SENDİKA
Memur-Sen Gelişmeleri Nasıl Değerlendiriyor? / VİDEO
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Gezi Parkı'nda başlayıp birçok ile yayılan protesto olaylarıyla ilgili SKY Türk Televizyonunda sağduyu çağrısı yaptı.
Ülkenin huzur ortamını bozmak isteyenlerin oyunlarına gelinmemesi gerektiğini anımsatan Gündoğdu, hem eylemcilere hem de hükümete sağ duyu çağrısında bulundu.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Olay kamuoyuna ilk yansıdığında kendisinde oluşan kanaatin orada büyükşehir belediyesinin, valiliğin ve hükümetin bir tarihi eseri yeniden canlandırmaya çalıştığını, diğer tarafta ise çevreci gençlerin, yeşil severlerin çevre duyarlılığıyla bu canlandırmanın çevreye zarar vereceği düşüncesiyle parkta gayet doğal eylemler yaptıklarını anladığını belirterek şöyle devam etti:
Bu olayın içerisinde ilk başta bir tarafta projesini anlatamayan bir taraf, diğer tarafta da bu projeyi anlamak istemeyen, parkın bahçenin ağaçların ve yeşilin zarar görmesini istemeyen bir taraf vardı. Son gelinen noktada hangi taraf daha fazla haklı, hangi tarafın kaygısı yersiz artık bunun bir öneminin kalmadığı bir noktaya gelindi. Artık burada ne proje sahibinin, nede bu projeye çevreci bilinciyle karşı koyanın asıl niyeti ortadan kalktı. Gezi Parkı eylemleri provokatörlerin, başkaca grupların, siyasi rant elde etmek isteyen grupların da devreye girmesiyle çok başkaca bir hal aldı. Bu ülkede yaşayıp bu zamana kadar, başkaca sebeplerden dolayı hükümete yada başka kesimlere kızgınlığı olanların kızgınlığı neyse hesabının bunun üzerenden görmeye kalkıştığı bir tablo oluştu.
Gündoğdu, bazı sendikaların, konfederasyonlar bu olayın içinde hiç yer almadığını, Memur-Sen, Hak-İş, Türk-İş, TOBB, TZOB, TİSK gibi kurumlarla her iki tarafa da sağduyu çağrısında bulunduklarını belirterek DİSK ve KESK gibi bazı konfederasyonlarda bu zamana kadar eylem yaptıklarında yeterince kalabalık oluşturamadıkları için, madem buralarda hazır bir topluluk var. Bizde bunun arasına bir eylem kararı katalım gibi bir yaklaşımda bulundular. Ben sapla samanın karıştırıldığın, yeşili, çevreyi korumak isteyenlerin bu saf duygularının istismar edildiğini düşünüyorum. Bu istismarın sonucu ise Türkiyenin tamamını üzen ölümlerle sonuçlandı. Bu tür olayların ülkemize, demokrasimize yakışmadığını gördük. Buradaki can kayıplarının hepimizin can kaybı, mali kayıpların faturasının ise hepimizin cebinden çıkacağının bilinmesi gerektiğini düşünüyorum şeklinde konuştu.