KAMU
Ek Ödemeler Emekliliğe Yansıtılacak mı?
Konuya ilişkin olarak Milletvekili Ramazan Kerim ÖZKAN tarafından verilen ve Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından cevaplandırılması istenen soru önergesi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk ÇELİK tarafından cevaplandırıldı.
Ek ödeme ve benzeri adlarla kamu personeline yapılan ödemelerin emeklilik haklarına yansıtılması yönünde bir düzenlemeye gidilmesinin düşünülmediğinin de belirtildiği cevap yazısında şöyle denildi:
"Sosyal güvenlik hak ve yükümlülükleri açısından 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi tutulmaya devam olunacakların emekli aylığının hesabına esas alınacak tutar;
a) Gösterge aylığı,
b) Ek gösterge aylığı,
c) Taban aylığı,
d) Kıdem aylığı.
İlginin ek göstergesi dikkate alınarak, en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %40'ı ila % 230'u arasında değişen orana karşılık gelen tutar olmak üzere, beş unsurun toplamından oluşmaktadır. Dolayısıyla, 5434 sayılı Kanuna göre emekli aylığının hesabına esas alınacak toplam tutarın belirlenmesinde, görev aylığını oluşturan bütün unsurlar dikkate alınmamaktadır.
Öte yandan, kamu personeline, emekli keseneğine esas aylık tutarına dahil edilmeksizin ödenen aylık unsurları ise, kadro unvanı aynı olsa bile; görev yapılan coğrafi yer, görevin yürütüldüğü mekan (fabrika, şantiye, maden ocağı, büro, arazi gibi), kadronun bulunduğu kurum gibi bazı kriterler çerçevesinde farklılaşmaktadır. Bu farklılaşma, kamu personelinin görevi sırasında emsallerine göre katlanmakta olduğu ilave zorlukların telafi edilmesi amacından kaynaklanmaktadır. Ancak, çalışma dönemindeki fiili zorluklara göre farklılaştırılmış olan unsurların emekli aylığına yansıtılması, statü hukukuna uygun düşmediğinden, bu unsurlar emekli keseneğinin ve emekli aylığının hesabında dikkate alınmamaktadır.
Bu itibarla, ek ödeme ve benzeri adlarla kamu personeline yapılan ödemelerin emeklilik haklarına yansıtılması yönünde bir düzenlemeye gidilmesinin uygun olmadığı değerlendirilmektedir.
Sosyal Güvenlik Kurumu; prim, kesenek, karşılık adı altında topladığı gelirler ile aylık, yardım, ikramiye ve tedavi yardımı gibi ödemelerden oluşan giderlerini karşılamaktadır. Bu gelirlerin giderleri karşılamada yetersiz kalması durumunda ise, aradaki fark hazine yardımıyla finanse edilmektedir.
Diğer taraftan, Türkiye'nin genel ekonomik ve sosyal yapısı, sosyal güvenlik sistemi içerisinde sağlanan haklar ile yükümlülüklerin yeterince örtüşmemesi ve aktüeryal dengedeki sıkıntılar, uzun vadeli olarak sürdürülebilir sosyal güvenlik bütçesi oluşturulmasını engellemiş ve sistem uzun bir dönemden beri açık verir bir yapıya bürünmüştür. Bu nedenle, emeklilik rejimimiz 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile yeniden düzenlenmiş ve erken emekliliği teşvik edici uygulamalara son verilmiştir.
Bu itibarla, kamu personelini erken emekliliğe teşvik edecek nitelikteki düzenlemeler, sosyal güvenlik sisteminin aktüeryal dengelerine yapacağı olumsuz etkiler sebebiyle uygun görülmemektedir." memurunyeri