Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu,  707.652 üyeyle en çok üyeye sahip ve yetkili Konfederasyon sıfatını rakipleriyle arayı daha da açarak sürdürdüğünü söyledi. Gündoğdu, üye sayılarının ideolojik sendikacılığın çöküşünü, akademik sendikacılığın yükselişini belgelediğinin altını çizdi. Gündoğdu, "Memur-Sen üye sayısı itibarıyla en çok üyeye sahip ikinci ve üçüncü sıradaki konfederasyonların üye sayısı toplamından daha fazladır. Memur-Sen büyümeye, Kamu-Sen yerinde saymaya, KESK ise küçülmeye devam ediyor.

Kamu görevlileri sendikaları ile Konfederasyonlarının 2013 yılı üye sayıları, 6 Temmuz 2013 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı.  28869 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan sonuçlara göre Memur-Sen, 707.652 üyeyle en çok üyeye sahip ve yetkili Konfederasyon sıfatını rakipleriyle arayı daha da açtı.  Gündoğdu, üye sayılarıyla ilgili Memur-Sen Genel Merkezi'nde bir basın toplantısı düzenledi. Genel Başkan Gündoğdu, 2013 üye sayılarının, Memur-Sen ve Memur-Sen’e bağlı sendikaların sendikacılık konusundaki yetkinliğinin ve kazanım üretmedeki kararlılığının kamu görevlileri tarafından bir kez daha tescil edildiğini ve onaylandığını ifade etti.  "Ortaya çıkan tablo, kamu görevlilerinin ideolojik sendikacılığa, töre bağımlısı sendikacılığa prim vermediğini belgeliyor." diyen Ahmet Gündoğdu, "Bu tablo, Memur-Sen’in milletle ve değerleriyle yol alan sendikal misyonuna, Memur-Sen’in insanı ve insan onurunu esas alan sendikacılık vizyonuna kamu görevlilerinin güvenini simgeliyor. Türkiye’de kamu görevlileri sendikacılığına ilişkin mevcut gerçeklerin özeti sayılabilecek bu değerlendirmelerin kaynağını oluşturan 2013 üye sayılarına ve ortaya çıkardığı sonuçlara biraz daha yakından göz atalım. 2013 yılı üye sayıları, Memur-Sen’in 707.562 üyeyle beşinci kez yetkili konfederasyon olmasını sağlamıştır. Memur-Sen 707.562 üyeyle, sendika üyesi kamu görevlilerinin yüzde 48.20’si yani neredeyse iki sendika üyesi kamu görevlisinden biri Memur-Sen’e üyedir. Bunun anlamı, Türkiye’de kamu görevlileri sendikacılığının kamu görevlileri tarafından Memur-Sen ve diğer konfederasyonlar şeklinde bir kategorik içeriğe kavuşturulmasıdır. Kamu görevlilerinin fark yaratan sendikacılık beklentisini karşılayan Memur-Sen, fark yaratmaya ve rakipleriyle farkı açmaya dün ve bugün olduğu gibi yarın da devam edecektir." şeklinde konuştu.

Genel Başkan Gündoğdu, Memur-Sen'in, üye sayısı itibarıyla en çok üyeye sahip ikinci ve üçüncü sıradaki konfederasyonların üye sayısı toplamından daha fazla üyeye ulaştığını belirtti. Memur-Sen'in büyümeye, Kamu-Sen'in yerinde saymaya, KESK'in ise küçülmeye devam ettiğinin altını çizdi.

Gündoğdu, İlginç olanın, kendilerini küçülmeye mahkum eden iki Konfederasyonun, Memur-Sen’in büyümesine ilişkin hazımsızlık sorunlarına takılıp kendilerinin niye küçüldüğünü düşünmeye zaman ayırmadıklarını dile getirdiği konuşmasında şunları kaydetti, " Sendika üye sayısı toplam kamu görevlileri içindeki payı bakımından biri yüzde 30,45’den yüzde 30,30’a diğeri ise yüzde 17.46’dan yüzde 16.15’düşmüş. Memur-Sen’in üye sayısı oranı ise yüzde 47.27’den yüzde 48.20’ye yükselmiş. 2012 ve 2013 üye sayılarını karşılaştırdığımızda, Memur-Sen’in bütün sendikaları üye sayılarını arttırdığı, Kamu-Sen’in dört, KESK’in sekiz sendikasının üye kaybettiği görülüyor. Kamu-Sen, bir önceki toplu sözleşmede yetkili olduğu üç hizmet kolundaki yetkisi ile birlikte imza ve itiraz yetkisini de kaybetmiştir. Memur-Sen’in kaybetmeye mahkum konfederasyonlar tespitini itham olarak algılayan iki konfederasyon, 2013 üye sayılarıyla birlikte eminim ki bizden kendilerine dair yeni tespitler bekliyordur. "

Kamuda çalışan sendika üyesi kamu görevlisi sayısının 1 milyon 468 bin 021’e ulaştığını açıklayan Ahmet Gündoğdu, "Sendika üyesi kamu görevlisi oranının yüzde 69’a ulaşmasını önemli ama yeterli görmediğimizi de bu vesileyle ifade edelim. Toplu sözleşme masasının kazanımlarından bütün kamu görevlilerinin yararlandığı gerçeği karşısında, sendikal duruşa dahil olmakta çekinik davranan yüzde 30’luk kesimin artık sendika üyesi olmakta daha istekli davranması gerektiğini düşünüyoruz. 6 Temmuz tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan sendika üye sayılarına ilişkin Tebliğ, 1 Ağustos tarihinde başlayacak 2014-2015 dönemi toplu sözleşme görüşmelerinde masaya oturacak yetkili sendikaları da belirlemiştir. Buna göre, toplu sözleşme masasında; Eğitim-Bir-Sen, Sağlık-Sen, Diyanet-Sen, Bem-Bir-Sen, Büro-Memur-Sen, Toç-Bir-Sen, Enerji Bir-Sen, Birlik Haber-Sen, Bayındır Memur-Sen, Ulaştırma Memur-Sen olmak üzere Memur-Sen’e bağlı on sendika yetkili sendika sıfatıyla yer alacak. Bir başka ifadeyle, toplu sözleşme masasına bağlı sendikalarıyla birlikte Memur-Sen hakim olacak. Buna bağlı olarak, toplu sözleşme masasına KESK’e bağlı bir sendika oturabilecek, Kamu-Sen’e bağlı hiçbir sendikaysa masada yer almayacak. Kamu-Sen ve KESK’in bu hazin durumu; kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayamamanın ve kendilerine sağlanan ayrıcalıklarla elde ettikleri yetkiyi kamu görevlilerine kazanım üretmek yerine millete kumpas kuran mahfiller için tüketmek ısrarlarının ürünüdür."

Toplu sözleşme masasında yetkili sendikası bulunmayan Kamu-Sen’in toplu sözleme masasında olmasının, 4688 sayılı Kanun nedeniyle kanuna uygun olsa da toplu sözleşme hukukuna ve sendikal temsile ilişkin evrensel ilkelere bağlı olarak meşruiyet açısından uygun olmadığını söyleyen Gündoğdu, " 4688 sayılı Kanunda değişiklik yapılmasına ilişkin süreçte dile getirdiğimiz ve kamu görevlilerinin toplu sözleşme masasında temsiline ilişkin meşruiyet tartışmalarının yaşanmaması gerekçesine dayalı teklifimizin doğruluğu, 2013 üye sayılarına ilişkin Tebliğle bir kez daha teyit edilmiştir. Kamu-Sen ve KESK tarafından, 2013 yılı sendika üye sayılarına ilişkin Tebliğ’de yer alan sayılar üzerinden Memur-Sen’e yönelik garez, husumet duygularını ve kaybetmeye mahkumiyetlerini esas alan açıklamalar yapılacağını tahmin ediyorduk.  Öyle de olduğunu gördük. Kamu-Sen üye sayılarına ilişkin açıklamasıyla, bildik karalama ve iftira cümleleri üzerinden Memur-Sen karşısında acziyetini gizlemeye çalışırken itiraf ettiğinin bile farkına varamamıştır. Kaybetme mahkumiyetlerinin üzerine müfteri kimliğini ekleyen bu zavallı örgüt; Memur-Sen’in yaptıklarını kendi yapmış, Memur-Sen’in kazanımlarını kendi kazanmış göstermek yüzsüzlüğüyle emek hırsızlığını da meziyetleri arasına eklemiştir. Emek hırsızlığı, ahlaksızlıktır, buna tevessül edenler ise ancak ve ancak ahlaksızdır. İlk toplu sözleşme masasında seyirciden öte tavır sergileyemeyenlerin, Bakana iltifattan öte söz söyleyemeyenlerin, ilk toplu sözleşme masasından elde edilen kazanımları “biz kazandık” şeklinde haberleştirmek için telaşla klavye başına geçtiğini bilmeyen yoktur. Buna rağmen bugün ilk toplu sözleşme kazanımlarıyla ilgili kurmaktan çekinmedikleri cümleler, emek hırsızlığı için kendi üyelerini bile kandırmaktan kaçınmayan kirli sendikal tutumlarının sonucudur.' dedi.

Memur-Sen ile diğer konfederasyonları özellikle de Kamu-Sen’i kıyaslamak gibi bir hataya düşmeyeceklerini, kimsenin de düşmemesi gerektiğine vurgu yapan Gündoğdu, Memur-Sen'in hem milletin, hem kamu görevlilerinin hem de üyelerinin sorunlarına çözüm bulma ve çözümü kazanıma dönüştürmenin derdinde olduğunu ifade etti. Gündoğdu açıklamalarını şöyle sürdürdü,  “Kamu görevlilerinin sorunlarıyla ilgilenmeyen Memur-Sen' ithamında bulunmak, ancak densizlikle ve zihni körlükle açıklanabilir.  Memur-Sen, yetkili konfederasyon olarak, kamu görevlileri için yüzlerce kazanım üretirken, daha dün 100 bin sözleşmeli personelin kadroya geçmesini sağlamıştır. 4/C’lilerin çalışma sürelerinin arttırılması, ücretlerinin iyileştirilmesi ve iş sonu tazminatı hakkına sahip olmasını sağlayan Memur-Sen bu yıl ki toplu sözleşmelerde de özlük, mali ve sosyal haklarının daha da iyileştirilmesini ve statülerinin değiştirilmesini sağlayacak tek sendikal örgüttür. Toplu görüşme sürecinde “iş güvencesi” tartışması açan hükme yer verilen mutabakat metnini imzalayıp salondan ayrılan malum Konfederasyon, Memur-Sen’in metin değiştirilmezse imzalamayız tavrıyla salona dönüp yeniden imza attığını unutturmaya çalışıyor. İş güvencesini tartışmaya açma çabalarını bertaraf etmek noktasındaki en son tavrımıza Abant Çalıştayı’nda bizzat şahitlik edip, “biz bile sizin kadar sert söylemler geliştiremiyoruz” iltifat ve itirafında bulunan Konfederasyonun bu konuda bile yalana tevessül etmesini merhameten mazur görüyoruz. Ancak, biraz ahlak ve izan sahibi iseler “yetkili sendikamız kalmadı” diyerek masaya oturmaması gerekenlerin, “biz masada sizin haklarınızı almak için değil Memur-Sen’in açığını yakalayıp ifşa etmek için oturacağız”  demeleri gayet normal. Çünkü, ilk toplu sözleşme masasında, Kamu İşvereni’ne tekliflerinizi düzeltin gelin diyerek masadan kalkan Memur-Sen’i yine masada oturarak seyretmişler ve Kamu-İşveren Heyetine yalakalık yapmayı tercih etmişlerdi. Memur-Sen ise Kamu-İşveren tekliflerini reddetmiş ve konuyu Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na taşımıştı. Memur-Sen,  kamu görevlilerini memnun etmeyecek bir metne asla imza atmamıştır. Memur-Sen toplu sözleşmeye imza attı diyenler sadece sahtekar ve düzenbaz değil aynı zamanda kamu görevlilerinin algı ve bilgisiyle alay etmeyi alışkanlık haline getiren zavallılardır."

"Memur-Sen, kamu görevlilerinin tek temsilcisi ve sesidir" diyen Ahmet Gündoğdu,  şunları söyledi, "Toplu sözleşme masasında talep, imza ve itiraz yetkisi olan 12 yetki makamından 11’i Memur-Sen’e (10 hizmet kolu, bir genel) aittir, geriye kalan bir imza yetkisi ise Kesk’e aittir.  Kamu Sen ise seyirci konfederasyondur. Toplu sözleşmede seyirci konfederasyona ihtiyaç ta yoktur, gerek de yoktur. Seyirciler geçen yıl toplu sözleşme masasına zarar vermiştir, bu yıl gölge etmesinler yeter diyoruz."

Genel Bakan Gündoğdu, kamu görevlilerini genelini ilgilendiren yani genel toplu sözleşmede masaya sunacağı bazı talepleri  açıkladı. Gündoğdu;  "

1-4/C’lilerin özlük, mali ve sosyal haklarında iyileştirme yapılarak kadroya geçirilmesi,

2-666 sayılı KHK kaynaklı mağduriyetlerin giderilmesi ve ücretlerde (özellikle ek ödemede) adaletin sağlanması,

3-Aile yardımından emeklilerin de yararlandırılması,

4-Maaş ve ücret kalemlerinin tamamının emekli maaşına yansıtılması,

5-Fiilen gerçekleştirdiğimiz kılık-kıyafet özgürlüğünün hukuken de temini için darbe ürünü antidemokratik Kılık-Kıyafet Yönetmeliğinin kaldırılması,

6-Demokrasi için siyaset, emek için grev yasağının kaldırılması,

7-Kamu görevlilerinin üzerindeki ağır vergi yükünün hafifletilmesi amacıyla oranların düşürülmesi ve matrahların arttırılması,

8-Emekli ikramiyesinin ödenmesindeki 30 yıllık süre sınırının kaldırılması,

9-Kalkınmada öncelikle bölgelerde ve personel istihdamında zorluk çekilen hizmet alanlarında görev yapan kamu görevlilerine, pozitif ayrımcılık (ilave tazminat, ilave ek ödeme, ilave özel hizmet tazminatı vb. ödemeler) yapılması

10- Fazla mesai ücretinin ödenmemesi veya sınırlı olarak ödenmesini öngören düzenlemelerin kaldırılması, yanında kamu görevlilerimizin beklentilerini kazanıma dönüştürmeyi hedefleyen tekliflerle masaya oturacağız." diye konuştu.

"Memur-Sen'in, 707 bin 652 üyeye ulaşmamızda emek ve enerji harcayan bütün teşkilata, üyelere ve dostlara teşekkür ediyoruz" diyen  Genel Başkan Gündoğdu, açıklamalarını şöyle tamamladı; "Bu sayıyı, milletimizin takdir belgesi, kamu görevlilerinin teşekkür beratı ve üyelerimizin başarı sertifikası olarak görüyoruz. Milletimize, kamu görevlilerine ve üyelerimize buradan şükranlarımızı iletirken 1 Ağustos’ta başlayacak toplu sözleşme sürecinde; kamu görevlilerinin mali, özlük ve sosyal haklarının daha da iyileştirilmesi için her zaman ki gibi yüksek bir gayretin için de olacağımızı deklare ediyoruz. Tüm milletimizin Ramazan ayını tebrik ediyor, rahmet ayı Ramazanın ülkemiz ve dünyaya huzur getirmesini diliyoruz."

Toplantıda Memur-Sen Genel Başkan Yardımcıları, bağlı sendikaların genel başkanları ve bazı üyeler hazır bulundu.