EĞİTİM
Okul bahçesine cami mi yapılacak?
Yalçınkaya, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya, orta eğitim kurumlarına ibadethane açılmasına ve imam hatiplerde din adamlarının derse girmesine olanak sağlayan yönetmeliği anımsatarak, “Daha sonra yapılacak yeni bir değişiklikle mahalle mektebi ve medreselerin yeniden açılıp açılmayacağı merak konusudur” dedi. Yalçınkaya, okul bahçelerine cami yapılıp yapılmayacağını sordu.
Yalçınkaya, Milli Eğitim Bakanı Avcı’nın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesinde 2014-2015 Eğitim-Öğretim yılının sancılı başladığını belirterek, “TEOG yerleştirmelerinin ardından tercih etmediği halde imam hatip liselerine kaydedilen 40 bin öğrenci ile ilgili sıkıntı sürerken, Orta Öğrenim Kurumlar Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik, velilerin ve öğrencilerin “eğitimin dinselleştirilmesine” yönelik endişelenmesine neden olmaktadır” dedi. Yalçınkaya, MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle, yönetmeliğin 99. Maddesinde yer alan “Talep olması halinde ibadet ihtiyaçlarını karşılayacak uygun mekân ayrılabilir” ifadesinin, “Okulda, ibadet ihtiyacı için doğal aydınlatmalı uygun mekân ayrılır” şeklinde değiştirildiğini anımsatarak, “Bu değişiklikle ortaöğrenim kurumlarına ibadethane zorunluluğu getirilmektedir. Henüz birçok okulda fen laboratuvarı, spor salonu, revir dahi bulunmamaktadır. Okulların fiziki durumları ortadayken önceliğin ibadethaneye verilmesini anlamak mümkün değildir. Eğitimde çağdaş ülkeleri yakalama hedefi olan ülkemizde, öğrencilerimizin bilim ve teknolojiden yararlanmalarını sağlayacak yatırımlar yapmak gerekirken, bunun yerine eğitimi dinselleştirecek bir takım girişimlerde bulunulması geleceğimiz açısından kaygı vericidir” dedi.
Yalçınkaya Milli Eğitim Bakanı Avcı’nın “İbadet etmek zorunlu değil” şeklinde açıklama yapmasına rağmen, okullarda açılacak ibadethanenin öğrencilere yönelik bir mahalle baskısını da beraberinde getireceğini ve eğitimin dinselleştirilmesine ve öğrencilere dini yönlendirme yapılmasına da kapı aralayacağını ifade etti.
Aynı yönetmelikte yapılan bir başka değişiklikle, din adamları ile cemaat ve tarikat önderlerinin Anadolu imam hatip ve imam hatip liselerinde derse girmesine olanak sağlandığını belirten Yalçınkaya, “Bakanlığınızın atadığı din bilgisi öğretmenleri varken, din adamlarının derse girmesine neden ihtiyaç duyulmaktadır? Geçmişte Manisa ve İzmir başta olmak üzere bazı kentlerde din adamları ile değişik tarikat ve cemaatlerin önderlerinin, dini kıyafetleriyle derslere girmesine izin verilmiş ancak bu durum tepkilerle karşılanmıştır. Anlaşılan odur ki, yapılan bu değişiklikle, geçmişte fiili olarak hayata geçirilmek istenen bu uygulama, yasal zemine oturtulmak istenmektedir. Daha sonra yapılacak yeni bir değişiklikle mahalle mektebi ve medreselerin yeniden açılıp açılmayacağı merak konusudur” diye konuştu. Yalçınkaya, yapılan bu yönetmelik değişikliğinin Anayasa’ya ve Atatürk ilkelerinden biri olan laiklik ilkesine aykırı olduğunu belirterek, “Eğitim bir ülkenin geleceğinin teminatıdır. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimize yönelik dini ve siyasi yönlendirmeler yapılması, asla kabul edilemeyecek bir durumdur. Bu durum öğrencilerimizi, eğitim camiasını ve öğrenci velilerini tedirgin etmekte, tepkilere neden olmaktadır. Okullara mescit açılması, bir süre sonra öğrenciler arasında ibadet eden-etmeyen ayrımına neden olacaktır. Bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmelidir” dedi.
Yalçınkaya önergesinde Bakan Avcı’ya “Okullara açılması planlanan ibadethanelerin mescitlerle sınırlı olması mı planlanmaktadır? Her hangi bir ortaöğrenim kurumu yöneticisi veya bir bağışçı, okulun bahçesine cami yaptırmak isterse buna izin verilecek midir? İbadethane açılan okullarda, ders saatleri namaz saatlerine göre ayarlanacak mıdır? Okullara açılacak ibadethanelere imam ataması yapılacak mıdır? Okullara ibadethane açılmasının ardından, öğrencilere ibadet yapmaları konusunda her hangi bir baskı oluşturulmaması için hangi önlemleri almayı planlıyorsunuz?” sorularına yer verdi.
SÖZCÜ/ANKARA