KAMU
Dünyada ortalama ücret 1600 dolar
- Küresel ücretlerdeki artışın kaynağı yükselen ve gelişmekte olan ekonomiler. Reel ücretler 2007’den beri yükseliyor olsa da 2012’ye göre 2013’te reel yükseliş yavaşladı.
- Gelişmiş ekonomilerde ise ücretler 2012 ve 2013’te durgun oldu. Hatta Yunanistan, İrlanda,İtalya, Japonya, İspanya ve İngiltere’de 2007’nin altında kaldı. Ücretlerde azalma, durgunluk ve ekonomik krizden kaynaklanıyor. Ücretlerdeki durgunluk deflasyon riskini de artırıyor.
- 1999 - 2013’te, Almanya, Japonya ve ABD’de reel ücretlerdeki artış, işgücü verimliliği artışının gerisinde kaldı. Bu ayrışmanın temel sebebi ise emek geliri payının azalması. Küresel ekonomi ‘düşük büyüme tuzağı’na yeniden yakalanacak olursa, bu durumun ücret - verimlilik ilişkisinde ve ücretlerdeki artış üzerinde benzer etkisi olacak.
- Son yıllarda Türkiye, Meksika ve Çin gibi gelişmekte olan ekonomilerde emek gelirinin payı azalırken; Rusya’da arttı. Ancak reel ücretler çok hızlı arttığında, bu durumun refah üzerindeki etkileri, gelişmekte olan ekonomilerde gelişmiş ekonomilerdekinden farklı oluyor.
- Gelişmekte olan ülkelerdeki ortalama ücretler, hâlâ düşük düzeyde kalıyor.
Ücretlerde gelir eşitsizliği
ILO’nun, yükselen eşitsizlikte ücretlerin rolüne ilişkin değerlendirmesi şu şekilde:
- Eşitsizliklerin en fazla arttığı gelişmiş ekonomilerde, bu durum ücret farklılıkları ve işsizlik artışından kaynaklanıyor. Eşitsizliğin en fazla yükseldiği iki ülke, ABD ve İspanya. İş kayıpları ve ücret dağılımındaki değişimler, İspanya’da eşitsizliğin artmasının yüzde 90’ından; Amerika’da ise yüzde 140’ından sorumlu. Gelişmekte olan bazı ülkelerde eşitsizlikte düşüş olduğu görülüyor. Bu durum üzerinde etkili olan faktörler, ücretlerin daha adil dağılımı ve ücretli istihdamındaki artış. Ücretli istihdamdaki artış ve ücretlerin dağılımındaki değişimler, Arjantin’de son on yılda en zengin - en yoksul arasındaki eşitsizliğin azalmasının yüzde 87’sinden, Brezilya’da ise yüzde 72’sinden sorumlu.
- Tüm dünyada kadınlar ve erkekler, kayıtlı çalışanlar ve kayıtdışı çalışanlar, ülke vatandaşları ve göçmenler arasında önemli ölçüde ücret farklılıkları mevcut. Temel nedeni, işgücü piyasasında dezavantajlı gruplara yönelik ayrımcılık. Suriye ve Irak’tan gelen göçmenlerin işgücü piyasasına uyumu, Türkiye’de en önemli gündem maddelerinden biri. Bu konudaki en büyük endişe, göçmenlerin işgücü piyasasındaki mevcut işler açısından bir yarışa yol açması, kayıt dışılığı artırması ve - özellikle düşük nitelikli işler için - ücret düzeylerini daha da aşağıya çekmesi. Bu anlamda, Türkiye’nin bir an önce adım atması lazım.
- Orta gelir gruplarında başlıca gelir kaynağı ücretlerken; üst ve alt gelir gruplarında gelir kaynakları çeşitlilik gösteriyor.
Türkiye’de ücret eşitsizliği
1999’dan bu yana Türkiye’de emek gelirinin, yani ücretlerin payındaki azalışın başlıca nedenleri; yüksek sermaye girişleri, finansal serbestleşme, ticaretin serbestleşmesi ve daha düşük ücretlerin sözkonusu olduğu ekonomilerle artan rekabet yüzünden imalat sanayiinde ücretlerin azalması olarak sıralanıyor.
Gelişmekte olan bazı ülkelerde 1990’lı yılların ortalarından 2000’li yılların ortalarına kadar eşitsizliklerin önemli düzeyde azaldığı vurgulanıyor. Bu kategoride ilk göze çarpan ülkeler, Şili, Meksika ve Türkiye. Öte yandan, OECD istatistiklerine göre; Şili, Meksika ve Türkiye, gelirin en adaletsiz dağıldığı ilk üç ülke olmaktan kurtulamıyor.
ILO’nun önerileri
Eşitsizlikleri azaltmak için ücretli istihdamın artırılması gerektiği açık. Asgari ücret ve toplu pazarlık gibi ücret politikaları ve sosyal koruma arasındaki uyumun sağlanması da çok önemli. Vergiler yoluyla gelirin yeniden - daha adil - dağıtılması, sosyal koruma sistemleri, Hindistan ve GüneyAfrika’daki gibi doğrudan istihdam programları ile Brezilya ve Meksika’daki gibi nakit transfer yoluyla düşük gelir gruplarının gelirlerinin artırılması, işgücü piyasalarında özellikle dezavantajlı gruplara odaklanılması öneriler arasında... cem kılıç milliyet