Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, okullara genel bütçeden pay ayrılması, istihdamda güçlük çekilen yörelerde çalışmayı özendirici tedbirlerin alınması, öğretmenlere 3600 ek gösterge verilemesi, ek ders birim ücretinin artırılması ve nöbet ücreti verilmesi, dört yıla 1 yıl yıpranma payı, makam ve görev tazminatı, fiili hizmet zammı gibi birçok önergenin genel kurulda görüşülmek üzere komisyonlarda kabul edildiğini söyledi.

Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, TRT Haber, Kanal A ve TV Net’te, 19. Milli Eğitim Şûrası’nda yaşananları ve alınan kararları değerlendirdi. Eğitim-Bir-Sen’in şûraya taşıdığı 87 öneriden birçoğunun kabul gördüğünü açıklayan Gündoğdu, “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi’nin 1, 2, 3. sınıflarda okutulması, lisede haftada 1 saat olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi’nin 2 saate çıkarılması, hafızlık yapmak isteyen öğrencilerin 1 yıl olan ara verme hakkının 2 yıla çıkarılması, okul öncesinde değerler eğitimi verilmesi, değerler eğitiminin bütün okullarda sarmallık ilkesiyle öğretim programlarına yansıtılması, bütün liselerde Osmanlı Türkçesi dersi verilmesi, geleneksel görsel sanatlarımızın (minyatür, ebru, tezhip ve hat) öğretim programına dahil edilmesi yönünde verilen önergeler komisyonlarda kabul görmüştür” dedi.

Kabul Edilen Önergeler

Gündoğdu, kabul gören önergelerden bazılarını şöyle sıraladı: “Okullara genel bütçeden pay ayrılması, istihdamda güçlük çekilen yörelerde çalışmayı özendirici tedbirlerin alınması, öğretmenlere 3600 ek gösterge verilemesi, ders ücretlerinin artırılması ve nöbet ücreti verilmesi, dört yıla 1 yıl yıpranma payı, makam tazminatı, yüksek lisans yapanlara ders ücretinin yüzde 25, doktora yapanlara yüzde 40 oranında zam verilmesi, ortaokullarda ders saatinin en fazla 30 saat olması ve liselerde ders saatinin azaltılması için dönemlik ders uygulaması, okullara her yıl somut performans ölçütlerine göre karne verilmesi, öğretmenlik meslek kanunu, meslek ilkelerinin belirlenmesi, ‘Alkollü İçki ve Kokteyl Hazırlama’ dersinin kaldırılması, ayrıca Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek liselerinde 10. sınıftan itibaren staj amacıyla tesis ve kurumlara gönderilen öğrencilerin alkollü içki servisi yapılan ya da alkollü içecek hazırlanan bölümlerde staj faaliyeti yapmalarının önüne geçilmesi, Kutlu Doğum Haftası, Aşure Günü, Muharrem ayının okullarda belirli gün ve haftalara dahil edilmesi benimsendi. Böylece bu değerlerle öğrencilerin buluşması için önemli bir adım atılmış oldu. İmam hatip liselerine seçmeli Farsça dersi konulması, liselerde yatay ve dikey geçişlere imkân veren erken mezun olmayı kapsayan esnek model oluşturulması önerisini kabul edildi. Eğitim-Bir-Sen’in, 4+4+4 kademeli eğitim sistemi taslağı Meclis’e sevk edilirken önerdiği bir model vardı. Ana sınıfı isteğe bağlı, ilkokul 4 yıl, ortaokul 4 yıl ama açık ortaokul hafızlık eğitimini de kapsayan lisede 4 yıllık denklik zorunlu ama 4 yıl devam etme zorunluluğu olmayan modelimiz Meclis’ten istediğimiz gibi çıkmamıştı. Şimdi bu son önergeyle de zeki öğrenciler 4 yıl okulda beklemek durumunda kalmayacak; bu ders kredisini, dersi erken verip mezun olabilecek, üniversiteye, hayata erken atılabilecek.”

Bazı Çevreler Önerilerimizi Çarpıtıyor

Şûradan önce kapsamlı bir çalışma yürüttüklerini; iki çalıştay, bir de ön şûra yaptıklarını ve dört yayın çıkardıklarını vurgulayan Gündoğdu, “Eğitimin yasaklardan kurtarılması, ülkemizin pedagojik, bilimsel, özgürlükçü, halkın tercihlerine saygı gösteren bir eğitim sistemine kavuşması için mücadele veriyoruz. Raporumuz kamuoyuna yansıyınca ilk önce CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, daha sonra bazı gazeteler, televizyonlar, paralel yayın organları, onların destekçisi kurum ve kuruluşlar saldırıya geçti. Kılıçdaroğlu, Memur-Sen’e değil, Eğitim-Bir-Sen’e sataşarak ön kesmeye çalıştı. Şûraya bu raporun geldiğini biliyordu ama sataşma içeriği çok safça, acizce, zavallıca oldu. Kılıçdaroğlu, iftira ve çamur atarak, yine çakma ‘Gandi’lik yaptı, yürüyen merdivene ters bindi; Eğitim-Bir-Sen’e ‘öğretmeni satan sendika’ hakaretinde bulundu, toplu sözleşmeye vurgu yaptı. Hâlbuki öğretmenler bu sene her ay taban aylığa net 123 TL, her ay 150 TL ek ödeme, 5 bin 250 TL emekli ikramiyesi gibi son 40 yılın en muhteşem zammını almıştır. Ama Kılıçdaroğlu’nun esas derdi bizim bu önerilerimizden rahatsız olmasıydı. Karma eğitim zorunluluğunun kaldırılmasından çekiniyor, korkuyordu. Bu korku, Bakanlık bürokratlarından bazılarına da yansımış olmalı ki, ‘karma eğitim konusu şûranın gündem konularından değildir’ gibi bir açıklama yapma gereği duydular. Biz karma eğitim kalksın demiyoruz. Altını bir kez daha çiziyorum, biz karma eğitim zorunluluğu kalksın; isteyen anne-babalar çoğunu kız lisesine, isteyenler erkek lisesine gönderebilsin istiyoruz. Talebimiz bu, gayet açık ve anlaşılır. Bunu çarpıtmanın başka taraflara çekmenin, buna farklı anlamlar yüklemenin kimseye bir faydası olmaz” şeklinde konuştu.

Gündem Dört Konu ile Sınırlandırılmamalıydı

“4 yıl önce yapılan şûranın konuları, önceden sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle istişare edilerek belirlenmesine karşın, 19. Milli Eğitim Şûrası konularının, paydaşların görüşü alınmadan sadece 4 madde ile sınırlandırıldığını görüyoruz” diyen Gündoğdu, “Önceden şûra yönetmeliğinde ‘paydaşlar şûrada da teklif sunabilir hükmü’ vardı. Şûra öncesi yönetmelik değiştirilmiş, komisyon başkanları üzerinde sanki bir gölge var izlenimi oluşuyor. Karma eğitim dayatmasının kaldırılması önergemizin gündeme alınmaması, değersizliğinden değil, önergemize yaklaşanların eğitime demokratik, özgürlükçü yaklaşmamasından kaynaklanıyor. Bu önergeler kabul edilmese bile bizim haklılığımıza halel gelmeyecek ama önergeyi oylatmayanlar sorumlu olacaktır” ifadelerini kullandı.

Önergelerimizde Israrcıyız

Şûra Genel Kurulu’nda yeni önergeler vereceklerini ve bu önergelerde ısrarcı olacaklarını kaydeden Gündoğdu, “Komisyonlardan geçen başlıkları sizler aracılığıyla kamuoyuyla paylaşmış oldum. İlk kez böyle derli toplu bir şekilde bu konular paylaşılmış oldu. Yarın bunların dışında verilebilecek önergeleri vereceğiz ama şûra başkanının ve heyetinin bunu kabul edip etmeyeceğini bilmiyoruz. Kabul edip etmemek, oylamaya alıp almamak onların tercihi ama biz yüzde yüz bu konuda doğru düşünüyoruz, doğru yoldayız. Bu yasaklardan kurtulmak için mücadele edeceğiz. Bugün burada olmazsa, daha sonra yeniden bismillah deyip yeni bir başlangıçla darbecilerin eğitime ve ülkenin sistemine dair giydirdiği tüm kirli elbiseleri kaldırıp çöpe atmak için mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizim bu ülkeye borcumuz var. 28 Şubat’ın, 12 Eylül’ün, derin devletin, vesayetçilerin eğitim sistemine dahil ettiği tüm yasaklar kalkıncaya kadar mücadelemizi vermeye devam edeceğiz” diye konuştu.

egitimbirsen.org.tr