EĞİTİM
MEB’de Denetim Sorunu
Eğitim sisteminde denetimin amacı, okulun etkililiğini sağlamak ve sürdürmektir. Denetim ister okul yönetimince yapılsın isterse üst düzey yönetici ve müfettişlerce yapılsın ,denetimde tek amaç okulun etkililiğidir. Okulun etkili olabilmesi örgütsel, yönetsel ve eğitsel amaçlarının planlanan düzeyde gerçekleşebilmesine bağlıdır.İşgörene serbestlik vermeyle görevinden saptırmama bir biriyle çelişen iki durumdur. Bu iki durumun dengelenmesi gerekir. Ne aşırı serbestlikle işgörenin görevinden sapmasına, ne de katı denetimle işgörenin yaratıcılığının engellenmesine izin verilmelidir. İki durum da işgöreni ve okulu zarara uğratır.
Ölçme ve değerlendirme mevcut durum ile varılmak istenen yer arasındaki ilişkinin karşılaştırıldığı ve yorumlandığı çok önemli bir işlevdir. Ölçme öncesi ölçülecek alanların tespiti esastır. Buradan başlayacak olursak okullarda standartların belirlenmesi ve bu standartlara uyma durumumuzun tespiti gerekir. Bu yapıldıktan sonra okullardaki gelişim süreçleri başta okul müdürlerinin denetim becerileri geliştirilerek takibe alınabilir. Ölçemediğimiz bir işi değerlendirebilmemiz mümkün değildir. Okullarda yaptığımız her şeyin ölçümünü yapmamız mümkün olmayabilir. Fakat ölçülebilecek tüm verilerin tespiti ve bu verilerin değişimi aylık, dönemlik ve yıllık olarak mutlaka izlenmelidir. Özel okullarda bunun çok güzel örnekleri mevcuttur.
Okullarımızda okul müdürlerinin dışında denetim elamanı, ilçe müdürleri, il müdürleri, kaymakam, vali ve son adıyla maarif müfettişleridir. Eğitimcilerin en çok muhatap olduğu ise maarif müfettişleridir. Fakat müfettişler ise iki yılda bir ve genelde bir ders saati süreyle ders denetimi yapmaktadır.Son düzenleme ile öğretmen denetiminin kaldırılacağı ve yalnızca okulların idarecilerin denetleneceği hususu da göz önüne alındığında okullarda çok büyük bir denetim boşluğu oluşacaktır. “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” felsefesi okullara da mı sirayet ettirilmeye çalışılıyor? Milli eğitim bakanlığı nicelik olarak çok büyük bir kurumdur.Fakat kurum içinde iç denetim neredeyse yapılamıyor. Denetimsizliğin oldukça çok sebepleri olsa da asıl sorun müfettişlerin iş yüklerinin fazla olmasıdır. Bu yükle sağlıklı bir denetim mümkün olmadı,olamıyor.
Okul müdürleri de denetim konusunda ya zaman bulamıyor ya da denetimi gereksiz görüyor. Öğretmenler müdür denetimini güvensizlik olarak algılayabiliyor. Etkili öğretmen, etkili okullar, etkin denetim süreçlerinin olabildiğince tam uygulandığı özel modellerdir. Öğretmen yaptığı işin verimliliğini kendisi ölçebilmeli ve denetim sonuçlarını mesleki gelişimi için bir veri olarak görmelidir. Okullarda müdürler öğretmenlerle birlikte sınıflarda ve okulun genelinde ortak standartlar geliştirmeli ve bu standartlara ulaşanlar taltif edilmelidir. Kısacası işini iyi yapanla iyi yapmayanı ayıran bir sistem kurulmalı işini iyi yapanlara artı katkılar sunulmalı, geride kalanlara ise hizmet içi eğitim verilmelidir. Eğitimde iyi örnekler bu anlamda isabetli bir uygulamadır.
Okullarda müdürlerinmüteahhitlik, müdür yardımcılarının memurluk, öğretmenlerin genelde bekçilik yaptığı bir sistemde anayasa, yasa ve diğer mevzuatlarda yazan genel ve özel hedeflere ulaşmamız mümkün gözükmüyor. Eğitimcilerin dostlar alışverişte görsün tarzı bir sistemle iş yapmaya çalıştığı, körlerin sağırların birbirini ağırların mesel olduğu yerler olmamalı, okullar. Her şeyin iyi tanımlanmış olması, kriterlerin taraflarca net bilinmesi işleri kolaylaştıracaktır. Maalesef okullarda her şeyi öğretmeye çalışırken genelde çok az şeyi, özelde çok fazla olumsuz şeyi öğretiyoruz. Öğrenciler arası etkileşim bilgiyi artırıp olgunlaşmayı sağlayacağına, olumsuz davranışların yaygınlaştığı bozulmalara kapı aralamaktadır. Eğitimcilerimiz önce özdenetim sonra ise esaslı bir kurum içi denetimden geçmeli bu belli aralıklarla devam etmelidir. Benim tespitime göre bakanlığın acilen bu konuya el atması geleceğimizin daha güzel olması adına çok önemli bir adım olacaktır. Nitelikli eğitimin olması için nitelikli denetim şarttır. Bunu sağlayacak bir sistem kurmamız ülkemizin hayrına olacaktır. Bizden hatırlatması…([email protected])
İlhami Fındık