EĞİTİM
Sözleşmeli Öğretmenlikteki Kayıp Mali Ve Özlük Hakların Talebi İçin Dilekçe ve Dava Yolu
Bazı öğretmenlerin MEBBİS sayfasında, sözleşmeli öğretmenlikte geçen sürenin sayılmamasından kaynaklı “Emekliliğe esas süresi” ile “MEB de Kadrolu Öğretmenliğe Esas süreleri” birbiri ile tutmadığına değinen Sedat DEGER kazanılmış emsal Danıştay kararı ve örnek dilekçe ile idareye başvurabileceklerini ve işlemlerinin red edilmesi ile 2577 sayılı İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU’nun ilgili mevzuat hükümlerine göre dava açılabileceğini söyledi.
DEGER İlgili dilekçe örneğini süreç hakkındaki şu ifadelere yer vererek sundu;
4 Haziran 2011 tarihinde yayınlanan 632 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa Geçici 37. Madde eklenmişti.Bu hüküm ile herhangi bir işleme gerek kalmaksızın Tüm Sözleşmeli (4-B) Devlet Memurlarında olduğu gibi Sözleşmeli öğretmenler de kadroya alınmıştı.Böylece sözleşmeli öğretmenlikte geçirilen süreler ile beraber bazı mali ve özlük hakların iadesi beraberinde yapılmıştı.Fakat bu düzenleme ile bile sözleşmeli öğretmenlikte geçen sürelerin hesabında emsalleri kadrolu öğretmenlere nazaran mali ve özlük hakların verilmesinde eksik kalmıştı.Asıl mağduriyet ise sözleşmeli öğretmen iken KPSS puanıyla kadrolu öğretmen olarak atanan öğretmenlerde yaşanmıştı.Bu öğretmenlerin yine 657 sayılı devlet memurları kanunu kadrosu olan 4/B (sözleşmeli) kadrosunda geçen hizmetleri hiçe sayılarak Kadrolu olarak göreve başladığı tarihten itibaren adaylığı başlayıp mali ve özlük hakları (bir kaçı hariç) da bu tarihten itibaren hesaplanıyordu.Daha sonraki süreçte MEB tarafından yayınlanan 1272727 sayılı sayı ve 26/03/2014 tarihli “Sözleşmeli Statüde Geçen Hizmet Süreler” konulu MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün illere gönderdiği resmi yazıda önceki ilgili yazılarına paralel ve toplamı olacak şekilde,Sözleşmeli öğretmen iken KPSS puanıyla Kadroya geçen öğretmenlerin sözleşmeli statüde geçen hizmet sürelerinin;1)Kazanılmış hak aylık,derece ve kademelerinde,2)öğretmenlik hizmetinde,3)06/05/2010 tarihinden önce göreve başlayanların zorunlu çalışma yükümlülüğünden muaf sayılmasını düzenlemişti.
Her ne kadar sözleşmeli öğretmenlik yapıp daha sonradan gerek KPSS puanıyla gerek 632 Sayılı KHK ile kadroya geçirilenlere bazı özlük ve mali hakları verilse de tamimiyle hakları verilmediği gerçekliğini ortadan kaldırmıyordu.Hatta kimi zaman bu öğretmenlerin haklarının verilmesinde uygulamada bile birlik sağlanamadı.Bazı öğretmenlerin MEBBİS sayfasında, sözleşmeli öğretmenlikte geçen sürenin sayılmamasından kaynaklı “Emekliliğe esas süresi” ile “MEB de Kadrolu Öğretmenliğe Esas süreleri” birbiri ile tutmamakta(hala bu farklar MEBBİS sayfalarında durmaktadır).Bazı öğretmenlerde ise bu sürelerin hesabında sözleşmeli öğretmenlikte geçen sürelerin birlikte değerlendirildiğinden bu iki sürenin hesabında herhangi bir fark çıkmamakta ve sorun da teşkil etmemektedir.Unutmadan belirtmeliyim ki özellikle sözleşmeli öğretmenlikte ne kadar süre geçirilirse geçirilsin ve temel ve hazırlayıcı adaylık eğitimleri alınıp başarı ile tamamlansa dahi kadrolu öğretmen olarak göreve başlandığı tarihten itibaren adaylık süresi başlayıp bir yılın sonunda kaldırılıyordu.Yani sözleşmelide geçen önceki hizmet süresinin adaylığın kaldırılmasında başta süre bakımından her hangi bir etkisi olmuyor ve en baştan başlar gibi kadrolu olarak göreve başlanan tarih baz alınmaktaydı.Bu da bir çok özlük hakkın kaybına neden oluyordu.
Gelinen süreçte ise kazanmış olduğum Danıştaydaki emsal kararda ise 657 sayılı kanunun 4\B maddesi kapsamında sözleşmeli olarak öğretmenlik görevini yürütürken herhangi bir kesinti olmaksızın kadrolu pozisyona atanmanın her ne kadar ilk atama olarak isimlendirilse de atanılan görevin daha önce yürütülen kamu görevinin devamı niteliğinde olup adaylık eğitiminin ve sözleşmeli statüde geçen hizmetleri de dikkate alınmak suretiyle göz önünde bulunduraraktan sözleşmeli öğretmen iken geçen sürenin sözleşmeli öğretmen olarak göreve başladığı tarihten itibaren kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi başlanması ve özlük haklarının da aynı yönde değerlendirme yapılarak sayılması sonucuna varılmıştı.
Artık En başta önceden sözleşmeli öğretmenlik yapıp kadroya geçen öğretmenlerin MEBBİS sayfalarındaki “Emekliliğe esas süresi” ile “MEB de Kadrolu Öğretmenliğe Esas süreleri” birlikte değerlendirilerek eşitlenmesi ve varsa geçmişe dönük tüm mali ve özlük haklarının öğretmenlere iade edilmesi kamu yararına ve anayasal eşitlik ilkesine uygun adım olacaktır.Kısacası adaylık işlemlerinin (öğretmenliğe başlama tarihi) sözleşmeli statüde geçen hizmetleri dikkate alınmak suretiyle sözleşmeli öğretmen olarak göreve başlanılan tarihten itibaren kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi başlanması ve özlük haklarının da tümüyle aynı yönde değerlendirme yapılması bir zorunluluk haline gelmiştir.
Geçmişe dönük özlük hakları verilmemiş olan öğretmenlerin haklarını talep etmesi adına aşağıdaki dilekçe ve ekteki emsal Danıştay mahkeme kararını kurumlarına verebilirler.Anayasanın 125. Maddesine göre İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır hükmü ile paralel 2577 sayılı İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU 10. Maddesine göre ; öğretmenler haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler.İdari makam istek doğrultusunda bir işlem yapabilir veya red edebilir.Bu işlemin sonucunu normalde 30 gün içinde ilgili kişiye tebliğ eder. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU’nun 10 maddesinin 2. Fıkrası ve 11. Maddesinin 2. Fıkrasına göre Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.Yine kanunun 10. Madde 2. Fıkrasına göre öğretmenler altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde idare mahkemesine dava açabilirler. Dava açma süresi, (aynı kanunun 7. Maddesinin 1. Fıkrası) idare mahkemelerinde altmış gündür ve 2. Fıkrasına göre de dava açma süresi yazılı bildirimin yapıldığı ( işlemin red kararının tebliğ edildiği) veya zımmen red edildiği tarihin ( 60 gün cevap verilme süresinin bittiği tarih) izleyen günden itibaren başlar. (yani bir sonraki günden itibaren)Eğer bu yönde idari talebin red edilmesiyle beraber de bahsettiğim şekilde idari dava açma hakkı doğacak olup isteyen öğretmenler arkadaşlar da benim yaptığım gibi haklarını arayabilirler.
Sedat DEGER
https://www.facebook.com/sedat.deger.526
https://twitter.com/sedatdeger09
Örnek dilekçe:
T.C No : ……………….
Adı Soyadı : ………………..
Baba Adı : ………………..
Doğum Yeri-Doğum Tarihi : ………..- …\...\19…
Mezun Olduğu Okul : ………. Üniversitesi
Görevi : Öğretmen
Ünvanı : …………. Öğretmeni
Görev Yeri : ………………………
Emekli Sicil No : ………………………
657 4\B Göreve Başlama ve Bitiş Tarihi : …\....\20… - …\....\20…
İlk Atama Göreve Başlama Tarihi : ….\....\20…
Özü : 657 4\B (Sözleşmeli Öğretmen )Kapsamında geçen sürenin özlük ve mali hakları bakımından kadrolu öğretmen gibi sayılması
…………………………… OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
……………….\ADANA
…./…./20…. tarihinde 657- 4/B statüsünde sözleşmeli öğretmen olarak ………..ili ……………..ilçesi ………………İlköğretim okulunda …………. öğretmeni olarak göreve başladım. Bakanlığımızın ….\.....\20…. tarihinde puan üstünlüğü ilkesi ile yaptığı öğretmen atamaları sonucunda ……../..../20…. tarihinde ……………… Okulunda ilk atama kadrolu öğretmen olarak göreve başladım
Temel ve hazırlayıcı eğitimlerimi 657 4\B kapsamında sözleşmeli öğretmen olarak …………..Milli Eğitim Müdürlüğünde alıp başarı belgesi ile bitirdim .Kpss puanıyla sözleşmeli öğretmen iken kadrolu öğretmen olarak atandığımdan dolayı mali ve özlük haklarım verilmemiştir.Mebbis sayfamda emekliliğe esas ile MEB’de Kadrolu Öğretmenliğe Esas sürelerimde …. yıl …. ay ….gün fark bulunmaktadır.Bu sürenin farkından da anlaşılacağı üzere sözleşmeli öğretmenliğimde geçen sürem hesaba katılmamıştır.
Ayrıca Ekte sunduğum Danıştay 12. Dairesi Sedat DEGER adlı öğretmenin açmış olduğu davanın sonucunda 657 sayılı kanunun 4\B maddesi kapsamında sözleşmeli olarak öğretmenlik görevini yürütürken herhangi bir kesinti olmaksızın kadrolu pozisyona atanmasının her ne kadar ilk atama olarak isimlendirilse de atanılan görevin daha önce yürüttüğü kamu görevinin devamı niteliğinde olup adaylık eğitiminin ve sözleşmeli statüde geçen hizmetleri de dikkate alınmak suretiyle göz önünde bulunduraraktan sözleşmeli öğretmen iken geçen sürenin sözleşmeli öğretmen olarak göreve başladığı tarihten itibaren kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi başlanması ve özlük haklarının da aynı yönde değerlendirme yapılarak sayılması kararı almıştır.
İş bu emsal Danıştay kararından yola çıkarak,adaylık eğitim süremin 657 sayılı kanunun 4\B maddesi kapsamında sözleşmeli öğretmen olarak başladığım …\...\20…. tarihinden itibaren sayılmasını,bu kapsamda oluşan özlük haklarımın tarafıma verilmesini ve mebbis sayfamdaki esas sürelerin hesabına katılması hususunda gereğinin yapılmasını arz ederim.
…/02/2016
Adres:…………………………….. Okulu ……………………
……………/ADANA
Ek:Danıştay 12. Dairesi 2014/1648 Esas Nolu 2015/3900 sayılı kararı