EĞİTİM
MEB Hatasını Düzeltmelidir
9 yıl 10 aydır Milli Eğitim Bakanlığında öğretmenlik görevim bulunmaktadır. Şube müdürlüğü sınavına başvurdum ama 10 yıllık hizmetim olmadığı gerekçesiyle başvurum kabul edilmedi. Ne yapmam gerekli?
09 Kasım 2013, Cumartesi
Bazı kurumların hata yapmasının maliyeti çok yüksek olabilmektedir. Bunun temel sebebi ise kurumların cesametidir. Milli Eğitim Bakanlığı gibi devasa kurumların yaptığı her işte çok düşünerek ve araştırarak adım atması gerekmektedir. Yukarıda yer verilen sorunun kaynağına baktığımızda MEB tarafından şube müdürlüğü için çıkılan sınav ilanını görüyoruz.
Bu köşede yer verdiğimiz 26.10.2013 tarihli ve 'MEB'de şube müdürü olmak isteyen öğretmenlere pratik bilgiler' başlıklı yazımızda konuyu detaylı bir şekilde izah etmiştik. Ancak ilgililerin bu yazıyı okumadığı anlaşılmaktadır. Bu yazımızda '5 yıldan az öğretmenlik hizmeti olup da atanma tarihine kadar 5 yıllık hizmeti dolacaklar şube müdürlüğü sınavına katılamazlar. Ancak, 5 yıllık öğretmenlik hizmeti olup da 10 yıldan az hizmeti olanlar atanma tarihine kadar bu süreyi tamamlarlarsa 1 inci dereceli şube müdürlüğü sınava katılabilirler.' ifadesine yer vermiştik.
Ancak, Milli Eğitim Bakanlığının taşra teşkilatı için 1709 şube müdürlüğü kadrosu için yazılı sınav duyurusunda; görevde yükselme yazılı sınavına, başvuru tarihinin son günü itibarıyla gerekli şartları taşıyanların başvuruda bulunabileceği ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 68/B maddesine göre, lisans mezunlarının 10 hizmet yılını, iki yıllık veya üç yıllık yükseköğrenim mezunlarının ise 12 hizmet yılını tamamlayanların başvuruda bulunabileceği belirtilmiştir.
Duyuruda böyle bir ifadeye yer verilmesinin doğru olmadığını ve çok büyük sıkıntılar çıkacağını düşünüyoruz. Çünkü, 12 Ekim 2013 tarihinde yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmelik'in 6'ncı maddesinde; Görevde yükselme yazılı sınavına katılacaklarda aranacak hizmet süresi ve eğitime ilişkin şartlardan bahsedilmiş ve öğretmen kadrosunda beş ya da bu alt bentte sayılan kadrolarda toplam dört yıldan az olmamak üzere asaleten görev yapmış olmak şartı belirtilmesine rağmen 10 yıllık hizmetten bahsedilmemiştir. Dolayısıyla sınav duyurusunda böyle bir ifadeye yer verilmesi ciddi sıkıntılar çıkaracak ve çok sayıda davalık durum oluşacaktır.
Ayrıca, yazılı sınava gireceklerde hangi şartlar aranacağı 6 ncı maddede açıkça belirtildiğinden Yönetmeliğin 11 inci maddesinde yer alan ifadelerden ise yukarıda belirtmiş olduğumuz hususların anlaşılması gerektiğinden farklı bir yaklaşıma gidilmemelidir.
Yine bu Yönetmeliğin Atama başlıklı 21 inci maddesinde ise atamanın nasıl yapılacağı açıkça belirtilmiştir. Sonuç olarak asıl olan atanma tarihinde atanma şartlarının taşınmasıdır. Sınava girişte bu şartların aranacağına ilişkin bir hüküm yer almamasına rağmen ilanda böyle bir düzenlemeden bahsedilerek sınava katılacaklara engel olunması ileride telafisi imkansız zararlara sebep olacaktır. 1709 şube müdürü atamasının yapılacağı bir sınava kaç kişinin müracaat edeceğini ve oluşabilecek sıkıntının büyüklüğünü ilgililere hatırlatmak isteriz. Kaldı ki böyle bir şartın olması da yanlış olurdu. Şayet atanma tarihinde sınava girip te başarılı olunsa dahi atanma tarihinde şartları taşımayanların ataması yapılmayacaktır. Biz dost olarak hatırlatalım da ister uyulsun ister uyulmasın.
Ek ödemelerde memurun hangi derecesi esas alınır?
Memurlara yapılan ek ödemelerde kazanılmış hak aylık derecesi mi yoksa kadro derecesi mi esas alınmaktadır?
375 sayılı KHK'nin ekinde yer alan ek ödeme oranlarının gösterildiği (I) sayılı cetvelde ek ödeme oranları istisnalar dışında aylık alınan derecelere göre ödenmektedir. Aylık alınan dereceler kazanılmış hak aylık derce ve kademesinden farklılık gösterebilmektedir. Dolayısıyla ek ödeme oranlarının belirlenmesinde kazanılmış hak aylık ve kadro derecelerinden ziyade aylık alınan dereceler dikkate alınmaktadır.
Üst dereceden başlamanın avantajı var mıdır?
Bir yazınızda 4 yıllık mezunların memuriyete 9. dereceden başlayabildiğini ancak devlet memurları Kanunu madde 45'e göre kurumlar isterse artı 3 derece fazladan işe başlatabileceğini yazmıştınız. KPSS tercihlerinde bir kurum 8. dereceden memur alıyor başka bir kurum 9. dereceden memur alıyor. 8. derece kurumu yazarsam ve memur olursam 9. derece memurluğa göre ne gibi avantajları vardır bunu öğrenmek istiyorum? M. Kara
Devlet memuriyetine giriş derece ve kademeleri öğrenim durumuna göre belirlenmektedir. Örneğin liseyi bitirenler 13/3'ten göreve başlamaktadır. Yine 2 yıl süreli yükseköğrenim mezunları 10/2'den, 4 yıllık yükseköğrenim mezunları ise 9/1'den göreve başlamaktadır.
Bu giriş derece ve kademeleri, 657 sayılı Kanun'un 36'ncı maddesinde biraz daha ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir. Dileyen okurlar, 36'ncı maddedeki tabloya bakabilirler.
Giriş derecesinin yüksek olmasının hukuki dayanağı nedir?
Bu uygulamanın nedeni 657 sayılı Kanun'un 45'inci maddesidir. 45'inci madde, kamu kurumlarının, 36'ncı maddede belirtilen öğrenim durumları itibariyle tespit olunan yükselinebilecek dereceyi aşmamak ve karşılık gösterilecek kadro derecesi kazanılmış hak aylık derecelerinin üç üst derecesinden fazla olmamak kaydıyla, kişileri üç derece yukarı atayabileceğini hükme bağlamıştır.
Üç derece uygulaması 5-15 dereceler için geçerlidir
Uygulama her derece için geçerli değildir. Bu uygulama 5-15 dereceler arası geçerlidir. Bir örnek verecek olursak kamu kurumu eğer 9'uncu dereceli boş kadroya sahip değilse 3 derece yüksek olan 6'ncı dereceye atama yapabilir. Ancak bir kamu kurumunun (68'inci madde hükümleri saklı kalmak kaydıyla) 6. derecedeki bir kişiyi 4. dereceye ataması mümkün değildir. Zira atamaların 5-15 dereceler arasında olması gerekmektedir.
Dolayısıyla yeni atanan veya çalışanlardan hizmet süresi aynı olan birçok memurun giriş derecesinin veya mevcut derecesinin farklı olmasının olumlu veya olumsuz bir durum oluşturmayacağını söyleyebiliriz.
Üç üst dereceli kadroya atanılması halinde maaş hangi dereceden alınacaktır?
Burada belirtilmesi gereken bir diğer husus ise maaşın nereden ödeneceğidir. Bu konudaki hüküm ise 45'inci maddenin son fıkrasında yer almaktadır. Bu fıkrada yer alan hükme göre kişi üç üst derecedeki kadroya atanmış olsa dahi maaşını müktesebi olan derece ve kademeden alacaktır. Yani 4 yıllık fakülte mezunu bir memur 6. dereceli bir kadroya atanabilir. Ancak, bunların müktesebi yine 9. derecedir ve ödemeler buna göre yapılır. Görüleceği üzere, memurların giriş dereceleri farklı olsa dahi (kazanılmış hak aylık derecesindeki farklılık hariç) aynı maaşı almaları gerekmektedir.(Ahmet Ünlü / Yeni Şafak)