SENDİKA
MEB Şimdi Ne Yapacak?
Bilindiği üzere; “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik” 31 Ağustos 2013 tarih ve 28751 sayılı Resmi gazete yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bakanlar Kurulunun bu çerçeve yönetmeliği doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 12 Ekim 2013 tarihinde 28793 sayılı Resmi Gazetede “Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği Ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmelik” yayınlamıştır.
Anılan yönetmelik doğrultusunda 29 Aralık 2013 tarihinde ÖSYM’ ce yazılı sınav yapmış, ardından 10-28 /02/2014 tarihleri arasında sözlü sınavlar yapılmıştır.Bu doğrultuda da atamalar 16.04.2014 tarihinde sadece sözlü / mülakat puanı esas alınarak yapılmıştır.
Ancak atamalar yapılmadan önce Türk Eğitim-Sen tarafından sadece sözlü sınav puanı esas alınarak atama yapılması işlemi ve çeşitli maddelerin iptali için ilgili yönetmelikler Danıştay nezdinde davaya konu edilmiştir. Bu doğrultuda Danıştay 5. Dairesince 2013/8367E ve Danıştay 2. Dairesince 2013/10363E sayılı yürütmeyi durdurma kararları verilmiştir. Her iki kararda da özetle, Şube Müdürlüğü atamaları için; sadece sözlü sınavla atama yapılamayacağı, objektif olan yazılı sınavının değerlendirme dışı bırakılamayıp belirleyici olması gerektiğinden söz edilmiştir.
Türk Eğitim-Sen tarafından 22.07.2014 tarih ve 1122 sayılı yazı ile Milli Eğitim Bakanlığına başvuruda bulunarak Danıştay 2. Dairesi tarafından yürütmesi durdurulan 21/1. Madde kapsamın da tek başına sözlü sınav sonuçlarına göre oluşturulan ve başarı sıralamaları esas alınarak yapılan şube müdürü atamalarının tümünün iptali talep edilmiştir. Ancak, Milli Eğitim Bakanlığına yapılan atamalar iptal edilmediği gibi Türk Eğitim-Sen’in başvurusuna yasal süre içerisinde cevap verilmeyerek talep zımmen reddedilmiştir.
Türk Eğitim-Sen’nin yargı kararının uygulanması amacı ile açılan davası Ankara 17. İdare Mahkemesini tarafından görüşülmüş ve 25.11.2014 tarih ve 2014/1634E sayılı kararı ile tek başına sözlü sınav sonuçlarına göre oluşturulan başarı sıralamaları esas alınarak yapılan şube müdürü atamalarının tümünün yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.
Ancak; Milli Eğitim Bakanlığı verilen yürütmeyi durdurma kararına karşı Ankara Bölge İdare Mahkemesine itirazda bulunmuştur. İtiraz neticesinde daha önce bu ve buna benzer davalarda verdiği kararların tam aksine, anlamsız bir şekilde Bakanlığın itirazını kabul etmiştir. Bu karar ile birlikte sözde sendika sevinmiş ancak sevinci Aktif Eğitim-Sen tarafından, 10-28 Şubat 2014 tarihleri arasında yapılan Şube Müdürlüğü Sözlü Sınavınıniptaline ilişkin açılan davada verilen Ankara 9. İdare Mahkemesinin 22.01.2015 tarihli ve 2014/1556E, 2015/47K sayılı kararı ile kursağında kalmıştır.
Kararın gerekçesinde Türk Eğitim-Sen olarak açılan Danıştay 5. Dairesince 2013/8367E ve Danıştay 2. Dairesince 2013/10363E sayılı yürütmeyi durdurma kararları gerekçe gösterilmiş gerekçede aynen “ Danıştay kararlarında özetle; şube müdürü kadrosuna görevde yükselme sınavı sonucunda yapılacak atamanın; adaylar arasında objektifliği sağlayabilecek nesnel bir değerlendirme ölçütü olan yazılı sınavdaki başarı puanının değerlendirme dışı bırakılarak, yalnızca, yazılı sınavı tamamlayıcı nitelikte olması gereken ve başarı kriterleri daha muğlak olan sözlü sınav sonuçları esas alınarak yapılmasının liyakat ilkesine aykırı olduğu belirtilmektedir. Bu durumda; liyakat ilkesine aykırı şekilde, yalnızca sözlü sınavda alınacak puana göre atama yapılmasını öngören sistem çerçevesinde gerçekleştirilen dava konusu Milli Eğitim Bakanlığınca 10-28 Şubat 2014 tarihleri arasında yapılan Şube Müdürlüğü Sözlü Sınavında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.” denilmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığınca hukuka aykırılığı açık olan şube müdürlüğü atamaları, yargı kararlarına rağmen ısrarlı bir şekilde uygulanmazken ve bir takım çevrelerce bu durum sevinçle karşılanırken gelinen noktada Bakanlığın şimdi ne yapacağı merak konusu olmuştur.
Türk Eğitim-Sen tarafından açılan davalar neticesinde Danıştay 2. Dairesi ve Danıştay 5. Dairesince verilen kararlar zaten sadece sözlü sınav puanı esas alınarak yapılan şube müdürlüğü atamalarının direk iptalini gerektirirken, bunu yapmayan özellikle Bakanlık Müşteşarı Yusuf TEKİN bu karardan sonra ne yapacaktır? Yusuf TEKİN’İN bu karardan sonra bir C planı var mıdır? Bütün atamaları baştan sakatlayan Danıştay kararlarına rağmen ısrarlı bir şekilde yargı kararlarını uygulamayanların bundan sonra ne yapacakları merakla beklenmektedir.