Aralarında bu süreyi tamamlamak için rapor alanlar da var. Nakil başvurusu yapan velilerin işlemlerini ise okuldaki memurlar, müdür yardımcıları sürdürüyor. Hatta bazı okullarda müdür yardımcılarının birçoğu da görevden alındı. Görevlerine son verilen okul müdürleri ise, değerlendirmenin objektif olmadığı iddiasıyla dava açmaya hazırlanıyor ve "hangi nedenle başarısız olduğumuza karar verildi?" diye soruyorlar.

İstanbul'da görevden alınan yöneticiler arasında Hüseyin Avni Sözen, Kadıköy, Burak Bora, Cağaloğlu Anadolu Lisesi gibi yüksek puanla öğrenci alan ve mezunlarının büyük bir kısmı Boğaziçi, ODTÜ gibi üniversitelere yerleşen okullar da var. Yöneticiler duruma isyan ederken birçoğu, "Değerlendirmenin adil yapılmadığı, başarı belgeleri olmasına rağmen kendilerini tanımayan il ve ilçe milli eğitim müdürlüğü yetkililerinden düşük puan aldıkları" iddiasıyla dava açacağını söylüyor.

400'E YAKIN BAŞARI BELGESİ

Yüksek puanla öğrenci alan ve önemli üniversitelere öğrenci gönderen bir lise müdürü yaşadıklarını şöyle özetledi: "38 yıllık eğitimci, 34 yıllık da yöneticiyim. Üç fakülte mezunuyum. Eğitimde yaptığım çalışmalardan dolayı 400'e yakın takdir ve teşekkür belgesi aldım Milli Eğitim Bakanlığı'ndan. Genel denetim geçirdim 100 tam puan aldım. Buraya 2010'da atandım ve şimdi de yapılan değerlendirmede 75'in altında puan aldığım için görevden alındım. Kesinlikle değerlendirmenin objektif yapıldığını düşünmüyoruz. İlçe milli eğitim yetkilileri ne buraya geldiler, ne de benimle görüştüler. Şimdiye kadar yapılan çalışmalara, eğitime katkımıza bakmadan değerlendirme yapıldığını düşünüyoruz. Hangi nedenle başarısız olduğumuza karar verildi bilmiyoruz. Bunca yıl eğitime yaptığımız katkıdan sonra sanki başarısızmış gibi gösterilip görevden alınmak çok üzücü. Kesinlikle dava açıp, hukuki yollardan hakkımı arayacağım. Benim durumumdaki birçok arkadaşım da bunu yapacak. Bu kesinlikle siyasi bir karar." Günlerdir tepkilerini meydanlarda gösteren eğitim sendikaları da değerlendirmenin adil olmadığı görüşünde. Aynı zamanda yüksek puan alan yöneticilerin ise Eğitim-Bir-Sen üyesi olduğunu savunarak, 'siyasi ve yanlı' karar verildiğini iddia ediyorlar.

EĞİTİM-BİR-SEN ÜYELERİ ATANACAK

Kamuran Karaca - Eğitim-Sen Başkanı: Birçok arkadaşımız okulda yaptıkları çalışmalardan dolayı MEB'den başarı belgesi almasına ve okul komisyonundan 40 tam puan almasına rağmen, il komisyonunda düşük puan aldıkları için görevlerine son verildi. Yüksek puan alan yöneticilerin çoğu Eğitim-Bir-sen üyesi. Diğer sendikaların yönetici kadrosunda 3-5 üyesi kaldı. Bizim yönetici kadrosundaki üye oranımız ise yüzde 4'e kadar düştü. Bu büyük bir kıyım, büyük bir haksızlık. Bu müdürlerin yerine de Eğitim-Bir-Sen üyeleri atanacaktır. Arkadaşlarımız konuyu yargıya taşıyacak, ilk grup 8 Eylül'e kadar dava açacak.

ŞARTLARI TAŞIYAN YÖNETİCİ OLABİLİR

Ahmet Özer- Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanvekili: Sendika olarak üyelerimizden gelen iddiaları değerlendiriyor ve talep doğrultusunda hukuk birimimizin rehberliğinde iddiaların cevabını almak için hukuki yola başvuruyoruz. Bizim tespitlerimize göre illerde puanlamada 75'in altında kalan müdürlerde diğer sendika üyelerine göre Eğitim-Bir-Sen üyesi müdür sayısı bir hayli fazla. Çok bağıran sendikanın çok haklı olduğu gibi bir algı var. Bu doğru değil. Eğitim-Bir-Sen üyeleri de yıllardır görev yapan diğer sendikaların üyeleri gibi şartları taşıdıkları takdirde yönetici olarak atanabilirler.

YÜKSEK PUANLI OKUL MÜDÜRLERİ DE ALINDI

- Kadıköy Anadolu Lisesi Müdürü M. Kamil Önalan, 2 yıl 2 ay önce atanmıştı, yöneticilikte 4 yılını doldurduğu için görevine son verildi.

- Cağaloğlu Anadolu Lisesi Müdürü Bakiye Öğmen, 2010'da atanmıştı. 38 yıldır milli eğitimde çalışıyor. 1982'den bu yana il ve ilçelerde yöneticilik yaptı.

- Burak Bora Anadolu Lisesi Müdür Ufuk Denizler, 24 Nisan 2013'te atandı. Daha önce başka okulda yöneticilik yaptığı için 4 yılını doldurdu ve görevine son verildi.

- Hüseyin Avni Sözen Anadolu Lisesi Müdürü Mehmet Keskin, 2010'da atandı. Çalışmalarından dolayı başarı belgeleri var. - Gönül KOCA hürriyet