KAMU
Çalışan kadınlara yeni haklar
TBMM Genel Kurulu'nda, "temel kanun" olarak ele alınan Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı'nın 1 ile 18. maddeleri kapsayan 1. bölümü görüşülüyor.
Soylu, tasarı üzerinde milletvekillerinin sorularını yanıtlarken, BAĞ-KUR primlerinin artışının, asgari ücretle ilintilendirildiğini anımsattı. Soylu, daha önce BAĞ-KUR prim artışının, asgari ücretin toplam yüzde 40'ı olduğunu belirterek, bunu yüzde 34,5 düşürdüklerine işaret etti. Soylu, asgari ücretin artışıyla, BAĞ-KUR primlerinde asgari ücret miktarı kadar bir artış gerçekleştiğini, ortalama artışın 128 lira olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şöyle bir hesap yapılırsa bu da doğru olur, eğer asgari ücret 1 Ocak 2016 itibarıyla normal artış, yani 6 5 veya yüzde 10, 11'lik bir artış olsaydı, asgari ücretteki bu artıştan kaynaklanan BAĞ-KUR'daki toplam artış miktarı ancak 80 lira olacaktı. Yani, artı 80 liralık bir artış söz konusudur. Bunu bütün arkadaşlarımızla birlikte, özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak da değerlendiriyoruz. Maliye Bakanlığıyla beraber, 'Bu konuda neler yapabiliriz, nasıl bir adım atabiliriz?' diye değerlendiriyoruz. Bu konudaki değerlendirmeden sonra inşallah Sosyal Güvenlik Kurumunun gelir gider dengesi üzerinden yapılacak bir hesap üzerinden karar verilecek. Nasıl Türkiye'nin bir mali disiplin anlayışı varsa, bilinmesini isteriz ki Sosyal Güvenlik Kurumunun da bir mali disiplin anlayışı olması gerekir."
"Siyasete pamuklar içinde gelmedim"
Soylu, Japon Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'nın, "Biz bugün 123 milyonuz, 50 yıl sonra 75 milyonuz, bir 50 yıl sonra da 50 milyonuz" dediğini anlatarak, bütün primleri, gelir ve giderleri hesaplarken, aktüeryal dengeleri, toplumun ne kadar yaşlandığını dikkate almaları gerektiğini belirtti. Soylu, 2075 yılında, 65 yaş üzeri yüzde 27'nin üzerinde nüfusun olacağına işaret etti.
Süleyman Soylu, Türkiye'nin, 2001'de emekli maaşlarını ödeyebilmek için IMF'den 500 milyon dolar para isteyen bir ülke olduğunu, buna tekrar düşülmemesi gerektiğini vurguladı.
Muhalefet milletvekillerinin, "Geçmişte hükümetle ilgili neler söylediğinizi biliyoruz. Tayyip Erdoğan'a neler dediğini hatırla" sözlerine Soylu, "Benim hangi partiden olduğum belli de sizin Genel Başkanınız hangi partideydi sorar mısınız? Benim vücudumun her tarafında morluk var. Ben siyasete pamuklar içerisinde sarılarak gelmiş değilim. Ben demokrasi mücadelesi yapıyorum. Türkiye'de demokrasi mücadelesi yapan Tayyip Erdoğan'ın da mücadele, mesai arkadaşıyım. Çocuklarıma bırakabileceğim en büyük miras da odur. Başka bir şey yok" karşılığını verdi.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, sataşma gerekçesiyle söz alarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, DSP'de bir dönem bulunduğunu dile getirerek, "Cumhurbaşkanı ile söylediklerinizi söylemeyeceğim, söylersem tazminat davası açar" dedi.
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, tasarıyla genç girişimcilere, iş kurması halinde 3 yıl, yılda bin 800 lira destek verildiğini anımsatarak, "Bin 800 liranın lafı mı olur?" diye sordu.
Kuşoğlu, tasarıyla bütün muhtar ödeneklerinin bin 300 liraya çıkarıldığını ifade ederek,"Çok büyük yerlerde çalışan muhtarlar var, çok fazla seçmeni var, bir de köy muhtarı var. Hepsine aynı statüyü veriyoruz, aynı ödeneği veriyoruz" diye konuştu.
MHP Samsun Milletvekili Erhan Usta, bir yandan kadın istihdamının artırılması diğer yandan nüfus artışının belli seviyede tutulması gerektiğini belirtti. Usta, kadınlara verilen hakların özel sektör, firmalar tarafından istismar edilmesinin önlenmesi, devletin de yükü özel sektörün üzerine bırakmaması gerektiğini vurguladı.
AK Parti Kars Milletvekili Yusuf Selahattin Beyribey, "Bu kanun tasarısı niye geldi, AK Parti, verdiği sözlerin arkasında durmak için bunu yaptı. 1 Kasım'dan önce verdiği sözleri teker teker yerine getirmeye başladı. Bundan 3 ay önce verdiğimiz sözlerin, 3 aylık yapacaklarımızın yüzde 70'ini yerine getirdik, yüzde 30'u kaldı" diye konuştu.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da tasarı ile aylık 100 liralık teşvik getirilen esnaf ile dalga geçildiğini savunarak, mahalle esnaflarının teker teker kapandığını, sokak aralarına bile büyük marketlerin açıldığını dile getirdi. Ağbaba, "Bu teröre son vermek lazım. Mahallelerde, çok uluslu şirketlerin açtığı zincir marketlere son vermek lazım. Şehirlerde açılan AVM'ler esnafı bitirdi" ifadesini kullandı.
İktidar partisi milletvekillerinin pahalı giysiler giydiğini iddia eden Ağbaba, "Benim ayakkabım 90 lira" diyerek, kürsüde ayakkabısını gösterdi.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan ise esnafın, semt ve şehir kültürünün ayrılmaz parçaları olduğunu belirterek, bu sosyal ilişkiye son 14 yılda büyük zarar verildiğini savundu. Tasarı ile esnafa aylık 100 lira teşvik getirildiğini anımsatan Paylan, AVM'ler ve esnaf arasındaki haksız rekabetin bitirilmesi gerektiğini söyledi.
Bu arada HDP'nin, sokağa çıkma yasakları sırasında yaşamını yitiren sivillerle ilgili araştırma önergesinin gündeme alınması önerisi kabul edilmedi.
Genel Kurul'da tasarının maddeleri üzerinde verilen önergelere dair görüşmeler sürüyor. yenişafak