EĞİTİM
Kimler Alan Değişikliğine Başvuru Yapacak?
Alan değişikliği Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı öğretmenlerin lisans diplomalarına esas olan alanlarına geçirilmesi, ikinci bir üniversite okuyan öğretmenlerin istedikleri takdirde okudukları üniversiteye esas olan alana geçirilmesi ya da birden çok alana kaynaklık eden bölümlerin istediklerinde alan değiştirebilmesi şeklinde tarif edilebilir
Plan ve program terimi ise ilerideki durum ve olayları öngörüp prensipler zinciri ile bir takvim belirleme sanatıdır.
Milli Eğitim Bakanlığı alan değişikliği gibi her yıl yaptığı bir uygulamayı bu sene planlayamaması ve programlayamaması çok ilginçtir.MEB yetkilileri sorulduğunda çalışmalar devam ediyor, kılavuz hazırlanıyor gibi leyte - lealle tarzı bir cevap vermesi çok yanlış bir davranıştır.
Programınızda olan bir çalışmanın takvimi kamuoyuna açıklanmalıdır ki bu konu ile ilgili tüm paydaşlar kendi pozisyonlarını alabilsinler. Oysa MEB alan değişikliği ile ilgili ketüm davranmaktadır. Kılavuzun içeriğinden çok takvimine takılanlar kadar takvimden çok içeriğe odaklanmış paydaş sayısı az değildir.
Bu nedenle MEB'e düşen öncelikli görev takvimi açıklamaktır. Takvim bazında açıklamanın akabinde de muhteviyatı kamuoyuna deklare etmek çok önemlidir.
Alan değişikliği kamuoyunda yanlış anlaşılmakta ve algı çalışmaları ile de yanlış yere sürüklenmektedir. Oysa alan değişikliği MEB personelinin kendini yenilemesi ve geliştirmesi için kamçılayıcı bir silah olarak görülmelidir. Lisans seviyesinde İkinci bir üniversiteyi bir öğretmen ancak ve ancak alan değiştirmek için bitirir.
Lisans seviyeli bir bölümden mezun olup da kendi mezuniyet alanında çalışanların bitirdiği üniversite ile paralel bir bölümde, alanda çalışmasından daha doğal ne olabilir ki.
Kamuda yan alan olarak bilinen uygulamayı da biz ikiye ayırarak incelemeyi doğru buluyoruz. Sınıf öğretmenliği bölümünden mezun olan ve yan alan dersleri alanların alan değiştirme talepleri haklı bir talep olsa da yersiz bir durumdur. Yıllarca sınıf öğretmenliği yaptıktan sonra yan alana geçmek çok yanlış bir uygulamadır. Bu noktadan hareketle Ömer Dinçer'in Milli Eğitim Bakanlığındaki bu uygulama isabetsiz bir uygulamadır. Ancak bir kez bu uygulamanın yolu açıldığı için MEB'in bu konuda aksi bir tutum geliştirmesi ise tutarsız bir durumdur.
Diğer yan alan deyimi ise yüksek lisans ve doktora ile kazanılan yan alan ki bize göre Talim ve Terbiye Kurulu yüksek lisans ve doktorayı lisans öğrenimlerinden mâadâ başka alanlarda yapanların durumlarını ise yan alan olarak görmemelidir. Zira biyoloji bölümünde doktora yapan kişi üniversitede öğretim görevlisi olsa biyologları yetiştiren bir hoca olacak kişi lisede biyoloji öğretmeni olamayacak. Bu bir çelişkidir. Yüksek lisansını tarih alanında yapan bir kişi üniversitede İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersini verebilecek ama lisede tarih öğretmeni olamayacak.MEB yüksek lisans ve doktorayı farklı şekilde kategorize etmelidir.
Gelelim mağdurların alan değişikliklerine. 90 saat teknoloji ve tasarım kursu almış ve 540 saat zihinsel engelliler öğretmenliği kursu almış öğretmenlerimiz külliyyen mağdurdurlar.
Önce bu öğretmenler yukarda tâdât edilen öğretmenliklere geçirildi. Mahkeme kararı ile bu öğretmenler eski alanlarına döndürüldü. Kurs ile tekrar eski alanlarna isteklilerin geçirilmesi gerekmektedir. Sertifika alanların behemehal bu alanlara istekleri doğrultusunda geçirilmeleri ve norma takılmamaları önemlidir.. Bu konu ile ilgili yasal düzenleme Talim ve Terbiye Kurulu'nun 9 sayılı kararında yayımlandığından dolayı bu bölümlere geçmek isteyenlerin korkmaları gereken bir durum ortadan kalkmıştır. Yasal düzenleme olmadan geçmekte sıkıntılar yaşanabilirdi. Bu nedenle MEB'in 9 sayılı kararı doğru ve yerindedir.MEB'i bu kararından dolayı tebrik ediyoruz.
Uzun sözün kısası
1-Sertifikası olanlar 90 saat teknoloji ve tasarım sertifikası olanlar.
2-540 saat zihinsel engelliler öğretmenliği kursunu alanlar.
3-Lisans diplomasına uygun olarak 9 sayılı karara uygun olanlar.
4-İkinci üniversite bitirenler.
(Bizce yüksek lisans ve doktora yapanların da alan değiştirebilmesi gereklidir ancak MEB'in en kısa zamanda yüksek lisans ve doktora eğitimi almış olanların kategorisini değiştirmelidir.MEB eğer tanımlamada sorun yaşıyorsa bir öneri yüksek lisans ve doktora eğitimi alanlar "ihtisas eğitimi" olanlar şeklinde küçük bir değişiklikle durumu düzenleyebilir.
Alan değişikliğinde bir uyarı da yeni mezun olan ve göreve daha başlamayan öğretmen adaylarınadır. Alan değişikliği tıpkı sizlerin elinizdeki diploma ile göreve talip olduğunuz bölümlere aynı diploma ile tecrübeli abilerinizin alan değiştirmesi değil aslî alanlarına döndürülmesidir.
Bir uyarı da branş öğretmenlerine: Üniversitede aynı sınıfta aynı bölümü okuduğunuz arkadaşınız hasbelkader sınıf öğretmenliğine atanmış siz de branşa atandı iseniz sınıf arkadaşınızın suçu nedir ya da ikinci bir üniversite okundu ise alan değişikliği hak değil midir. Kimse kimsenin alanını ya da kadrosunu işgal etmiyor.
Bir uyarı da MEB'e: İlk atama ya da branş öğretmenlerinin alan değişikliği noktasındaki algı kirliliğini düzeltmek ve alan değişikliğini ne olduğunu kamuoyuna daha doğru açıklamak ve algı oluşturmak bakanlığın görevidir.
MEB'in alan değişikliğini kurban bayramı sonrası norm güncellemelerini dahi beklemeden yapması çok önemlidir. İlişik kesme noktasında ise ara dönemde ilişik kesmek ile kasımda ilişik kesme arasında bizce bir fark yoktur. Bazen aşırı hassasiyetler, duyarlılıklar herkese zarar verebileceğini unutmamak gerekir.
Devletin âlî menfaatlerini korurken vatandaşlarımızı mağdur etmememiz gerekli. Cumhurbaşkanımızın sık sık kullandığı büyüklerimize ait şu söz bu konuda mânidardır. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın...
Cumhuriyet Bayramı'ndan önce alan değişikliği duyurusunun yayımlanması dileği ile...