocuk eğitiminin gelecek olduğunu bu ülke algılamadan. Biz şimdi bu şuradan da mı memnun kalmayacağız, neden tanımıyoruz, neden yapılanlara karşı çıkıyoruz? Ve bakalım şûra yapılırken bu ülkede eğitimde neler oluyor?
Yapılan şûrada, ülkedeki eğitim eksiklikleri ve alınması gereken önlemlerden ziyade, politik bir düşüncenin eğitime kendi ideolojik bakışı ile yön vermesi, müzakere edilmektedir.
Şûra’nın birinci günündeki açılış konuşmasından sonra, karma eğitimin kaldırılmasının şura gündeminde olmamasına rağmen tartışılması ilginç bir adım oldu. insan eğitiminin sonuçları, eğitim süreçleri ile ilgili bilimsel yaklaşımların neler olduğu düşünülmeden, şuranın gündemine eğitimin niteliği ile ilgisi olmayan bir konunun kasıtlı olarak getirilmesi, tek taraflı ideolojik yaklaşımın niyetini ortaya koyuyor.
Şûranın ikinci gününde, ülkede okul öncesi eğitimin zorunlu olmasından öte, verilecek derslerin tartışılması, temeli çürük inşa edilen bir binanın, sağlamlığı düşünülmeden, lüks bir hale getirilmesine benzetmemize yol açıyor. Asıl işin okulöncesi eğitimin zorunlu olmasını tartışmak olduğunu bilmeyen bir Milli Eğitim Şûrası toplanmış, ne güzel!
Zaten ne gerek var, okulöncesi okulları zorunlu, bağımsız yapanlar var. Özellikle İstanbul’da ve şu an duyumlarımıza göre, Anadolu’nun birçok şehrinin bodrum katlarında, rutubetten duvar sıvaları dökülmüş evlerde; 4 ila 5 yaşında, anaokuluna gönderilmeyen çocuklara eğitim! veriliyor. içinde ilkokula gönderilmeyen, yaşları 6-10 yaş aralığında olan çocuklarda var. Bu çocuklara eğitim kimler tarafından veriliyor? Eli sopalı, kendini insan terbiyecisi! zannedenler tarafından. Eskinin sıbyan mektebine benzeyen haliyle, Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetiminden uzak çalışan bu yerlerin korkuyla verdiği “din” eğitimin sonuçlarını bir düşünün.
Milli Eğitim Şûrası mı toplanmıştı? Ne için okulöncesi eğitimin içeriği için. Buyursunlar, sıbyan mekteplerini de konuşsunlar, bilgileri varsa?
Şûrada konuşulmayacak konulardan birini daha anlatalım. Devletimiz, eğitimin içeriğinin konuşulduğu bir toplantıda, okulların durumunu konuşmayacak. Okul örnekleri vermek istiyorum. Tek binaya sığdırılmaya çalışılan, İlkokulunda 2000 öğrenci olan, ortaokulunda yine yaklaşık 2000 öğrenci olan okulların, 50 öğrencilik sınıflarda balık istifi eğitim yaptıklarını hatırlatalım. 2 bloğu olan ve 2 blogda anaokulu, ilkokul, ortaokul, atölyesi olmayan meslek lisesi ile birlikte toplam 5000 öğrenci ile nefes almaya çalışan okulların olduğunu hatırlatalım. Şûranız hayırlı olsun ancak, şura yaparken şu okulların durumunu bir konuşsanız…
Şûrada konuşulacak gündem konularından birine gelelim. Talim Terbiye Kurulu’nun yayınlamış olduğu 3. Gündem maddesi şu: Eğitim yöneticilerinin niteliğinin artırılması. Üzerinde en çok düşünülmesi gereken madde. Eğitimde nitelikli yönetici bırakmayan bakanlık, niteliği artırmak ve tavsiye sunmak için, bu maddeyi gündeme almış.
Söylenecek tek bir söz var. Buraya yazıyorum. “Eğitim yöneticileri olarak, malum sendikanın sendikacılık başarısı! İle torpille görevlendirilen okul yöneticilerinin yarısı 1 yıl içinde bu görevi yürütemediği için istifa edecek! ” Siz neyin niteliğini konuşuyorsunuz? Yaptığınız haksızlıkların ardından alay mı ediyorsunuz? Müdür yardımcılığı yapmadan, müdür görevlendirmesini, müdürlük veya şube müdürlüğü yapmadan, ilçe milli eğitim müdürü görevlendirmesinin yanlışlığını konuşun…
Son bir not: Malum sendikayı anladıkta, haksızlıklara uğrayan, üyelerinin sorumluluğunu taşıyan, sürekli eleştiren diğer sendikaların orada işi ne? Yapılanları ve yapıl(a)mayanları neden eleştirmiyorsunuz? Sesinizi neden çıkartamıyorsunuz?
Şûranız hayırlı olsun!
Ülkenin eğitimini tanımayanların, şûrasını tanımıyoruz!!!
Anadolu Eğitim Sendikası adına
Muhammet Ali GEZİCİ
AES Marmara Bölge Sorumlusu