SENDİKA
Alan Değişikliğinde Ayak Direniyor
Bu umutlu bekleyişte seçim yılı olmasının da etkisi yok değil. Yönetici atamaları, ek dersler, katsayı arttırımı, eğitim ödeneği, atama sayıları, düşük maaş gibi kangren olmuş sorunlar bir tarafa enflasyon farkı, vergi dilimi, nöbetlerin ücretlendirilmesi ve alan değişikliği gibi çok kolay çözümlenecek sorunlar bile bakanlıkça ötelenerek çözümsüz bırakılıyor, kangrene dönüşmesi bekleniyor.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi bakanlık plansızca ve tabanından kopuk bir şekilde rotasyona hazırlanarak yeni bir karmaşaya imza atmak üzere görülüyor. Yapılan uygulamalar bizlere “Milli Eğitim Bakanlığı politikalarını belirlerken umutsuzluktan, acıdan, gözyaşından, mutsuzluktan ve kinden besleniyor” dedirtiyor.
Ekim ayı başından bu yana öğretmen arkadaşlarımdan aldığım telefonlarda ve işyeri ziyaretlerimde birçok sorun dinledim. Birçoğunun nedenlerini, neyin amaçlandığını gerek siyasi, gerekse ekonomik bakımdan dilim döndüğünce açıkladım. Artık hedef tahtasında bizim olduğumuzu ve direnmemiz gerektiğini söyledim. Tabii ki AKP iktidarının hızla ilerleyen özelleştirmeci ve yerelleştirmeci politikalarına karşı kendilerini masada satanlardan, fişleyenlerden, nabza göre şerbet verenlerden, geleceği göremeyenlerden, sürekli sahadan kaçanlardan umutlarını kesmelerini, dilenen değil direnen, verdiğiniz sorumluluğun ve gücün farkında bir örgütlenmeyi güçlendirmenin önemini de vurguladım.
Ancak yaşanan bir soruna ne anlam verebildim, ne de amacını keşfedebildim. Sorun Haziranda yapılması gereken Alan Değişikliği uygulaması.
Bu konuyu araştırırken norm düzenlemesi, dönem arasına kalması gibi birçok uydurma gerekçe dinledim. Hiç birinin anlamlı ve oturmuş bir mantığı bulunmuyor. Haziranda neden gerçekleşmediğini ise kimse açıklayamıyor. Unutulmuş olması gibi traji komik bir sonuç bile ortaya çıkıyor. Aylardır bir imza ile çözülebilecek bir konuda Milli Eğitim Bakanlığının yaptığı düpe düz ayak diremedir. Bu sebeple tek bir sonuç ortaya çıkıyor yukarıda bahsettiğim acı ve mutsuzluktan beslenme.
Sayın Nabi AVCI, değerli meslektaşım sene başında mesajınızı aldık, bayramda da ihmal etmediniz gönderdiniz ama 24 Kasımda da bir mesajla geçiştirmeyi planlıyorsanız eğitimcilerin Aralıkta size vereceği mesaj pek yakınınızda ve sert olacaktır haberiniz olsun.
Barış DÜDÜ
Eğitim-iş Eski MYK Üyesi