Haberi alan C grubu Camilerinde görev yapan arkadaşlarımız hakikaten çok üzüldüler. Çünkü D grubu Camiler genellikle köylerde olan Camilerimizdir. Yine uygulamaya baktığımız zaman D grubunda ki olan bir arkadaşımız C grubu Camilere gelemiyordu. Bu uygulamayla D grubunda görev yapan köy yerlerinde ki İmam-Hatiplerin önü açılmış, fakat C grubunda görev yapan İmam-Hatipler içinde bir sıkıntıyı meydana getirmiştir.

Çünkü bu zamana kadar şehir merkezinde görev yapan bir görevli kendisinişehire göre planlamış, çocuklarının eğitim durumlarını ona göre yapmış, kısaca hayatını şehire göre tanzim etmiştir. Bu vakitten sonra gidip köyde yeniden bir hayat kurmak, çok büyük sıkıntıları beraberinde getirecektir. Bir çok görevli,Maddi ve manevi yöndenmağdur olacaktır. Hizmette kalite çok önemli değil midir? Eğer verim ve kalite düşünülüyorsa bunları da göz ardı etmemek lazımdır.

Diğer yandan köylerde görev yapan İmam-Hatipler için hakikaten güzel bir fırsattır. Fakat bu fırsat bu şekilde verilmemeliydi. Yani bir taraf yapılırken diğer taraf yıkılmamalıydı. Bu uygulamalar yapılmadan önce bir müşavere heyeti kurulmalı ve bu müşavere heyetinin içerisinde her grupta görev yapan Din görevlileride olması lazımdı. Tabiiki her istek yerine getirilmeyebilir. Fakat en azından bu konular da Diyanet İşleri Başkanlığı yerinden bilgiye sahip olurdu. Çalışanının fikirlerini ilk elden dinlemiş olurdu.

Din görevlileri bu kurumun her alanda temsilcileri olması hasebiyle elbet teki düşüncelerine değer verilmesi lazımdı. Kararlar, karşılıklı fikir teatileri neticesinde daha güzel olmazmı?

Camiler ve Din Görevlileri Haftasında Diyanet İşleri Başkanımızdan isteğimiz; bu konuların yeniden gözden geçirilerek, Din Görevlilerimizin mağdur edilip incitilmesini istemiyoruz. Biz Kurumumuzu seviyoruz, kurumumuzda lütfen bizi dikkate alsın ve biz Din görevlilerinin fikirlerine değer versin.

Selam ve Dua ile…