EĞİTİM
Siyasetin Daniskasını Yapan Memura Dur Diyen Yok!
Eylemlerde başını çeken devlet memurları var
Gezi Parkı olaylarını, iktidarı devirmeye yönelik eylemlere dönüştüren bazı Sivil Toplum Örgütü temsilcilerinin, yürürlükteki mevzuata göre işledikleri suçlarla ilgili hiçbir işlem yapılmıyor. 657 Sayılı Devlet Memurları kanunundaki devlet memurlarının, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunmalarını yasaklayan hükümlere karşı sendikacı kimliğinin arkasına sığınıp siyasi düşüncesini başkalarını hedef gösterir nitelikte eylemlerle ortaya koyan ve toplumu tahrik eden kamu çalışanları, adeta halkı isyana teşvik ediyorlar.
Öğretmene “Siz düşünmeyen beyinsiniz” diyen sendikacı yine sahnede
Daha önce başörtülü öğretmenlere “Bu sistem düşünemeyen beyinler üretecek, sizler de düşünemeyen kesimsiniz. Türban bir simgedir. Sizler de bu ülkeye zararsınız."İfadeleri ile gündeme gelen Karaman İl Milli Eğitim Denetmeni ve Eğitim-İş Şube Başkanı Mahmut Demir, Gezi Parkı olaylarında yeniden sahneye çıktı. Demir’in açıklamalarından rahatsız olan kamuoyu, Mahmut Demir’in eylem ve söylemleri ile ilgili adli ve idari takip başlatılmamasına tepki göstererek “Toplumda infiale neden olan bu adam alenen suç işlerken, yetkililer de gerekli inceleme ve soruşturmayı başlatmayarak görevlerini ihmal ediyor.” ifadelerini kullandılar.
“Direniş İsyana Dönüşmüştür”
Cumhuriyet Halk Partisi, Eğitim-İş ve Gençlik Hareketleri grupların organize ettiği gösteride konuşan Eğitim-İş Karaman Temsilcisi Mahmut Demir açıklamasında; Gezi Parkı ile başlayan direnişin bugün yurdun her karış toprağında milyonlarca yurttaşın “Artık yeter!” haykırışları ile adeta isyana dönüştüğünü söyledi.
“AKP kaynaklarımızı peşkeş çekiyor”
Konuşmasında AKP’nin biat eden, itaatkâr memur yaratmayı hedeflediğini dile getiren Demir, “AKP iktidarının 11 yıldır uyguladığı küreselleşme politikalarıyla tüm ekonomik tesislerimiz çok uluslu şirketlere ve onların işbirlikçilerine peşkeş çekildi.” ifadelerini kullandı.
Polisin, halkın can ve mal güvenliğini tehdit ettiğini söyleyen Demir, Gezi Parkı direnişinin adeta isyana dönüştüğünü dile getirerek Başbakan Erdoğan’a “İşimize, aşımıza ve ülkemize sahip çıkmak çapulculuk ise biz biz çapulcuyuz.”şeklinde seslendi.
“Tüm halkı mücadeleye davet ediyoruz”
Ülkeyi emperyalizme talan ettirme politikalarına ve halk üzerinde estirilen teröre asla boyun eğmeyeceklerini söyleyen Demir, “Bu uğurda ne bedel ödenmesi gerekiyorsa o bedeli de ödemeye hazırız. Bu bağlamda yurtseverleri, emekçileri, tüm halkımızı tarihsel sorumluluk gereği birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Yetkililer suç işlenmesine seyirci kalıyorlar
Mahmut Demir’in bir siyasi partiyi hedef alan marjinal söylemleri, Demokrasi ve özgürlük bahanesiyle halkı isyana teşvik eden kamu çalışanları ile ilgili herhangi bir inceleme başlatılmamasının, yürürlükteki mevzuata aykırılığına rağmen konuyla ilgili herhangi bir inceleme başlatılmamasını gündeme getirdi..
Eğitim-İş Karaman Şube Başkanı Mahmut Demir’in eylem ve söylemleri ile kendisi gibi düşünmeyen insanlara hakaret ve halkı isyana teşvik gibi insanlık suçlarını işlediği ortadayken; yetkililer kıllarını kıpırdatmayıp olayı seyretmekle yetiniyorlar.
TCK ve DMK’ya göre onlarca suç işleniyor
Mahmut Demir’in siyasi düşüncesini başkalarına hakaret eder nitelikte dile getirmesi ve devlet memuruna yasaklanan birçok fiili işlemesine seyirci kalan başta devletin ve hükümetin Karaman’daki temsilcisi konumundaki vali olmak üzere, cumhuriyet savcıları ve İl Milli Eğitim Müdürü, maiyetlerindeki bir memur tarafından Türk Ceza kanunu ve Devlet Memurları Kanunu’na göre işlenen aşağıdaki suçlara izleyici kalarak görevlerini ihmal ettikleri öne sürülüyor.
- Görevin işbirliği içinde yapılması ilkesine aykırı davranışlarda bulunmak.
- iş arkadaşlarına, maiyetindeki personele ve iş sahiplerine kötü muamelede bulunmak.
- İş arkadaşlarına ve iş sahiplerine söz veya hareketle sataşmak.
- Amirine, maiyetindekilere, iş arkadaşları veya iş sahiplerine hakarette bulunmak veya bunları tehdit etmek.
- Herhangi bir siyasi parti yararına veya zararına fiilen faaliyette bulunmak.
- İdeolojik veya siyasi amaçlarla kurumların huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak.
- Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırmak.
- Halk arasında endişe, korku ve panik yaratmak.
- Suç işlemek için alenen tahrikte bulunmak.
- İşlenmiş olan bir suçu veya işlemiş olduğu suçtan dolayı bir kişiyi alenen övmek.
- Halkın sosyal sınıf ve din bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek.
- Halkın bir kesimini, alenen aşağılamak.
- Halkı kanunlara uymamaya alenen tahrik etmek.