KAMU
Memurlar Borç Alırken DİKKAT!
Ekonomik hayatta borçlanma kaçınılmaz bir gerçektir. Bu kaçınılmaz hayat gerçeğinin yanında ayağını yorganına göre uzatmak, memurlar ve amirler açısından oldukça önemlidir. İşte, memurların dikkat etmediği takdirde disiplin yönünden başlarına sıkıntı açacak konuların başında gelen borçlanmayla ilgili dikkat edilmesi gereken hususları açıklayacağız.
Amir durumunda olanlar memurlarından borç alabilir mi?
657 sayılı Kanun'un “Amir durumda olan devlet memurlarının görev ve sorumlulukları” başlıklı 10'uncu maddesinde amir durumunda olanların astlarından borç alıp alamayacağı ve şartları düzenlenmiştir. Bu maddede; "Amir, maiyetindeki memurlara kanunlara aykırı emir veremez ve maiyetindeki memurdan hususi bir menfaat temin edecek bir talepte bulunamaz, hediyesini kabul edemez ve borç alamaz” ifadesini görüyoruz.
Bu ifade dikkatli bir şekilde incelendiği takdirde amirin memurundan talepte bulunmasında, hediyesini kabul etmesinde ve borç almasında hususi bir menfaat temin edilip edilmediğine bakılmalıdır. Şayet hususi bir menfaat temin edilmesi söz konusu ise amirin memurundan talepte bulunması, hediye kabul etmesi ve borç alması yasak kapsamındadır.
Kanundan anlaşılması gereken bu olmakla birlikte bize göre amirlerin memurlarından borç alması asla doğru ve etik değildir. Nitekim her memurun imzalamak zorunda olduğu Kamu Görevlileri Etik Sözleşmesi'nde şu ifadeleri görüyoruz; “Görevimi, görevle ilişkisi bulunan hiçbir gerçek veya tüzel kişiden hediye almadan, maddi ve manevi fayda veya bu nitelikte herhangi bir çıkar sağlamadan, herhangi bir özel menfaat beklentisi içinde olmadan yerine getirmeyi taahhüt ederim.” Acaba bu ifadeler mucibince amel eden kaç memur var?
Hediye alma ve menfaat sağlama yasağı neleri kapsar?
Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri İle Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in 15'inci maddesinde bu konunun açıklığa kavuşturulduğu görülmektedir. Buna göre;
Kamu görevlisinin tarafsızlığını, performansını, kararını veya görevini yapmasını etkileyen veya etkileme ihtimali bulunan, ekonomik değeri olan ya da olmayan, doğrudan ya da dolaylı olarak kabul edilen her türlü eşya ve menfaat hediye kapsamındadır. Kamu görevlilerinin hediye almaması, kamu görevlisine hediye verilmemesi ve görev sebebiyle çıkar sağlanmaması temel ilkedir.
Kamu görevlileri, yürüttükleri görevle ilgili bir iş, hizmet veya menfaat ilişkisi olan gerçek veya tüzel kişilerden kendileri, yakınları veya üçüncü kişi veya kuruluşlar için doğrudan doğruya veya aracı eliyle herhangi bir hediye alamazlar ve menfaat sağlayamazlar.
Kamu görevlileri, kamu kaynaklarını kullanarak hediye veremez, resmi gün, tören ve bayramlar dışında, hiçbir gerçek veya tüzel kişiye çelenk veya çiçek gönderemezler; görev ve hizmetle ilgisi olmayan kutlama, duyuru ve anma ilanları veremezler.
Şunlar hediye alma yasağı kapsamındadır;
1- Görev yapılan kurumla iş, hizmet veya çıkar ilişkisi içinde bulunanlardan alınan karşılama, veda ve kutlama hediyeleri, burs, seyahat, ücretsiz konaklama ve hediye çekleri,
2- Taşınır veya taşınmaz mal veya hizmet satın alırken, satarken veya kiralarken piyasa fiyatına göre makul olmayan bedeller üzerinden yapılan işlemler,
3- Hizmetten yararlananların vereceği her türlü eşya, giysi, takı veya gıda türü hediyeler,
4- Görev yapılan kurumla iş veya hizmet ilişkisi içinde olanlardan alınan borç ve krediler.
Uluslararası ilişkilerde nezaket ve protokol kuralları gereğince, yabancı kişi ve kuruluşlar tarafından verilen hediyelerden, 3628 sayılı Kanun'un 3. maddesi hükümleri saklı kalmakla birlikte, sözkonusu maddede belirtilen sınırın altında kalanlar da beyan edilir.
Neler hediye alma yasağı kapsamı dışındadır?
1- Görev yapılan kuruma katkı anlamına gelen, kurum hizmetlerinin hukuka uygun yürütülmesini etkilemeyecek olan ve kamu hizmetine tahsis edilmek, kurumun demirbaş listesine kaydedilmek ve kamuoyuna açıklanmak koşuluyla alınanlar (makam aracı ve belli bir kamu görevlisinin hizmetine tahsis edilmek üzere alınan diğer hediyeler hariç) ile kurum ve kuruluşlara yapılan bağışlar,
2- Kitap, dergi, makale, kaset, takvim, cd veya buna benzer nitelikte olanlar,
3- Halka açık yarışmalarda, kampanyalarda veya etkinliklerde kazanılan ödül veya hediyeler,
4- Herkese açık konferans, sempozyum, forum, panel, yemek, resepsiyon veya buna benzer etkinliklerde verilen hatıra niteliğindeki hediyeler,
5- Tanıtım amacına yönelik, herkese dağıtılan ve sembolik değeri bulunan reklam ve el sanatları ürünleri,
6- Finans kurumlarından piyasa koşullarına göre alınan krediler.
Alınan borçlar zamanında ödenmezse disiplin cezası verilir?
Memurların çok fazla dikkat etmediği konuların başında aldıkları borçların zamanında ödenmemesi gelmektedir. Özellikle ekonomik sıkıntı çeken birçok memurun birden fazla kredi kartı bulundurması ve borcu borçla kapatmaya çalışarak borç sarmalına düşmesi vakayı adiyeden olmuştur. 657 sayılı Kanun'un disiplin cezalarını düzenleyen 125'inci maddesinde borçların kasten ödenmemesi neticesinde yasal takibe neden olmak disiplin cezasına bağlanmıştır. Buna göre bu kanunun 125/B-k maddesinde; Borçlarını kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak kınama cezasını gerektirmektedir.
Borçlanan memurun statüsü de oldukça önemlidir. Diplomatik statüsünden yararlanmak suretiyle yurt dışında, haklı bir sebep göstermeksizin ödeme kabiliyetinin üstünde borçlanmak ve borçlarını ödemedeki tutum ve davranışlarıyla devlet itibarını zedelemek veya zorunlu bir sebebe dayanmaksızın borcunu ödemeden yurda döneneler hakkında kademe ilerlemesinin durdurulması cezası uygulanır.
Yine hakim ve savcılar için de benzer fiiller nedeniyle daha ağır yaptırım öngörülmüştür. 2802 sayılı Kanun'a göre; ödeme gücünün üstünde borçlanmak suretiyle borçlarını ödeyemez duruma düşmek veya kesinleşmiş borcunu kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak fiili için kademe ilerlemesinin durdurulması cezası öngörülmüştür.
Memurlara diyoruz ki askerlik borçlanması yapın, doğum borçlanması yapın ama kredi kartı borçlanması yapmayın ya da zamanında ödeyin.
Borcun tutarı ne kadar önemlidir?
Devlet memurlarının borçlandığı tutar oldukça önemlidir. Çünkü, belirli bir tutarın üzerinde borçlanan memurların mal beyanında bulunma zorunluluğu vardır. Bu tutar da memurun aldığı maaşa göre değişmektedir. Kimi memur 50.000 TL borçlanır beyan vermek zorunda kalmaz, kimi memur ise 20.000 TL borçlanır beyanname vermek zorunda kalır.
Mal Bildiriminde Bulunulması Hakkında Yönetmelik gereğince alınan net maaşın beş katından fazla borçlananlar 1 ay içerisinde ek mal bildiriminde bulunmak zorundadırlar. Şayet süresinde beyanname verilmezse kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla karşı karşıya kalınır. Görüldüğü üzere, memurun borçlu olması da alacaklı olması da hediye alması da vermesi de sıkıntılıdır vesselam. Yeni Şafak Ahmet Ünlü