Sözleşmelilere Kadro Müjdesi / İZLE

GÜNDEM

Sözleşmelilere Kadro Müjdesi / İZLE

Başbakan Erdoğan'ın grup konuşmasını canlı olarak izlemek için tıklayınız

25 Haziran 2013, Salı

Başbakan Erdoğan grup toplantısında beklenen müjdeyi verdi: 96 bin 500 sözleşmeli personle kadroya alınacak.

Başbakan Erdoğan’ın TBMM’de AK Parti Grubu’nda yaptığı açıklama şu şekilde:

“Yapacağımız bir düzenleme ile kamuda çalışan sözleşmeli personelin devlet memurluğu kadrosuna geçmesine imkân tanıyoruz.

25 Haziran 2013 tarihi itibariyle yani bugünden itibaren, bundan sonrası geçerli değil, geçmişe yönelik görevde bulanan;

1- 657 sayılı kanunun 4/b maddesine göre çalışan sözleşmeli personel,

2- 5393 sayılı Belediye kanununun 49. Maddesine göre çalışan sözleşmeli personel,

3- 4924 sayılı kanun hükümlerine göre sözleşmeli sağlık personeli devlet memuru kadrosuna geçirilecek.

Bu kapsamda şu anda 96 bin 500 personel bulunuyor.

Buna ilişkin yasal düzenlemeyi de inşallah süratle, bu yasama döneminde yapmış olacağız. Yani tatile girmeden bu işi inşallah bitireceğiz.

Sözleşmeli personelimize ve onların ailelerine hayırlı olsun.”

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

-Dağıtacağımız 10 milyon 600 bin adet tabletle ilgili olarak önemli bir adım atmış oluyoruz.

Bu ihaleyi kazanacak firmalara, yerli araştırma geliştirme merkezi kurma şartını getiriyoruz. Bu firmalar üç yıl içinde Türkiye’de yatırım yapacaklar ve üretim yapacaklar. İhaleye sektörün en büyükleri konumundaki firmalar katılıyorlar. Adeta devrim niteliği taşıyan bu gelişmenin öğrencilerimize öğretmenlerimize velilerimize hayırlı olmasını diliyorum.

- 9 Haziran'da Mersin'e giderek Akdeniz Oyunları'nın 500 milyon liralık toplamda 800 milyon liralık bir adımın açılışını gerçekleştirdik. Perşembe günü de tekrar gittik 17. Akdeniz Oyunlarının açılışını gerçekleştirdi. Bu oyunlar Yunanistan'da yapılacaktı. Yunanistan yapamayacağını açıklayınca bizden rica ettiler. Akdeniz Oyunlarıyla ilgili 17 ayda bu yatırımları gerçekleştirdik. Bu Türkiye'nin bu noktada gücünü ortaya koyması adına önemlidir. Türkiye şuan itibariyle 16 bronz 22 gümüş 16 altın madalya kazandı. Şu anda İtalya'nın arkasından ikinci sıradayız. Gelecek çok madalya var daha. Bu da Akdeniz Oyunları'nda bizim için rekor oluyor. En son Akdeniz oyunlarında 20 altın almıştık. Şimdi bunun çok çok üstüne çıkacağız. Sporcularımı madalya kazanan sporcularımızı tebrik ediyorum. Akdeniz ülkelerinden gelen sporculara da başarılar diliyorum. Avrupa takımlar şampiyonası için rahatsızlanan Binnaz Uslu'ya da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

-U-20 açılışı için Kayseri'ye gittik. 20 yaş altı futbol turnuvası Türkiye'de yapılıyor. Biz Kayseri'deki açılışa katıldık. İlk maçın ilk yarısını izledik ve heyecanı onlarla paylaştım. Bu turnuvada da milli takımımıza başarı dileklerimi iletiyorum.

- Açılış öncesi çok büyük bir katılımla yaptığımız mitingimiz gerçekten 200 bine varan katılımla büyük bir coşku sıcakta görmeye değerdi. Kayserili vatandaşlarımın buna destek olan tüm teşkilatımızın gayretlerinden dolayı kendilerine şükranlarımı iletiyorum. Coşku heyecan her geçen gün daha da artıyoru. Allah'ın izniyle artacağına inanıyorum. Bir mitingi de Samsun'da gerçekleştirdik. Bugüne kadar Samsun'da yaptığım mitinglerin en büyğünü orada gördük. İlgi ve alakayı gödük. Çırpınırdı Karadeniz diyoruz ya gördük nasıl çırpındığını.

- Pazar günü bu sefer Erzurum'da mitingimizi gerçekleştirdik. Erzurum gerçekten çok farklı manzara ile bizleri karşıladı. Dadaşların ön hazırlıkları enteresandı. Birilerine karne hazırlamışlardı o da enteresandı. Hınca hıç dolduğuna sokakların insan seliyle meydana aktığını gördük. Orada da Erzurum'un coşkusuna katıldık. Bizden bir gün önce MHP'nin mitingi vardı. Onun da hali ortada. Erzurumlu kendine yakışan cevabı verdi.

- Ankara, İstanbul, Samsun, Kayseri ve Erzurum'da gerçekleştirdiğimiz mitinglerde son günlerdeki olaylara nasıl baktıklarını gördük. Millet gösterileri sabırla itidalle izledi. Ancak aynı millet o gösterilerle neyin hedef alındığını net olarak gördü ve görüyor.Gösteriler başladığından itibaren gerek medya, sosyal medya dezenformasyon kampanyası başlattı. Yüzbinler milyonlar AK Partiye gönül veren vermeyen herkes itidali temsil ettiler. Onlar yakmadılar yıkmadılar, kavgadan gürültüden yana olmadılar. İstismarları yasaların kendilerine tanıdığı alanlarda dile getirdiler. Bizim söylediğimiz bu zaten. Yani şiddet hiç bir zaman zaferin müjdecisi değildir. Şiddet biter ötekeleştirir. Onun için şiddete başvuranlar her zaman her daim kaybetmeye mahkumdur. Bu noktada siz eğer dürüstlükten yanaysanız demokrasinin şartları kuralları bellidir. Gelirsiniz bunu yasal çerçeve içerisinde anlatırsınız. Seçim gelirse sandıktan netice alırsınız. Biz diğerlerini buna davet ediyoruz. Bu millet bu kampanyaları yutmadı. Millet neyin ne olduğunu kimin nerede durduğunu kimin ne yapmak istediğini gördü.

Herzaman hakkın haklının yanında yer aldı. Zaten bu gösterileri kışkırtanlar yönlendirenler milleti etkileyemeyeceklerini biliyorlardı. Aslında başından itibaren uluslararası çevrelere sellendiler. Halkın kendilerine inanmayacağını çok iyi biliyorlardı. Uluslar arası çevreleri medyayı hedef aldılar. Kendilerine dışardan da yandaş bularak ilerlemeye gayret ettiler. Gösteriler başladığı andan itibaren biz gösterilere katılanlar çok farklı katmanlardan oluşuyor dedik. Bizim hiç bir kompleksimizi yok halkın tepkilerine taleplerine sırtını dönen hükümet olmadı. Her bir ferdin grubun taleplerini dinledik dikkate aldık. 10.5 yılda yüzde 100'ün hükümeti olmak için hassasiyet gösterdik. Gezi Parkı ağaç ve çevre adına yer alanlar oldu. Onları samimi bulduk. Onları diğerlerinden ayrı tuttuk. Kabul ettiğimiz temsilcileri saatlerce dinledik. Bakanlar Kurulu'nda dile getirdik. Samimi göstericilerle irtibat kuruldu. Bunların yanında samimi olmayan da vardı. Başbakan yardımcımızla görüşüp yeniçerinin isyancı yanı gibi şunu görevden alacaksın diye emir savuranlar oldu. Senin karşında AK Parti iktidarı var.

Kalkıp da bazı yazılı görsel medyada olanlar bu tiplere haddini bildirmiyor. Bundan daha çok haddini bilmezlik olur mu. Şunu görevden al şunu götür önce haddini bileceksin. Sen kalkıpda ne platformu olursan ol. Milletin vermiş olduğu bir yetki var. Milletin verdiği yetkiyi bu iktidar kullanamaz hale gelirse o zaman bittik demektir. Tek başına bu iktidar olduk. Milletimi sesleniyorum. AK Parti iktidarına kadar bir alışkanlık vardı. Ortalamaya baktığımızda 16 aylık iktidarlarla istikrarsızlık dönemler yaşadık. İstikrarsızlık demeyelim. Bunlarla 3 bin 500 dolara getirdiler. Sıralamada gerilerde kaldık. AK Parti ile istikrar güven başladı. Bir anda her alanda sıçrama yapmaya başladı. Bu sıçramadır ki Türkiye'yi dünyada güven duyulan saygı duyulan bir konuma getirdi. Ama saygı duyulan Türkiye'yi içerde ve dışarda koordineli olarak yıpratmak istediler. Millet burada duruma el koydu. Sahip çıktı. Dedi ki hayır bu gidiş yanlıştır biz iktidarımızdan memnunuz dediler. 20 Cent zam için yapılmıyor. Sağlıkta şu yapılmadı diye yapılmıyor. Brezilya'daki oynanan oyunun da aynı merkezden düğmeye basılarak yapıldığına inanıyorum. Brezilya da IMF'ye borçlarını ödemiş durumda. Başından itibaren faiz lobisi dedim. Birilerini hoplattı. Niye rahatsız oluyorsunuz. Burada bir faiz lobisi var. Bazı çevreleri ciddi manada rahatsız ediyor. Burada ne denli görevler gördüğünü gördük. Bunları zaman zaman halkımıza açıklayacağız. Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz.

CHP yönetimini beceriksizliği yanlışlar gaflar hayal kırıklığı CHP seçmenini umutsuz noktaya taşıdı. Meclis'te muhaletfet yapamayan CHP bu kitlelerin sokağa çıkmasına zemin hazırladı. Alevi kardeşlerimizin de yer aldığnı gördük. Onların hissiyatını iyi anlıyoruz. Biz onlarla ilgili Alevi açılımı adı altında bir dizi toplantılar yaptıl. Şu anda yine başbaakn yardımcıma devam edilmesi yönünde talimatım var. Bunları masada çözmeliyiz. Tarihte olduğu gibi aynı yanlışlara düşmemek lazım. Dersim katliamı olduğunda tek parti CHP'ydi. CHP o katliam karşısında ne yaptı. Herhangi bir tavrı oldu mu? Olmadı. Ben o dönemde yapılmayan özür beyanını TC adına Tayyip Erdoğan yaptı. Özür diledi. Peki ana muhalefet genel başkanı, ben genel müdür diyorum bu konuyla ilgili kalkıp acaba bir kere özür beyanında bulundu mu? En eski partisi biziz diyor özür dileseydin ya? Siz yaptınız. Fakat biz yüzde 100'ün hükümeti olarak her inanç grubu gibi Alevi vatandaşlarımızın sorunlarıyla igilendik önemli adımlar attık. Yeterli olmaya bilir ancak bu sorunları çözmek için samimiyet göstermediğimiz hiç kimse iddia edemez. Dersim olayları bile bizim için samimiyet gösterisidir. Önemli uygulamalr gerçekleşti Avlevi çalıştayı ile raporlar ortaya kondu. Süreç tamamlanmadı. Kardeşçe yaşamamızı sağlayacak ortamı hazırlamalıyız.