Bu günlerde ağzınızda bir terane dillen diriyorsunuz.

Bakıyorum da siz de “öğretmenler çalışmıyor” korosuna katılı verdiniz.

Önce bir meseleyi anlayalım.

Sana göre okullardaki kar tatilinin sebebi öğretmenler.

Merak ediyor ve soruyorum: Okulların adeta iki tatil arasında eğitim yapar hale gelmiş olmasının öğretmenlerden kaynaklandığını kimden, nasıl öğrendiniz?

Bazı vatandaşlar da sizin gibi düşünüyor olabilirler.

Zannedildiği gibi azıcık kar yağınca İstanbul’da okulların tatil edilmesinin kar yağışı ile direk alakası yok.

Okulların tatil edilmesinde birinci amil trafiktir. Yollar buzlanınca trafik rahat bir şekilde akamıyor. Meydana gelen trafik tıkanmaları ise sadece eğitimi değil hayatın bütününü sıkıntıya sokuyor. Kanaatimce Kar Tatili’nin asıl nedeni budur.

Diğer taraftan “Keşke biz de öğretmen olsak” diyene de şaşarım. Bu meslek öyle birçok kişinin zannettiği gibi “Yan gelip yatma” mesleği değildir.

Böyle düşünenleri, özellikle bu günlerde okulları ziyaret etmeye davet ediyorum. Sınıfların hallerini görmelerini istiyorum. Velilerin kendi çocuklarına dahi sahip çıkamazken öğretmenlerin hangi şartlarda bir sınıf dolusu öğrenci ile nasıl başa çıktığı görülsün istiyorum.

Bakalım o zaman da “ah keşke biz de öğretmen olsak” diyebilecekler mi?

Güçlü hızını alamamış, bir şey daha istiyor. Çeşitli sebeplerden tatil edilen günlerin yerine telafi eğitimi yapılmalıymış.

Ne telafisi, neyin telafisi Sayın Güçlü?

Notların ortalamaları ortaya çıkmış, öğrenci tatil maduna girmişken eklenecek üç beş gün ile neyi telafi edeceksin Abbas Bey?

Hangi psikoloji içinde olduğunu bilmediğin öğrenciye uygulayacağın telafi eğitiminin kime ne faydası olabilir ki?

İlla 180 gün eğitim yapılacak demek mantıklı mı?

Eğitim mühim.

Memleketinin geleceğini düşünen her vatandaş çocuklarımızın nasıl eğitileceği konusuna kafa yormalı. Birçok unsurdan kaynaklanan sorunları öğretmenler üzerine teksif ederek tüm aksaklıklardan onları sorumlu tutmak ise insafsızlıktır.

Okul binası ve araç gereç yatırımlarının geçmiş yıllarla kıyaslanamayacak ölçüde artması ortam hazırlama açısından anlamlı olsa da kendisine yeterli önemin verilmediği hissini taşıyan bir öğretmenin sınıfda başarılı olması dolayısıyla eğitimin kalitesinin artması mümkün değildir.

Hal böyle iken “Öğretmenler hiç çalışmıyor konuşmaya hakları yok” demek bir zibidi teranesidir. Böyle bir iddiayla milletin karşısına çıkmak apaçık bir ihanettir. Dolayısı ile böyle iddiası olan birini kınıyor ve insaflı olmaya davet ediyorum.

Adil Gülmez