SENDİKA
Mahkemeyi Kazanan Müdürler’e Görevleri İade Edilmelidir
“75 Puan Davasını Kazananları Göreve İade Etmekten Başka Yol Yok” başlıklı yaptığı açıklama ;
Anadolu Eğitim Sendikası Genel Merkez Hukuk Danışmanı Sedat DEGER / Yapılan değerlendirme sonucunda 75 puan altında kalan okul/kurum müdürlerinin görev süresi uzatılmamıştır. Bu durumda olan binlerce eğitimci mahkemelere başvurarak 75 puan altında bırakılmasının iptalini istemiştir. Kamuoyuna yansıdığına göre birçok müdür bu davası için yürütme durdurma kararı almıştır. Bu yazımızda idarenin bu kararları nasıl uygulaması gerektiğini açıklamaya çalışacağız…
75 puanın altında kalarak görev süresi uzatılmayan birçok okul/kurum müdürü değerlendirme işleminin iptali için mahkemelere başvurdu. Mahkemelerin ara kararları gelmeye başladı. Kararlar incelendiğinde değerlendirmeye esas oluşturan bilgi ve belgelerin idareden istendiği, idarelerinde objektif bilgi ve belge sunamadıkları görülmektedir. Gerçi tüm kamuoyu bu eğitimcilerin birçoğunun neden görevden alındıklarını ya da kimler için görevden alındıklarını bilmektedir.
Mahkeme kararları incelendiğinde bu yönetmeliğin çok uzun ömürlü olmayacağı görülmektedir. Mahkeme kararlarının genelinde kullanılan “dava konusu değerlendirme işleminin nesnel, somut ölçme ve değerlendirme kriterlerine dayanmadığı ve bu haliyle objektiflikten uzak, soyut ve dayanaksız olması nedeniyle hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.” cümleleri ve mahkemelerin yönetici değerlendirme yönetmeliğinin Ek–1 değerlendirme formunda yer alan kriterlerin çoğunun ölçme ve değerlendirmeye uygun olmadığını belirtmeleridir.
75 puan altında bırakılması işlemi mahkemeye taşınarak yürütme durdurma veya iptal alınması durumunda ne olacaktır? Bunun için yönetmeliğin ilgi maddesini belirterek açıklamaya çalışalım.
Müdürlük görev süresinin görev yapılmakta olunan eğitim kurumunda uzatılması
Yönetici atama yönetmeliği MADDE 16 – (1) Dört yıllık görev süresi sona eren müdürlerden halen görev yapmakta oldukları eğitim kurumundaki görevlerinin uzatılması için başvuruda bulunanların görev süreleri, Ek-1’de yer alan Form üzerinden yapılan değerlendirme sonucunda 100 üzerinden 75 ve daha üstü puan almaları halinde, il millî eğitim müdürünün teklifi üzerine valinin onayı ile uzatılır.
demektedir. Yönetmelikte “uzatılabilir” değil “uzatılır” kelimesi kullanılarak uzatma işleminin zorunluluğu belirtilmektedir. Görüldüğü gibi kişi 75 ve üstü puanla değerlendirildiğinde görev süresi uzatılmak zorundadır.
75 puanın altında yapılan değerlendirme işleminin iptalini isteyen okul/kurum müdürleri yürütme durdurma ve iptal kararı aldıklarında kurumlarındaki müdürlük görevlerine geri döneceklerdir. Çünkü kişi 75 puan altında bırakılarak görevden alınmış olmaktadır yani kişi 75 puanın altında yapılan değerlendirmesinin iptalini talep etmekle görevden alınmasının iptalini talep etmiş olmaktadır. Bakınız mahkeme kararlarından da görüldüğü gibi “Dava konusu işlem nedeniyle davacının görevi ve görev yeri değişeceği, bu değişikliklerin silsile halinde il düzeyinde diğer görev ve görev yeri belirlemelerini etkileyeceği dikkate alındığında, dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğurabileceği anlaşılmıştır.” demektedir. Görüldüğü gibi mahkeme 75 altındaki puanlamanın yürütmesini durdurmakla/iptal etmekle, görevden almanın yürütmesini durdurmakta/iptal etmektedir. Yürütme durdurma ve iptal kararları aynı sonucu doğurduğundan ve yürütmesi durdurulan/iptal edilen bir idari işlem hiç doğmamış kabul edileceğinden idare 30 gün içinde bu kararları uygulayarak davalarını kazanan insanları görevlerine iade etmek zorundadır. Kanunla görev süresi bitmişti mazereti geçerli değildir çünkü okul/kurum müdürü olarak 4 yılını dolduran herkes bu değerlendirilmeye alınmak zorundaydı ve değerlendirmesi 75 üstünde yapılsaydı otomatikman görev süresi uzayacaktı. Demek ki 75 altında bırakılmasının yürütmesi durdurulur ya da iptal edilirse kişi otomatikman 4 yıl daha kendi kurumunda müdür olarak görevine devam edecektir.
Ne bir il müdürü nede bir vali mahkeme kararlarını uygulamamaya cesaret etmez/edemez. Mahkemelerle oyun oynanmayacağını, hukukla oynamanın bedelinin uzun zaman geçse de ağır olacağını bilir. Hukuk; dokunulmazlığı olan insanların bile, yıllar sonrada olsa suçlularsa yakalarına yapışmaktadır. Kısacası hukuktan kaçış yoktur. Şunu da belirtmeden geçmeyelim; görevden alınan ve mahkeme kararıyla geri dönen müdürlerin yerine görevlendirilen müdürlerin teklif ettiği müdür yardımcılarının görevlendirme işlemleri de otomatikman iptal olacaktır. Kaldı ki geçmişte sıkça kamuoyuna yansıyan sicil davalarıyla şuanda görülen 75 davaları birbiriyle tıpatıp benzerdir. Nasıl ki o zamanlar iptal edilen siciller dayanaksız olarak 100 puan altında değerlendirilemiyorsa bugünde 75 davasını kazananlar otomatik olarak görevlerine iade edilecektir. Etmemeye kalkanlar hakkında muhakkak savcılıklara suç duyurusunda bulunarak ceza davası açılması sağlanmalı ve idare aleyhine de tazminat davaları açılmalıdır. Göreve iade edilmemesinde ısrar edilmesi değerlendirmede(?) bulunan kişilerin hasmane tutumlarını kanıtlayacak en büyük delil olacaktır. Bu davalar sonucunda ceza alacak olan ilçe müdür vekili ve şube müdürlerinin bakalım arkasında o zaman kim durabilecektir ya da duracaktır. Adli süreç için muhakkak sendikalardan ve hukukçu arkadaşlarımızdan yardım almanızı öneririz.
Bazı kesimlerce; çıkarılan kanunla idarecilik görevinin kalmadığı idarenin istediği takdirde mahkeme kararıyla geri dönen müdürleri görevden alabileceği konuşulmaktadır. İşte bu cesarettir ve hukukun “h” sinden bile haberi olmadan yapılan hasmane açıklamalardır. Bu söylemde bulunan insanları cesaretlerinden dolayı kutlamak gerekir diye düşünüyoruz. İşte bu hukukla oynamak değil inatlaşmaktır ve gerçekten cesaret istemektedir. Bırakın hukuku yönetmelikte bile;
Yönetici atama yönetmeliği Yöneticilik görevinden alınma konusunun ele alındığı 29. Madde 1. Fıkrasında “Eğitim kurumu yöneticilerinden haklarında yapılan adlî ve idarî soruşturma sonucu hazırlanan raporların yetkili amir ve kurullarca değerlendirilmesi sonucuna göre yöneticilik görevinden alınanlar, durumlarına uygun ihtiyaç bulunan eğitim kurumlarına öğretmen olarak atanır. Bu şekilde görevinden alınanlar, aradan dört yıl geçmeden yönetici olarak görevlendirilmek üzere başvuruda bulunamaz.”denmektedir. Görüldüğü gibi görevden almanın şartları bellidir. Ben aldım demekle görevden alınmanın olmayacağı bırakın hukuku yönetmelikte bile belirtilmektedir. Kısaca adli ve idari soruşturma olmadan kimse kimseyi keyfiyetle görevden alamaz.
Bu yazımızda, çok kısada olsa hukuksal durumu değerlendirmeye çalıştık. Anlaşıldığını düşünerek ve anlaşılması temennisiyle…
Sedat DEGER
Anadolu Eğitim Sendikası Genel Merkez Hukuk Danışmanı