Şubat ayı yaklaşırken bölümleri ayrı bir telaş sardı. Atamanın ayyuka çıkması ile birlikte hangi bölüme ne kadar kontenjan verileceği merak konusu... Bakanlığın kontenjan dağılımında sabit bir parametre kullanmıyor oluşu her yeni atama da yeni bir sürprize davetiye çıkarıyor. Bölümlerin içerisinde bir tanesi var ki kontenjanını tutturmak adeta altılıyı tutturmak gibi. Sizin de tahmin ettiğiniz üzere bu bölümümüz sınıf öğretmenliği bölümü...

Kontenjanı oran bazında her geçen yıl değişen sınıf öğretmenliği yeri geldi % 33'lük payı aldı yeri geldi % 1'lik payı aldı. Bu belirsizlikte en çok da atama bekleyen sınıf öğretmenlerini sarstı. Son yapılan Ağustos atamasında Milli Eğitim Bakanlığının aldığı flaş kararla bölgesel normu gözardı etmesi bölümün 1841 kişilik kontenjan almasına sebep oldu. Fakat bu karar ilerleyen zamanlarda Milli Eğitim Bakanlığı'na pişmanlık duygusunu ziyadesiyle yaşattı. Gerek bölüme olan gereksinimin fazla olduğu bölgelerden gerekse yetkili sendikadan gelen baskılarla zor duruma düşen Bakanlık bu kararından geri adım atarak Ağustos atamasından sonraki atamalarda Türkiye geneli normu yerine bölgesel normu baz almaya başladı. Aksi taktirde zaten durma noktasına gelen temel eğitim daha da kötü bir hal alacaktı.

Şubat atamasına sayılı günler kala genel kontenjanın azlığı kontenjan dağılımı komisyonunu daha da kritik bir hale getirdi. Komisyon Başkanı Müsteşar Yusuf Tekin ile yapılan son görüşme ise Eğitim Bir Sen Başkan vekili Ahmet Özer tarafından yapıldı. Bu görüşmede de Ahmet Özer tarafından Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu da ki öğretmen ihtiyacına dikkat çekildi. 

Şubat atamasına en büyük gerekçe olarak gösterilen dershaneler meselesinin de atamaya etkisinin olacağı aşikar. 4+4+4 sisteminin ve yeni SBS sisteminin branş öğretmenlerinin yoğun bir şekilde istihdamına sebep olması normların tükenme noktasına gelmesini sağlamıştır. Milli Eğitim Bakanlığı da bu durumu gözetip kadroları dağıtırken dershanler de yoğunlukla istihdam edilen branşlara biraz daha temkinli yaklaşılmalıdır. Aksi taktirde dershane öğretmenlerini atayacak kadro bulamayabilirler. Elbette bu durum da atama bekleyen 30 bin sınıf öğretmenin ekmeğine yağ sürmektedir. 

Bu analizi siz okuyucularımızla paylaşırken de Milli Eğitim Bakanlığına yakın kaynaklardan edindiğimiz bilgiler bizleri doğrular niteliktedir. Ankara kulislerinde konuşulan durum ise özetle şöyledir : ''Sınıf öğretmenlerinin Şubat atamasında her halükarda yüzleri gülecektir.''