Kulağıma bazı şeyler geldiğinde "yok canım daha neler" dediğimi biliyorum. Efendim kaç gündür izlemedeyim MEB'in yöneticileri sil baştan atanacak. Elbette bu olay küçümsenemeyecek kadar büyüktür. Önümüzde dönemlere damga vuracaktır. Şimdi belirtmek isterim ki okulda konuştuğum idareyle ilgili ilgisiz öğretmenlerin bakış açıları değişmektedir. En fazla gündeme gelen konuşulan konu okul idarecileridir. İdareciye kızgın olan öğretmenler ekseriyetle kanundan memnunken okul idarecileri ise memnun değildir. Okul idarecileri ise ilçe ve ildekilerin görevlerinin biteceğine memnuniyet oranı yüksektir.

                

Kafama takıldı değişik okullarda bilfiil derse giren öğretmenler arkadaşlarımla konuştum dostane bir şekilde. Öğretmenlerin memnuniyeti genelde ferdi kızgınlıkların neticesinde kanunu istedikleridir. Şöyle ki okul idarecilerinin haksız ve yanlı tutumlarından dolayı kızgın, üzgün veya mutsuz olanlar kanunu desteklerken idareyle arası çok iyi olan öğretmenler ise kanuna muhalif olmakta ve eğitime katkıda bulunmayacaklarını belirmektedir.

                

Bir terettüt de kurunun yanında yaşın yanması hadisesidir. Herhangi bir sendikaya mensup olmayan mensubu olsa dahi  okul sorunlarıyla bire bir uğraşan bu tür yöneticileri MEB korumalıdır.

               

MEB aslında yeniden yapılanırken tüm il ilçe ve okul yöneticilerin standart haftada 4 saat derse girmeleri gerekmektedir. Çevremdeki öğretmenlerin belittiği şudur; il ve ilçe yöneticileri hiç derse girmediği için eğitim sorunlarıyla zamanla uzaklaştığıdır. Eğitim yöneticiliği bil fiil derse giren yöneticilerin alacağı kararlar daha sağlıklı daha uyumlu olmalıdır.

                

Kanun çıktıktan sonra çok hızlı hareket edilip ilgili yönetmelik çıkartılmalı ve hızlı bir şekilde görevlendirmeler yapılmalıdır.

 Malum devlet beklemeye gelmez..

Şaban ADIGÜZEL

Eğitimci Yazar