Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen’e teşekkür etti. Başbakan Erdoğan; “Memur-Sen bir memur sendikaları konfederasyonu olmanın ötesinde Türkiye'nin etkili, güçlü bir sivil toplum örgütü olarak gerçekten çok başarılı çalışmalara imza atıyor. Gayretli çalışmalarından dolayı şükranlarımı sunuyorum.” dedi. Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise 1 Ağustosta başlayacak olan toplu sözleşme döneminde üç bayramı beraber yaşamak istediklerini söyledi.

Memur-Sen’e bağlı Genç-Memur-Sen tarafından Altınpark’ta verilen iftara katılan Başbakan Erdoğan, Ramazan ayının insanlık için hayırlar getirmesini temenni ederken, gayretli çalışmalarından dolayı Memur-Sen'e şükranlarını sundu. Başbakan Erdoğan, "Memur-Sen bir memur sendikaları konfederasyonu olmanın ötesinde Türkiye'nin etkili, güçlü bir sivil toplum örgütü olarak gerçekten çok başarılı çalışmalara imza atıyor. Burada Memur-Sen’e özellikle çözüm sürecine verdiği katkılardan, Türkiye'nin meseleleri kadar dünya üzerindeki mazlumlara, mağdurlara sahip çıkışından dolayı da ayrıca teşekkür ediyorum" diye konuştu.

İslam coğrafyasındaki sıkıntılara dikkat çeken Başbakan Erdoğan, Mısır'daki darbeye dikkat çekerek, "Sabah namazında namaz kılanlara, sivillere, kadın ve çocuklara yapılan ateşli saldırılar ve katliamlar hüznümüzü daha da katladı. Ramazan sevincini biraz daha buruk hale getirdi. Yeryüzündeki bütün yolda kalmışlara, gariplere bu güzel iftar akşamında tekrar sabırlar niyaz ediyor, sabır temenni ediyorum" şeklinde konuştu.

Memur-Sen'in kurucusu Akif İnan'ın Mescid-i Aksa için yazdığı bir şiirin bazı bölümlerini okuyan Erdoğan, "Kimin ne hesabı olursa olsun, kimin ne planı, ne projesi olursa olsun, ne senaryosu, ne tuzağı olursa olsun bütün hesapların üzerinde bir hesap vardır. Bütün tuzakların üzerinde bir tuzak vardır ve bu tuzak en büyük tuzaktır. Asla umutsuz olmayacak, asla başımızı öne eğmeyeceğiz. İnanıyorsanız, muhakkak üstünsünüz. Hakka inanacak, her şart altında hakkın ve haklının yanında, mazlumun yanında duracak haklı bir davanın inancıyla dimdik doğruları savunmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Memur-Sen’in Ramazanın bereketini Ramazandan üç gün önce 6 Temmuz tarihli Resmi Gazete’de 2013 yılı sendika üye sayıları yayınlanmasıyla yaşadıklarını söyledi. Gündoğdu, Memur-Sen’in, 707 bin 652 üyesiyle en çok üyeye sahip Konfederasyon sıfatını rakipleriyle arayı açarak devam ettirdiğini kaydetti. Ahmet Gündoğdu, “Artık her iki sendika üyesi kamu görevlisinden biri Memur-Sen’lidir. Sendika üyesi kamu görevlilerinin yüzde 50’si soylu mücadelemizin mensubudur. 11 hizmet kolundan 10’unda Memur-Sen’e bağlı sendikalarımız yetkilidir. Bütün bunlar, Memur-Sen’i kendi kulvarında rakipsiz hale getiriyor. Bu sonuçların elde edilmesinde emeğini, enerjisini, diğergamlığını, dava adamlığını ve davaya adanmışlığını ortaya koyan bütün Memur-Sen camiasına teşekkür ediyorum.        Kamu görevlileri, milletimiz, dünya mazlumları ve insanlık için attığımız adımların, söylediğimiz sözlerin, durduğumuz yerin doğruluğunu tescilleyen bu tablo, inanmışlığın, adanmışlığın eseridir. Memur-Sen olarak ulaştığımız bu nokta; kırmadan, dökmeden, ötekileştirmeden sendikacılık yapmanın, fikirler geliştirmenin, hedef büyütmenin ve alternatif çözümler üreterek yol almanın, daha iyiye giden yolu sabır ve sebatla açmanın zaferidir.”dedi.

“Bu eserlerin ve zaferlerin sahiplerine, banilerine selam olsun” diyen Gündoğdu, “ Bu kutlu yolculuğun, mayasını 1992’de atan ve Anadolu’ya yeni bir sendikacılık ateşi taşıyan kurucumuz Mehmet Akif İnan ağabeyi rahmet ve minnetle anıyor; sendikal mücadelede hayatını kaybeden büyüklerimize ve arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.” diye konuştu.

Memur-Sen olarak, kamu görevlilerinin iş güvencesine sahip ve kadrolu statüde görev yapmasını son derece önemsediklerini dile getiren Genel Başkan Gündoğdu, “Bu nedenle, başta yerel yönetimlerde görev yapanlar olmak üzere sözleşmeli personelin kadroya geçişini sürekli gündemde tuttuk ve her fırsatta dile getirdik.  Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen torba kanunla, 100 bin sözleşmeli personel kadroya geçiş hakkı aldı. Sayın Başbakanım, kadroya geçiş sürecindeki hassasiyetinizden ve taleplerimizi dikkate almanızdan dolayı 100 bin sözleşmeli personel ve ailesi adına teşekkür ediyoruz. Başta Sayın Faruk Çelik olmak üzere bu sürece destek veren Bakanlarımıza ve bürokrat arkadaşlarımıza da teşekkür ediyoruz. Ayrıca, 28 Şubat ve benzeri demokrasi dışı süreçlerde ekmeğinden edilmiş devlet memurlarının yeniden göreve atanması konusundaki düzenlemeden dolayı da, o dönemin mağdurları adına şükranlarımızı ifade ediyoruz. “ şeklinde konuştu.

Kamuda başörtüsü özgürlüğünün hayata geçmesi noktasında öncülük yaptıklarına dikkat çeken Ahmet Gündoğdu, bilimsel birçok çalışma, sayısız eylem ve basın açıklamasıyla konuyu sürekli gündemde tuttuklarını ve yasağa karşı çıktıklarının altını çizerek şunları söyledi; “ Son olarak yasağın kaldırılması için 12 Milyon 300 bin imza topladık. Yasağa tepki vermek yerine özgürlüğü bizzat yaşamanın doğru olacağı kanaatiyle de kamuda serbest kıyafet eylemi başlattık. Sayın Başbakanım, kamu görevlilerinin fiilen kaldırdığı başörtüsü yasağına ve diğer kıyafet sınırlamalarına hukuken de son vermenizi bekliyoruz. Bu ülkenin gençleriyle birlikte, insan haklarını ihlal eden yasakların olmadığı bir Türkiye inşa etmek istiyoruz.”  

Memur-Sen’in her zaman millet iradesinden yana tavır aldığını ifade eden Gündoğdu, Mısır’da seçilmiş sivil iktidara yönelik kirli darbe karşısında da sessiz kalmadıklarına vurgu yaptı. “Ordunun yönetime el koyduğu açıklanır açıklanmaz, darbeyi ve darbecileri lanetleyen basın açıklaması yaptıklarını dile getiren Genel Başkan; “Hemen ertesi gün Mısır Büyükelçiliği önünde yaptığımız kitlesel eylemle tepkimizi daha da arttırdık. Millet iradesinin üzerinden postal geçirilmesine karşı olduğumuzu bir kez daha haykırdık. Memur-Sen; kamu görevlilerinin iradesinin, millet iradesinin ve mazlumların iradesinin her zaman yanında olmuştur. Biz biliyoruz ki, Mısır’daki darbe Filistin’i ve Filistinlileri hedef almaktadır. Mısırdaki darbe, İsrail ve ABD’nin kirli oyun çarkına su taşımayı amaçlamaktadır.  Darbecilerin ilk icraatının, Mısır’ın Gazze’ye açılan Refah kapısını kapatması bunun delilidir. Bu darbe İslam dünyasının küresel güç yolculuğunu engellemeye ve bitirmeye yöneliktir. Tam da bu yüzden başarısız olacaktır.” dedi.

“Mazluma destek vermek, zalimi ve zulmü ifşa etmek sorumluluğuyla hareket ediyoruz” diyen Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, “Bu çerçevede, kendi vatandaşlarını öldürecek kadar vahşileşen Esed ve Baas yönetimini, Doğu Türkistan’da Müslüman Türklere yapılan katliamı, Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımı ve bütün bunlara seyirci kalanları kim olduğuna bakmaksızın kınadık, kınıyoruz. Sadece zulmü kınamakla yetinmedik, yetinmiyoruz, mazluma da destek oluyoruz. Bu kapsamda, Somali, Filistin, Pakistan, Endonezya, Suriye ve Arakan başta olmak üzere doğal felaketlerin ya da zulümlerin yaşandığı ülkelere yardım ettik. Yardım kampanyalarının ya öncüsü ya da en büyük destekçisi olduk.  Şimdi de Arakan’da soykırımla karşı karşıya olan Müslüman kardeşlerimizin yetimleri için Bangladeş’de, 200’üyatılı, 300’ü gündüzlü olmak üzere 500 öğrenciye hizmet sunacak Memur-Sen Mehmet Akif İnan külliyesi yapıyoruz. Ülkemiz gençliğini, ülkemiz çocuklarını da unutmuyoruz. Memur-Sen olarak 1000 yetim çocuğumuzun öğrenim ihtiyaçlarını karşılayacağız. Bu uygulamada şehitlerimizin yetimleri ile gazilerimizin çocukları başta olmak üzere dar gelirli ailelerin çocuklarına destek vereceğiz.”

Türkiye’ye dair hayalleri olan, millete dair kaygılar yüklenen gençlerin ufku açılmadığında, vizyonu desteklenmediğinde meydanın Gezi Parkı olaylarında neden olan gençliğin çıktığına işaret eden Ahmet Gündoğdu, sözlerine şöyle devam etti; “80 öncesinde sokakta darbe dublörü yapılmak istenen gençlik vardı. 90’lı yıllarda üniversitelerde “ordu göreve” suflörlüğüne zorlanan gençlikle karşılaştık. Gezi Parkı olaylarında da kaos ortamına, darbeci mıntıkalara “on-line asker” yapılmak istenen gençlik devreye sokuldu. Çevre duyarlılığı konusundaki samimi gençler hariç Gezi Parkı olaylarını, Türkiye’yi ekonomik, sosyal ve siyasal istikrarsızlığa itmek isteyenlerin ortak senaryosu ve ortak sahnesi olarak değerlendiriyoruz. Gençlerimizi, kendi milletiyle hesaplaşmaya tahrik eden küresel şebekenin oyunlarına kurban veremeyiz, vermemeliyiz. Çözüm sürecine tam da bu yüzden destek verdik. Akil İnsanlar Heyeti’nin içinde yer alarak çözümün ortağı olduk. Gençlerin geleceğinin kararmaması, anaların ağlamaması adına taşın altına elimizi değil gövdemizi koyduk. Memur-Sen Genel Başkanı olarak, 37 ilimize bizzat giderek vatandaşlarımızı dinledim. Genel Başkan Yardımcılarımız ve sendika Genel Başkanlarımız ise geriye kalan illeri tek tek ziyaret ederek çözüm sürecini anlattılar. Bütün bu gayretler ülkemizin huzuru ve barışı, gençlerimize güçlü bir Türkiye emanet etmek içindir.”

Gençlere yeni teklifler sunulması gerektiğini söyleyen Memur-Sen Genel Başkanı, milletle ve değerleriyle barışık, kültür ve medeniyetiı inşası ve ihyacısı bir gençlik istediklerini vurguladı.   Bu inşa ve ihya sürecini hızlandırmak için Genç Memur-Sen’i kurduklarını dile getiren Gündoğdu, “Genç Memur-Sen’in hedeflerini; inanç, tarih ve medeniyet perspektifiyle belirledik.  Ve dedik ki;      tehdit eden değil, hayrı, güzeli, doğruyu teklif eden gençlik sadece kendinden olanla değil herkesle diyalog kuran, herkesle temas eden gençlik, gençlik manifestoları yazan Necip Fazılları, Sezai Karakoçları, Mehmet Akif’i ve Akif İnanları anlayan, anlatan ama mutlaka aşan bir gençlik, dünü anlayan, bugünün hakkını veren, geleceği şimdiden gören ve strateji geliştirebilen bir gençlik, zamanın ritmini belirleyen, ruhuna yön veren ve zamanı yöneten asrın idrakiyle donanmış bir gençlik, bencil ve tüketen gençlik değil paylaşan ve üreten gençlik istiyoruz. Yakıp yıkan, duran gençlik değil, durduğu yeri bilen, bir günü diğerine eşit olmayan gençlik istiyoruz.   Sorunlara meydan okuyan, mekanı kuşatan, insana dokunan gençlik istiyoruz, bunun için uğraşıyoruz.”  dedi.

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Başbakan Erdoğan’a 100 bin kişinin kadroya alınmasına katkılarından dolayı kadroya alınanlar ve aileler adına teşekkür etti ve Başbakan Erdoğan’ın 1 Ağustos’ta başlayacak toplu sözleşme sürecindeki taleplere olumlu karşılık vermesi halinde daha fazla kişinin teşekkürüne mazhar olabileceğini dile getirdi.

Memur-Sen’in toplu sözleşme masasına getireceği bazı talepleri sıralayan Gündoğdu;

4/C’lilerin özlük, mali ve sosyal haklarında iyileştirme yapılarak kadroya geçirilmesi,

Başta öğretmenler ve öğretim elemanları olmak üzere 666 sayılı KHK kaynaklı mağduriyetlerin giderilmesi ve ücretlerde adaletin sağlanması, aile yardımından emeklilerin de yararlandırılması, maaş ve ücret kalemlerinin tamamının emekli maaşına yansıtılması, fiilen gerçekleştirdiğimiz kılık-kıyafet özgürlüğünün hukuken de temini için darbe ürünü antidemokratik kılık-kıyafet yönetmeliğinin kaldırılması, demokrasi için siyaset, emek için grev yasağının kaldırılması, kamu görevlilerinin üzerindeki ağır vergi yükünün hafifletilmesi amacıyla oranların düşürülmesi veya matrahların arttırılması, emekli ikramiyesinin ödenmesindeki 30 yıllık süre sınırının kaldırılması, kalkınmada öncelikli bölgelerde ve personel istihdamında zorluk çekilen hizmet alanlarında görev yapan kamu görevlilerine, pozitif ayrımcılık (ilave tazminat, ilave ek ödeme, ilave özel hizmet tazminatı vb. ödemeler) yapılması, Fazla mesai ücretinin ödenmemesi veya sınırlı olarak ödenmesini öngören düzenlemelerin kaldırılması.

Bu teklif ve taleplere hükümetin evet demesi durumunda Başbakan’a teşekkür edecek kişi sayısının 2 Milyon 800 bine, emekli kamu görevlileriyle 5 milyona, aileleriyle birlikte 15, belki de 20 milyona ulaşacağını anlattı.   

“Milletimizin büyük bölümünün teşekkür ettiği birçok iş yaptınız, adım attınız diyen Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, açıklamalarının şöyle sürdürdü, “Ancak, milletimizin tamamının teşekkür etmek için otuz yıldır beklediği bir hizmeti, bir adımı daha buradan hatırlatmak istiyorum. Darbe ürünü 1982 Anayasası’nı yürürlükten kaldıran, insanı ve insan onurunu esas alan, demokratik ve özgürlükçü sivil anayasayla yönetilmek. Bu adım atılır, bu hizmet tamamlanırsa eminim ki; sadece 76 milyon ülkem insanı değil, yaşadığı sıkıntıların, maruz kaldığı zulümlerin, tabi olduğu adaletsizliğin Büyük Türkiye’yle sona ereceğine inanan bütün mazlumlar hem teşekkür hem de dua edecektir. Rahmet ve Bereket ayı Ramazan’ın üç bayram sevinci yaşama fırsatı sunuyor. Ramazan Bayramı, Toplu Sözleşme Bayramı ve Yeni Anayasa Bayramı; her üçünü sırasıyla ve doya doya yaşamak istiyoruz. Ramazan ayı ülkemize ve İslam dünyasına hayır getirsin, şerleri def etsin diyoruz.”

Genç Memur Sen Başkanı Eyüp Beyhan ise konuşmasında Türkiye’nin marka Konfederasyonu Memur Sen’in Gençlik teşkilatı olduklarını açıkladı. 2012 Aralık ayında kurulan Genç Memur Sen’in 5 ay gibi kısa sürede ülke genelinde teşkilatlanmasını tamamladığının altını çizen Başkan Beyhan, Bu noktada Genel başkanımız Sn. Ahmet Gündoğdu ve onun öncülüğünde Kuruluşumuza ve teşkilatlanmamıza destek veren Memur Sen ailesinin büyüklerine şükranlarımızı arz ediyoruz. Ve diyoruz ki bize verdiğiniz desteğin, bize duyduğunuz güvenin karşılığını mutlaka ödeyeceğiz. Mahcup etmeyeceğiz, inşallah mahcup olmayacağız. Genç Memur Sen, ülkesini seven millete ve iradesine değer veren medeniyet değerlerimizin inşasını mesel edinen, daha büyük, daha güçlü, daha huzurlu, daha demokratik bir Türkiye hayali kuran, hayalden öte bunu aksiyona dönüştüren gençlerin ortak adresidir. Bu çerçevede kurulmuş sivil gençlik teşkilatlarına çatı olma iddiasına sahiptir.”dedi.

İftar yemeğine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, milletvekilleri, Memur-Sen Yönetim Kurulu, Bağlı Sendikaların Genel Başkanları, bürokratlar ve çok sayıda davetli katıldı.