EĞİTİM
Sınıf Geçmede Yeni Yönetmeliğin Uygulanması
Bilindiği
gibi Milli Eğitim Bakanlığımız okulların açılmasına bir hafta kala “Orta
Öğretim Kurumları Yönetmeliği”ni değiştirdi. On bir yönetmeliğin ve dört
yönergenin tek bir yönetmelik altında birleştirilerek mevzuatın
sadeleştirilmesi çoktan beri istenilen bir şeydi. Yönetmeliğin elbette
doğruları yanında eleştirilmesi gereken yanları da var.
Bu
yazıda yönetmeliğin bütününe yönelik eksiklerden ziyade yeni yönetmeliğin sınıf
geçme boyutuna değineceğiz. Öncelikle bir dersten başarılı sayılmak için 45
olan puanın 50’ye çıkarılması, sınıfta kalacak öğrenci sayısını artırabilir. 50
puanın 45’e düşürülmesinde fayda var. Sistemin 49,99’u başarısız kabul etmesi
de hiç de insani bir yaklaşım değil. Eskiden olduğu gibi buçuklar bir üste
tamamlanmalıdır.
Performans
çalışmaları, hem öğrencileri hem de velileri ilköğretimde perişan etmişti.
Şimdi aynı şey liselerde yaşanabilir, insanlar aile boyu sözlü notu için
seferber olabilir ve öğretmen-veli-öğrenci-idare arasında istenmeyen durumlarla
karşılaşılabilir.
Türkiye
eğitim sistemi tüm sınavların ortak yapılmasına henüz hazır değil. Bu durum,
not bakımından istenmeyen neticelerle karşılaşmamıza neden olacağı gibi
öğretmenler arasında tartışmalara da sebep olabilir. Esnek geçiş yapılarak
birkaç yıl boyunca iki yazılısı olan derslerin bir yazılısı, üç yazılısı olan
derslerin iki yazılısı ortak yapılabilir.
Asıl üzerinde durmak
istediğimiz konu: Yeni yönetmeliğin geçen yıla uygulanması ile ilgili yaşanan
çifte standart. Yeni yönetmeliğin üç-altı zayıfla sınıf geçebilme hükmü, geçen
yıla uygulanınca sınıfta kalan öğrencilerin bir kısmı sınıflarını geçti.
Yaptığımız incelemeye göre yeni yönetmeliğin puan ortalamasıyla sınıf geçme
maddesi de geçen yıla uygulanmış olsa bir o kadar daha öğrenci sınıflarını
geçmiş olacak. Bir öğrencinin bir yıl kaybetmesinin aileye, ülkeye her açıdan
neler kaybettirdiği hesaplanırsa bu çocukların sınıf geçmesi çok çok önemli
hale geliyor.
Bakanlığımıza sesleniyor ve diyoruz ki yeni yönetmeliğin ortalamayla sınıf geçme maddesini de geçen yıla uyarlayarak hem hatırı sayılır oranda bir öğrenci kitlesini daha sevindirebilir hem de çifte standarda düşmemiş olursunuz.
Erol Ermiş
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı