KESK İstanbul Şubeler Platformu, sendikalara yönelik saldırıları protesto ederek, tutukluların serbest bırakılmasını talep etti.

Taksim Meydanı’nda bir araya gelen KESK üyeleri, “Hiç bir baskı ve operasyon emekçilerin sesi KESK’i yıldıramayacaktır” yazılı pankart açarak, Galatasaray Lisesi’ne yürüdü, “Zafer direnen emekçinin olacak”, “KESK’li tutsaklar onurumuzdur” ve “Direne direne kazanacağız” sloganlarını attı.

Burada KESK İstanbul Şubeler Platformu adına basın açıklamasını okuyan Tüm Bel-Sen 1 No’lu Şube Başkanı Kadri Kılıcı, KESK’e yönelik operasyonlar sonucunda 167 KESK üyesinin gözaltına alındığını, 94 kişinin tutuklandığını ifade etti. Operasyonlarla KESK’in itibarsızlaştırılmaya ve etkisiz hale getirilmeye çalışıldığına dikkat çeken Kılıcı, tüm baskı, gözaltı, sürgün ve tutuklamalara rağmen, alanlarda olacaklarını ve mücadelelerini büyüteceklerini duyurdu.

Basın açıklamasının ardından Tekirdağ F Tipi Hapishanesi’nde kalan tutsak kamu emekçilerinden Yusuf Demir’in yolladığı mektup okundu. Eğitim Sen 1 No’lu Şube Kadın Sekreteri Evrim Doğan tarafından okunan mektupta KESK’in kamu emekçilerinin ve toplumun sorunlarına duyarlı olduğu, yanıt üretmeye çalıştığı için saldırıyla karşılaştığı vurgulandı. KESK’in nasıl kurulduğuna değinerek haklar için yine sokakta mücadele edilmesi gerektiği ifade edildi.

Yusuf Demir’in annesi Kumru Demir operasyon gününü anlattı, “Benim oğlum devrimcidir, ben oğlumla gurur duyuyorum” dedi.

Kumru Demir’in ardından söz alan tutuklu KESK’li yakınlarından Sevim Eşir de bir konuşma yaptı. Eşir, tutsaklardan BES 1 No’lu Şube Başkanı Dursun Doğan’ın babasının yaşamını yitirdiğini, hapishaneden cenaze için istenen izne ise 10 bin TL masraf şartı koşulduğunu aktardı. Eşir bu paranın bulunmasına rağmen idarenin izin vermeyerek tutumunu bir kez daha gösterdiğini ifade etti.

Konuşmaların ardından 30 Nisan’da Çağlayan Adliyesi’nde görülecek olan davaya çağrı yapıldı.