KAMU
Memurlar para karşılığı 'cazgırlık' yapabilir mi?
Garip ama bazen bu tür sorular sorulabiliyor. Nitekim MEB, bu konuda Devlet Personel Başkanlığına ilköğretim okulu öğretmeni olarak görev yapan bir personelinin Türkiye Güreş Federasyonunca tertip edilen yağlı güreşlerde cazgır olarak görev yapıp yapamayacağını sormuş.
Bu soruya verilen cevapta şu ifadelere yer verilmiştir; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı” başlıklı 28 inci maddesine göre; memurların kazanç getirici faaliyetleri genel olarak yasaklanmış ve yasak kapsamının dışında kalan faaliyetler istisnai olarak sayılmış olup 657 sayılı Devlet Memurları Kanuna tabi olarak görev yapan personelin, yukarıda sayılan ve özel kanunlarla düzenlenen istisnalar dışında, üçüncü kişi veya tüzel kişiler ile sözleşme yapmak suretiyle kazanç getirici faaliyette bulunmalarının mümkün olmadığı sarihtir.
Bu hüküm karşısında, anılan personelin cazgırlık faaliyetinden dolayı yükümlülük altına gireceği bir sözleşmeye taraf olması ve doğrudan ya da dolaylı olarak menfaat temin etmesinin mümkün olmadığı, ancak mesai saatleri dışında sosyal bir faaliyet olarak cazgırlık yapmasına mani bir husus bulunmamaktadır.
*Memurlar dizilerde figüran olabilir mi?
Bazı memurların sahip olduğu özel yetenekleri onları sanatsal etkinlik yapmaya sevk etmektedir. Bazen figüran bazen de ses ve saz sanatçısı olabilmektedirler. Bu durumlar memurlar için getirilen yasak kapsamına girer mi?
657 sayılı Devlet Memurları Kanununda memurlara getirilen bazı yasaklar açık açık belirlenmişken bazı yasaklar ise yorumla ve diğer kanunlardaki hususlarla açıklığa kavuşturulabilmektedir.
Genel bir tanımlaması yapılmamakla birlikte memurların hizmet içinde ve dışında itibar ve güven duygusuna layık olması önemli bir kuraldır. Bu husus 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 8 inci maddesinde; “Devlet memurları, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını hizmet içindeki ve dışındaki davranışlarıyla göstermek zorundadırlar.” şeklinde ifade edilmiştir.
Bu Kanunun 28 inci maddesinde ise; “Memurlar Türk Ticaret Kanununda göre (Tacir) ve (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar. (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç.) Memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri ile kanunla kurulmuş yardım sandıklarının yönetim ve denetim kurulları üyelikleri görevleri ve özel kanunlarda belirtilen görevler bu yasaklamanın dışındadır” hükmüne yer verilerek genel yasaklar tadat edilmiştir.
Bu açıklamalar çerçevesinde;
1- 657 sayılı Kanuna tabi personelin televizyon dizilerinde rol almasının, figüranlık yapmasının memurların hizmet içinde ve dışında itibar ve güven duygusunu zedelemesi kaydıyla,
2- Bu faaliyetlerin mesai saatleri dışında icra edilmesi,
3- Bu faaliyetten ticari kazanç sağlanmaması,
4- Herhangi bir akid ile işverene bağlanılmaması,
5- Sosyal güvenlik kuruluşlarından biriyle ilişkilendirilmemesi halinde mümkündür.
Yine bu konuda yapılan faaliyetin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında yapılması da yasak kapsamının dışındadır. İlgililerin kaset çıkarması ya da köşe yazarlığı yapması gibi faaliyetleri bu kapsamda sıralayabiliriz. İşin özü ise yapılan faaliyetin tacir veya esnaf tanımı kapsamında olmamasıdır. Aksi durum ise cezayı gerektirmektedir. Yasak kapsamına giren faaliyetlerin tespiti halinde ise verilecek ceza kademe ilerlemesinin durdurulmasıdır.
Bu konuyla ilgili olarak madde metninin günün koşullarına uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, bu konuyla ilgili Devlet Personel Başkanlığı tarafından çıkarılacak bir tebliğ ile sıkıntılı hususlar örneklerle açıklığa kavuşturulmalıdır.
*Taşeron olarak çalışılan süreler yıllık izinde dikkate alınabilir mi?
01.06.2014 tarihinde bir büyükşehir belediyesinde taşeron olarak işe başlamış bir şehir plancısıyım. 12.02.2015 tarihinde kurumumda sözleşmeli personel olarak çalışmaya başladım. Bu durumda izin hakkım bulunmamakta fakat hükümetin çıkarmış olduğu torba yasaya göre taşeron işçilerin çalıştıkları şirket değişse bile hizmet ettikleri kurumda 1 yıl çalışmışlarsa izin haklarının olduğu belirtilmiştir. Bu konuyla alakalı bilgi verebilirseniz çok sevinirim teşekkür ederim. E. B.
Son yapılan değişiklikle 4857 sayılı Kanunun 56 ncı maddesinde; “Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya devam edenlerin yıllık ücretli izin süresi, aynı işyerinde çalıştıkları süreler dikkate alınarak hesaplanır.” hükmüne yer verilmiş olup, sizin durumunuz bu kapsama girmemektedir.
Diğer yandan, Belediyelerce Sözleşmeli Personel İçin Düzenlenecek Tip Sözleşmede; “….sözleşmeli personel olarak bir hizmet yılını doldurmuş olmak kaydıyla; 217 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesinde sayılan kurumlarda sosyal güvenlik kurumlarına prim ödemek suretiyle geçen hizmet süreleri toplamı on yıla kadar olan sözleşmeli personele bir takvim yılı içerisinde yirmi gün, toplam hizmet süresi on yıldan fazla olanlara ise otuz gün ücretli yıllık izin verilir. Yılı içerisinde kullanılmayan izinler ertesi yıla devredilemez ve kullanılmayan izin süreleri için ayrıca ücret ödenemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, taşeron işçi olarak çalıştığınız süreler, 217 sayılı KHK kapsamındaki bir kurumda değerlendirilemeyeceğinden yıllık izninizin hesabında dikkate alınmamaktadır.
*Atamamın İstanbul'a yapılmasını isteyebilir miyim?
Gümrük ve Ticaret Bakanlığında (B) grubu kadrolara açıktan alım sözlü sınavını kazandım (atanmaya hak kazandım). Şuan İstanbul'da üniversitede okuyorum. Atamamın İstanbul'a yapılmasını talep etme hakkım var mıdır?
Kurumunuz atama yapmak için sizden atamaya esas bazı belgeler isteyecektir. Bu belgeleri ibraz ettiğinizde durumunuzu izah ederek İstanbul'a atanma talebinde bulunabilirsiniz. Ancak, kurumunuz atamanın hangi illere yapılacağına yönelik olarak sınav puanı vb. kriter koymuşsa çok fazla şansınızın olduğunu düşünmüyoruz. Öncelikle kurumunuzla görüşmenizi öneririz. Ahmet Ünlü - Yeni Şafak