EĞİTİM
Nabi Avcı İlk Düğmeyi Yanlış İlikliyor ve Hata Yapıyor
Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI , MEB'de birimlerden brifing alırken yanında Cemalettin TAŞÇI vardı. Cemalettin TAŞÇI ile Bakan Bey'in eğitimcilerden brifing alması şaşkınlık yarattı. Sayın Nabi AVCI lütfen ilk düğmeyi yanlış ilikleme...
Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI Bey hafta sonu birimlerden brifing aldı. Brifingde yanında ismi MEB Müsteşarlığı için geçen yakın arkadaşı Endüstri Mühendisi Cemalettin TAŞÇI bulunuyordu.
Sayın AVCI , Eğitimcilerden brifing alırken eğitimden anlayan bir profesör yada bilim adamı olsa bu kabul edilebilir. Ancak eğitimle uzaktan yakından alakası olmayan Cemalettin TAŞÇI'NINeğitim macerasına kısaca göz atalım...
1973 Ankara fen lisesi mezunu olan TAŞÇI, Bakan Beyle aynı üniversiteden ODTÜ 1980mezunu , Yüksek lisansınıda aynı üniversitede 1983 yılında endüstri üzerine yapmıştır.Üniversitede okutman olarak görev yapan TAŞÇI'NIN , Üniversitede vermiş olduğu dersler Bilgi Sistemleri , Sistem Analizi , Sistem dinamiğidir...
Nabi AVCI Bey'in Cemalettin TAŞÇI ile yola çıkması gerçekten çok ilginç...
Cemalettin TAŞÇI aynı zamanda daha önce Akşam Gazetesinde köşe yazarlığı yapmıştır.
Sayın TAŞÇI , Eskişehir CHP Belediye başkanının danışmanıdır. Aynı zamanda CHP'li belediyeden her ay düzenli olarak danışmanlık maaşı almıştır. Eskişehir Açık Öğretim Fakültesinde okutman olan TAŞÇI , CHP'li belediyeden danışman sıfatıyla her ay düzenliolarak maaş aldığını bizzat kendisi ifade etmiştir.
CHP'li belediye başkanıyla o kadar samimi ki Sayın TAŞÇI , Belediye başkanının hayatını anlatan kitap bile yazmış . Taşçı, 2009'da Doğan Kitap'tan çıkan Zamanı Durduran Saat isimli kitabında hayatını anlattığı Büyükerşen'den Küçücük bir bozkır şehrinde, şehrin ölçüleriyle orantısız hayaller biriktirerek büyüyen, sonra da o devasa hayalleri birer birer hayata geçiren yılmaz bir adam diye söz ediyor
Akşam Gazetesinden bir kaç yıl önce işten atılan Cemalettin TAŞÇI'NIN , Akşam Gazetesinde Peygamber Effendimizle ilgili yazmış olduğu yazıya çok sert tepkiler gelmiş ve bu tepkiler üzerine Akşam Gazetesi TAŞÇI ile yollarını ayırmıştı...
Sayın Nabi AVCI , "Kutlu Doğum Haftası Etkinliklerinden Rahatsız Olan Yazar" olarak bilinen birisiyle MEB'i teftiş etmek ve brifing almak size kaybettirir.
Nabi AVCI Bey'in yanında MEB'den akil adam sıfatıyla brifing alan Cemalettin TAŞÇI'NIN ,Akşam Gazetesinde Peygamber Efendimiz ve Kutlu Doğum Haftası ile ilgili 2010 yılında yazmış olduğu yazıya bir göz atalım...
Akşam'dan Hz.Muhammed'e HAKARET
Akşam yazarı Taşçı da Hz. Muhammed'le dalga geçen bir yazı yazdı
Akşam Gazetesi Köşe Yazarı Cemalettin Taşçı, Kutlu Doğum Haftası etkinliklerinden duyduğu rahatsızlığı kaleme aldı. Taşçı, Hz. Muhammet'e yönelik çeşitli benzetmeler yaparak, Kutlu Doğum haftası etkinliklerinin sonunda Türkiyede yaşayan Müslümanların kendilerine Muhammedi diyeceğini, bunun bir tasarının parçası olduğunu iddia etti.
ETRAFI KÜÇÜMSEYİCİ BİR EDAYLA SÜZEN HZ. MUHAMMED
Müslüman mı; Muhammedi mi? başlığıyla yayınlanan yazıda, öfkesini dile getiren yazar, Bence Kutlu Doğum Haftası Yetmez diyerek, Hz Muhammedin, Michelangelo veya Da Vinci üslubuyla tablolarının yapılması gerektiğini söyledi. Yazar dalga geçer bir uslüpla, kompozisyon konusunda kendisinin de yardımcı olacağını yazdı.
İslamiyetin doğuşunun en kutsal mekanlarından Hira Dağına da dil uzatan Cemalettin Taşçı, Hz. Muhammedi insanları küçümseyen biriymiş gibi gösterdi.
Yazar şöyle yazdı: Bulutların sardığı Hira Dağı'nda, elinde Kuran'la, etrafını küçümseyici bir edayla süzen bir Hz. Muhammed yakışır mesela. Dağın eteklerinde aciz ve çaresiz bir yığın insan, Kuran'ın nurunu peygamberden alabilmek için birbirilerini eziyor olabilirler, filan.
Bununla da yetinmeyen yazar Hz. Muhammedi Hıristiyanlıkla özdeşleştirecek benzetmelerle yazısını sürdürdü:
Sonra haçın yerini tutacak, stilize edilmiş bir şey de lazım. Nihayet, camilerin kubbelerine de Hz. Muhammed heykelleri oturtur, İslam'ın Rönesans'ını ikmal ederiz artık.
Kutlu Doğum Haftasını Christmas'a benzeterek alaycı tavırlarını sürdüren yazar, Hediyeleşmekde sünnettir zaten şeklindeki alaycı cümlesinden sonra Kutlu Doğum Haftaları'ndahediyeleşiriz, piyasa da canlanır ne güzel. Değil mi canım? diye yazısını sürdürdü. Kutlu Doğum Haftasından icat diye bahseden yazar, bu etkinliklerin, bir Faust kafası icadı olduğunu ve İsanın dininin kavram ve kalıplarına ait olduğunu iddia etti.
Hz. Muhammedin etkinliklerle anılmasına yazarın duyduğu rahatsızlık ise yazısının son paragrafında zirveye vurdu. Yazar bu etkinlikleri düzenleyenleri aptal olarak niteleyip şöyle bitirdi yazısını:
Aptalların soyut kavramlardan ziyade insanları konuşmayı ve takip etmeyi sevdiği de bir vakadır, evet. Kişi kültü vasıtasıyla aptalları bile harekete geçirebilirsiniz. Ancak bu stratejinin mühim bir riski var: Aptallara göre tasarlanmış olan Faustvari düzenlerde akıllılara yer kalmaz.
Kaynak : Aktif Haber
Sayın Nabi AVCI'NIN yol arkadaşı ve samimi dostu olduğu iddia edilen ve MEB'İN tüm birimlerini akil adam rolüyle teftiş eden TAŞÇI , Bakan Bey'in kılavuzu olarak MEB'E getirilirse vay eğitimcilerin haline....
Sayın Nabi AVCI ; Milli Eğitim Bakanlığı koltuğu siyasi bir koltuktur. O koltuğa Ak Partili milletvekili sıfatıyla oturdunuz. Milli Eğitim Bakanlığında ki ilk teftişiniz ve brifing almanızı Cemalettin TAŞÇI ile yapmakla ne mesaj vermek istediniz.
Cemalettin TAŞÇI , Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan ERDOĞAN hakkıında ; " AKP'NİN İŞLERİ " köşe yazısında bakınız Başbakan'a neler diyor...
"Baraj yıkılırken Erdoğan oradaydı. Bahtı yardım etti, piyango ona vurdu. Daha ilk günden belliydi, büyük ikramiyeyi ne yapacağına dair hiçbir hazırlığı olmadığı. Karşıtları dünya ölçeğinde projeler için seçilmiş adam muamelesi yaptılar kendisine. Efsanesini yarattılar. Yandaşları arkasında kenetlendi, efsane büyüdü. Her yaptığına bir yığın mana yakıştırıldı."
Sonuç olarak ; Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI Bey Bakanlıktaki ilk dersinde sınıfta kalmıştır. Eğitimcileri teftişe eğitimden anlamayan bir mühendisle çıkmıştır. Sayın AVCI , sizden önceki Bakan zaten Milli Eğitim Bakanlığına eğitimden anlamayan onlarca üst düzey bürokrat getirdi..
Bakanlıkya sayıları bir elin parmağını geçmeyen üst düzey eğitimci bürokratları kaldırmak ve onların yerine ODTÜ ekolünden gelen mühendisleri getirmekte inşallah size nasip olmaz...
Sayın AVCI ; Eğitimi artık eğitimciler yönetmek istiyor. Allame-i cihan olsanız , Alt kadrolarınızı eğitimin içerisinden gelen kişilerden oluşturmadığınız sürece başarılı olamazsınız.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarlık makamı için ismi anılan Cemalettin TAŞÇI'nın CV ve backgrounduna baktığımız zaman bırakın MEB'de müsteşarlık yapmayı , şube müdürlüğü bile yapma liyakati yoktur.
Siz kalkmış bu adama eğitimcileri teftiş ettiriyorsunuz...
Sayın AVCI , Lütfen ilk düğmeyi yanlış iliklemeyin..
Ali GÖRELİ