EĞİTİM
Milli Eğitim Bakanı Bu Sesi Duymalı!
Atama bekleyen 300 bin öğretmen adına yapılan yazılı açıklamada Halk Eğitim Merkezleri’ne dikkat çekildi.
31 Ekim 2013, Perşembe
Halkın Eğitiminden sorumlu Halk Eğitim Merkezleri’nde ehil olmayan eğiticilerin görev yaptığına dikkat çekilerek, yanlışlığın bir an önce düzeltilmesi istendi. Milli Eğitim’de kanayan bir yara haline gelen “Atanamayan Öğretmenler”in "H.E.M. " de MESLEKİ VE TEKNİK ÖĞRETMENLER başlıklı yazısında şu görüşlere yer verildi.
“2000-2013 yılları arasında ki 13 yılda Mesleki ve Teknik Eğitim mezunlarının atama sayılarının minimum rakamlarda olması bu yıllar arasında mezun olanların sadece yüzde 5 inin atanabilmesine sebep olmuştur.
Mesleki ve Teknik eğitim fakültesi mezunları büyük bir mağduriyet içersindedir.
Oysaki Türkiye genelindeki 969 halk eğitim merkezinin yüzde 70'inde kadrolu öğretmen bulunmadığı için açılan kursların yüzde80 inde eğitim ve öğretim ücret karşılığında çalıştırılan usta öğreticiler tarafından verilmektedir.
Daha da vahimi son yıllarda yapılan değişiklikle usta öğreticilik belgesi olmayanlar dahi iki yıl kurs görmüş olma şartıyla Halk Eğitimlerde kurs açma hakkına sahip olmuş,halkın eğitiminden sorumlu tutulmuştur.
Halk Eğitim Merkezlerinde çalışan ücretli usta öğreticilerin mezuniyet durumuna baktığımızda, büyük çoğunluğu sağlayan yüzde 66 sının lise, ortaokul, ilkokul mezunu olduğu, lisans mezunlarının ise ancak yüzde 34 gibi bir oranda kaldığı görülmektedir.
Görüldüğü üzere lisans mezunlarının usta öğreticilik içindeki payı çok düşüktür.
Bunun sebebi idarecilerin mevzuatı yanlış yorumlayarak, yönetmeliklerde açıkça belirtmesine rağmen,öncelik hakkı bulunan lisans mezunları yerine, daha önce kurs açmış usta öğreticilere tecrübelidir diyerek aynı yerleşim yerinde yıllarca kurs açmalarına öncelik vermesi, eş ,dost, akraba, çıkar, ilişkileri kurarak lisans mezunlarının o yerleşim yerlerinde kurs açmalarını engellemesi ve mezuniyet durumuna bakmaksızın usta öğretici alımı yapmasıdır.
Hayat Boyu Öğrenme felsefesinin gündemde tutulduğu,Çağdaşlaşma yolunda büyük adımların atıldığı günümüz Türkiye’sinde Halk Eğitim Merkezlerinde eğitimin neredeyse tamamının, yeterliliği olmayan kişiler tarafından verilmesi büyük bir çelişki oluşturmaktadır.
Sistemdeki bu çarpıklığın giderilebilmesi için, eğitimin alanında uzman veya yeterli olan eğiticiler tarafından verilmesi gerekmektedir. Bunun sağlanabilmesi için Halk Eğitim Merkezlerinin öğretmen ihtiyacının bir an önce karşılanması,hali hazırda bekleyen binlerce meslek ve teknik öğretmeninin Halk Eğitim Merkezlerine atanarak ortadaki büyük yanlışın düzeltilmesi gerekmektedir.”