KAMU
Kamu-taşeron ayrımcılığı ortadan kalkmalıdır
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Türkiye'nin her tarafında taşeron şirketlerde çalışan insanlar var.Kamu hizmeti yapan insanlar ile taşeronlar arasındaki ayrımcılık ve dışlayıcılık Türkiye'ye yakışmıyor. Bizim kavgamızın ve mücadelemizin temelinde bu yatıyor" dedi.
Arslan, İskenderun Belediye Kültür Sarayı'ında gerçekleştirilen Hizmet-İş Sendikası İskenderun Şubesi 6. Olağan Genel Kurulu'nda, taşeron firmada çalışanların sorunlarını henüz çözemediklerini, toplu sözleşme aşamasında olduklarını söyledi.
Tespitlerine göre kamunun bütün alanlarında yasaya aykırı çalıştırılan işçi sayısının toplam personel işçi sayısının yüzde 80'inden fazla olduğunu ifade eden Arslan şöyle devam etti:
"Aslında çalışan arkadaşlarımızın yüzde 80'inden fazlası yasada öngörülen şartlara aykırı çalıştırılıyor. Bunu bir defa kabul etmemiz gerekiyor. İkincisi bütün bu olup bitenlere rağmen kamunun hizmetini yapan insanların dışlayıcı, ayrıştırıcı veya ikinci sınıf insan muamelesi görmesi de başka bir ayıp. Aynı işi yapıyorlar üstelik devletin bütün kademelerinde var. Türkiye'nin her tarafında taşeron şirketlerde çalışan insanlar var. Kamu hizmeti yapan insanlar ile taşeronlar arasındaki ayrımcılık ve dışlayıcılık Türkiye'ye yakışmıyor. Bizim kavgamızın ve mücadelemizin temelinde bu yatıyor."
HAK-İŞ olarak taşeron işçilerle ilgili araştırma yaptıklarını belirten Arslan, bunların yüzde 12'sinin asgari ücretin altında gelir sağladıklarını kaydetti.
Kamuda çalışanların en az asgari ücretli olması gerektiğini vurgulayan Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
"İşçilerin yüzde 12'si asgari ücretten daha az maaş alıyor. Anlayamadık ve araştırdım. Evet asgari ücret olarak hesaplarına yatıyor para ama taşeron firma daha sonra o işçiden geri para istiyor. Eğer 200 lira getirmezsen seni çalıştırmam diyor. Asgari ücretteki parasına göz dikiyor vicdansız. İnanın bak asgari ücretli çalışanın asgari ücretine göz diken vicdansızlar var. Neden? Sendika yok. Haklarını koruyacak kimse yok. Bir sürü yalvar yakarla kamuda taşeron işçi olarak çalışmaya başlamış onu da kaybetmek istemiyor. Boynunu büküyor beddua ediyor ama veriyor. Vermezsem atacak diyor. Maalesef işçilerin yüzde 88'e yakını da bin lira ve aşağısında ücret alıyor. Yani taşeron gerçeği budur."
Arslan, sendikada yeterli sayı bulunduğu zaman toplu sözleşmeye başvurulduğunu hatırlattığı konuşmasında son olarak şu ifadelere yer verdi:
"Bir şeyi hala devlet, hükümet ve bakanlık yapamadı. Taşeron uygulamasıyla ilgili yasayı çıkardık 2014'ün başında bakanlar kurulu her iş kolu için asıl ve yardımcı işleri ilan etmesi gerekiyor. Bugün ocak ayının ortasına geldik hala ilan edilmedi. Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile görüştüm Maliye Bakanlığı'nın çalıştığını söyledi. Bu gerçekten ciddi bir sorun. Hem TBMM, hükumet, komisyonlar çalışıyoruz ve bir kanun çıkarıyoruz. Kanunda sorumluluklar veriliyor. Hükümet şu tarihe kadar şunu yapacak. Asıl işi yardımcı işi hükümet belirleyip ilan edecek, sonra da toplu sözleşme süreci başlayacak. Yapılamadığı için kamu, iş veren sendikaları da bu süreci başlatmıyorlar. Biz örgütlediğimiz yerlerde toplu sözleşme bekliyor. Buradan da tekrar uyarıyoruz eğer bu süreci biran önce başlatmazlarsa bizim yapmamız gereken 2. bir eylemimiz Türkiye'deki tüm taşeron işçilerle Ankara'ya gitmek."
Kongreye HAK-İŞ Genel Teşkilatlanma Sekreteri Zekeriya Koca, Genel Mali Sekreteri Fahrettin Kütükçü, Genel Eğitim Sekreteri Ali Osman Kart, İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, HAK-İŞ il ve İlçe temsilcileri, Saadet Partisi İskenderun İlçe Başkanı Halil İbrahim Çelik, İHH İskenderun Şube Başkanı Ahmet Yetim ve sendika üyeleri katıldı.