KAMU
Engellilerin erken emekliliği engelleniyor
Engellilerin erken emekliliği engelleniyor
06 Mayıs 2014, Salı
Engellilerin emekli olması için herhangi bir yaş şartına tabi olmadıklarını ve ilk kez sigortalı oldukları tarih ve engellilik oranına göre emeklilik şartlarının belirlendiğini daha önce yazdık.
Engelli emekliliğinde kritik tarih 1 Ekim 2008. Bu tarihten önce ilk kez sigortalı olmuş engelliler ile bu tarihten sonra ilk kez sigortalı olmuş engellilerin emeklilik koşulları oldukça farklı.
1 Ekim 2008 öncesi ilk kez sigortalı olan bazı engelliler, 1 Ekim 2008 sonrası ilk kez sigortalı olan engellilere göre çok daha geç emekli oluyorlar. Örneğin 30 Eylül 2008 tarihinde ilk kez sigortalı olan ve yüzde 40 engellilik raporu olan bir engelli, 20 yıl sigortalılık süresi ve 4.400 gün prim ile emekli oluyorken; 1 Ekim 2008 tarihinde ilk kez sigortalı olan ve yüzde 40 engellik raporu olan bir engelli, 18 yıl sigortalılık süresi ve 4.100 prim günüyle emekliliğe hak kazanıyor. Sosyal güvenlik sisteminde, sigortaya erken girmek emeklilik için avantaj sağlar. Ancak ne yazık ki, engelliler için durum değişik.
Engellilerin emekliliği ile ilgili çok önemli bir diğer problem ise, engellilik raporlarının alınmasıyla ilgili. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu uyarınca çalışma gücünü asgari yüzde 80 oranında kaybeden engelliler 1. derece, yüzde 60’ını kaybeden engelliler 2. derece, yüzde 40’ını kaybeden engelliler ise 3. derece engelli statüsünde. Dolayısıyla bu nitelikte bir vergi indirim belgesini alan engelliler hem vergi istisnası elde ediyorlar, hem de emeklilikleri için gerekli tarihi öne çekiyorlar. Yani vergi indirim belgesi alan daha az vergi ödüyor ve daha erken emekli oluyor.
Belgeyi almak çok zor
Engelliler için vergi indirim belgesinin alınması bürokratik sebepler nedeniyle ciddi anlamda zor. Bu raporlar Ankara’da Maliye Bakanlığı Merkez Sağlık Kurulu’nca değerlendiriliyor. Bu kurul, engellilerin erken emekli olmasını sağlayan sağlık raporunu kesin karara bağlıyor. Kurul, verdiği kararlarla, genellikle engellilik oranını yüzde 40’ın altına çekiyor. Dolayısıyla, engellinin daha erken emekli olması ve daha az vergi ödemesi mümkün olmuyor.
Son olarak engellilerin vergi indirim belgelerinin ayrıca Maliye Bakanlığı’nın Merkez Sağlık Kurulu’nca incelenmesine gerek olmadığı yönünde bir sonuç ortaya çıktı. Böylece, yeni yönetmeliğin yayınlanmasıyla, alınan vergi indirim belgesinin doğrudan işleme konulup konulamayacağı hakkında kafalar karıştı. Ancak Maliye raporları Sağlık Kurulu’nun değerlendirmesine göndermeye devam ediyor.
Yönetmelikteki ifade farklı yorumlansa da, değerlendirmesine tabi oldukları zaman bürokrasiye takılıyor ve genellikle mağdur oluyorlar. Hâlbuki sosyal bir devlet, engellilerini çok daha az bürokrasi ile muhatap etmeli ve daha çabuk hizmet verebilmeli.
Teşvikte artış var
Engelliler için vergi indirim bildirimi çilesi sürerken, istihdamları açısından önemli bir gelişme yaşandı. Aynı il sınırları içinde, farklı işyerlerinde de olsa 50 ve üstü işçi çalıştıran işverenlerin zorunluluk kapsamında çalıştırdıkları engellilerin sigorta primlerinin işveren hissesinin tamamını Hazine karşılıyor. Buna ek olarak kontenjan fazlası engelli çalıştıran işverenler için kontenjan fazlası çalıştırdığı engellilerin sigorta primlerinin de işveren hissesinin yüzde 50’si Hazinece ödeniyor. Ayrıca yine zorunlu olmadığı halde, yani 50 ve daha fazla çalışanı olmasa bile engelli istihdam edene de sigorta prim desteği yüzde 50 olarak uygulanıyor.
Yeni yapılan değişiklik ile kontenjan fazlası engelli çalıştıran ve zorunluluğu olmadığı halde engelli çalıştıran işyerlerine yönelik sigorta prim teşviki yüzde 50’den yüzde 100’e yani tamamına yükseltildi. Engelli istihdamı açısından teşvikler dışında, işyerlerinin engellilerin çalışmasına da uygun olması gerekiyor. Bu yönüyle, işyerlerinin engelli çalışanlara uygun hale gelmesi, teşviklerden çok daha önemli.(Milliyet - Cem Kılıç)