EĞİTİM
Eğitimde çözüm, rotasyon mu?
Doğu'daki öğretmenler ise resmen çakılı kalmış durumda.
Bir süredir, memurlar.net mail adresine, öğrtemen arasında uygulanacak bir rotasyonun çözüm olabileceğine yönelik bilgi notları ulaşmaktadır. Bu bilgi notlarından birini, yorumsuz olarak aşağıda yayımlıyoruz.
TÜRKİYE GENELİNDE EŞİT VE ADİL BİR EĞİTİM SİSTEMİ İSTENİYORSA YİNE ÇÖZÜM rotasyon.
(Rotasyonla ayrıca doğudaki öğretmen açığı kapanacak, deneyimli öğretmenlerimiz eğitim seviyesi düşük olan doğu illerimize deneyimleriyle katkıda bulunacak, Türkiye'deki eğitim seviyesi bariz bir şekilde yükselecek. Ayrıca emekliliği gelmiş öğretmenler emekli olacak ve ilk atamalar bariz bir şekilde yükselecek. Genç nesil gelecek nesilleri yetiştirecek.)
Milli Eğitim Bakanlığında ;
- Öğretmenlerin iller arası tayin isteği
- Eş durumu tayin isteği
- Özür grubu tayin isteği
Kısaca öğretmenler yer değiştirmek istiyor. Bir çok atama bekleyen öğretmen de atanmak istiyor.
Öğretmenlerimizin yüzde 90 ı da doğudan batıya gitmek istiyor.
Her yıl 50 - 60 bin (yıllarca birikmiş sayı) öğretmen Doğu'dan Batı'ya gitmek için bekliyor.
Yıllardır Milli Eğitim Bakanlığının yanlış politikaları, sendikaların üye kaydetme uğruna popülist politikaları yüzünden öğretmenlerimizin büyük bir çoğunluğu Doğu ve Güneydoğu illerine çakıldı kaldı.
Zorunlu hizmet affı adı altında zaten her 8-10 yılda bir ayrıcalıklı zümre yarattılar. Bunda en büyük vebalde bu haksız uygulamaya destek veren sendikalarındır.
İl dışı tayin ve özür grubu tayin isteyen tüm öğretmenlerin tayin isteklerini yerine getirse Doğu, Güneydoğu ve kırsal yerler boşalacak. Batı'da her ilde binlerce öğretmen norm kadro fazlası olurken Doğu ve Güneydoğu'da dersler boş geçecek.
Yine bunun yanında bir sınıf öğretmeni 40 yıl çalışsa Ankara'nın Çankaya ilçesine gelemiyor.
Buna karşın başka bir öğretmen Çankaya'da başlayıp aynı okulunda emekli oluyor.
Bu adalet mi ?
Gerçekten Yüksek Lisans yapmak isteyen öğretmenler Yüksek Lisans hakkı kaldırılınca kendilerini geliştirecek fırsat bulamıyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı sorunu çözmek yerine daha büyük sorunlara imza atıyor.
İşte bu sorunların çözümü için MEB'in radikal kararlar alması ve yıllardır Doğu ve Güneydoğu illerine çakılmış öğretmenlere nefes aldırması gerekir.
Buna karşılık hiç zorunlu hizmet yapmamış öğretmenlerin de zorunlu hizmet bölgelerine gönderilmeleri gerekir.
Şöyleki , Türkiye'nin en uç noktasından Artvin ili Borçka ilçesinden örnek verelim.
2000 yılında atanan bir sınıf öğretmeni-özellikle sınıf öğretmenlerinden bahsediyoruz çünkü onlar bu konudan son derece rahatsız- tam 12 yıldır bu ilçede çalışmasına rağmen bırakın büyükşehirleri; Yozgat, Sivas, Tokat gibi illerin köylerine bile gelemiyor.
Buna karşılık Antalya ilinin Alanya tatil beldesinde göreve başlayan bir öğretmen zorunlu hizmet afları ile burada emekli oluyor.
Sonuç olarak ; Milli Eğitim Bakanı öğretmen atamaları konusunda tarihe geçecek radikal kararlara imza atmalıdır.
Zorunlu hizmet yapmamış öğretmenlere hizmet bölgeleri üzerinden iller arası rotasyon uygulaması ve yine zorunlu hizmetini yapmış yıllardır aynı yerde çalışıp yerinden kımıldamayan öğretmenlere rotasyon uygulaması getirilmelidir.
MEB'de yaşanan öğretmen nakillerinin ilacı Rotasyondur.
Öncelikle Zorunlu Hizmet Rotasyonundan önce sunulan yetersiz çözümlere bakalım:
1- Becayiş: Becayiş sistemi kabaca, A şehrindeki bir öğretmenle B şehrindeki bir öğretmenin anlaşmalı olarak yer değiştirmesidir. Günümüzde batıdaki öğretmen yoğunluğuna bakılacak olursa çoğu öğretmen batı okullarında çalışmak istiyor. Dolayısıyla doğu bölgelerimizde çalışan öğretmenlerimizin becayiş yapacak öğretmen bulmaları sıkıntılı. Sistemi tamamen rahatlatacak çözüm yolu elbette ki değil.
2- Z.hizmet bölgelerinde çalışan öğretmenlere maddi destek: Bu sisteme göre z.hizmet teşvik edilecek. Fakat herkes için öğretmenlik maddiyat değil. Z.hizmet bölgelerindeki Öğretmenin en büyük sorunu yeni bir hava, yeni bir nefes. Bu da kısıtlı bir çözüm yolu.
3- Alan değişikliği: Hali hazırda alan değişikliği yapılıyor ama sınıf öğretmenliğinin tıkanıklığı hala çözülemedi. Çünkü sınıf öğretmenliği sistemin 3'de birini oluşturuyor ki bu durumda alan değişikliği çok küçük bir müdahale.. Peki diğer bölümler tıkandığında alan değişikliğinin bir anlamı kalacak mı ? Hayır. Sistem anında tıkanacak.
4-Emeklilik: Bir başka çözüm önerisi de emeklilik yaşı gelmiş olan öğretmenlerin zorunlu emekliliğini sağlamak. Ne yazık ki bu anayasal olarak mümkün olmadığı gibi, yine genel bir çözüm sunmuyor. Emekli olacak öğretmen sayısı yer değiştirme bekleyen öğretmen sayısını yine karşılayamayacak.
Peki, Çözüm Nedir? Nasıl Çalışır?
SORUNUN ÇÖZÜMÜ BATIDAKİ ÖĞRETMEN YOĞUNLUĞUNU AZALTMAK, BU YOĞUNLUĞU ÜLKE GENELİNE EŞİT BİR ŞEKİLDE YAYMAK.
Bu sistem hak-hukuk-adalet getirir.. Günümüzde kimi öğretmenler, sahte evlilik yaparak eş durumu bahanesiyle memleketlerine kaçıp, 1 yıl bile doğu bölgelerinde kalmadan kaçmaktadırlar. Eğitim özrü bahanesi de bunun başka bir alternatifiydi, gidenler gitti. Bu sistem bu bahaneleri kökten temizleyecek. Çünkü zaten bu işlere kalkışmadan önce öğretmenlerimiz 2. zorunlu hizmetin geleceğini ve tekrar döneceğini bilecek. Atama sistemlerinin bu kadar erken tıkanma sebeplerinden biri de zorunlu hizmet affıdır. Çünkü bu af sistemiyle batıda çalışanlar batıda kalırken, zorunlu hizmet bölgesinde çalışanlar z.hizmet bölgesinde kaldı. Batıdaki çakılı öğretmen yoğunluğu daha da arttı. Ayrıca bu sistemle zorunlu hizmet affı adı verilen haksızlık da çözümlenmiş olacak.
Çözümler:
- Eş durumu Atamaları:Eş özür atamaları sirkülasyon olduğu için rahatlar. Çünkü ülkenin her bölgesindeki öğretmen yoğunluğu aynı olacak. Aciliyeti olmayanlar ise zaten il dışı atamayı değil de ikinci z.hizmet görevine gelecekleri bekleyecek ve istediği şehirde çalışabilecek.Eş durumunda da eşinin yanına gitmek isteyene geçici olarak z.hizmet görevi dondurulup gönderilir. Ve bir dahaki z.hizmet görevi dağıtımında eşiyle beraber eşinden ayrılmadan aynı bölgede çalışır. Böylece eşlerin birbirinden uzakta kalma, ayrılma problemleri çözülmüş olur.
- Öğrenim Özrü Atamaları: Öncelikle MEB öğretmenlerimizin yüksek lisans yapmalarının önünü tekrar açmalıdır. Öğrenim özrü içinde aynı formül geçerli. Ve eminiz ki bu sistem oturduğunda hiçbir aklı başında öğretmen sahte Öğrenim Özrü için yüksek lisans yapmaz. Çünkü z.hizmet görevi dondurulmuş olarak gidecek ve tekrar geri dönme riski olacak. Gerçekten yüksek lisans yapmak isteyen öğretmenlerimizin de z.hizmet görevi dondurulur, yüksek lisansı bitince tekrar z.hizmeti bitirmek üzere z.hizmet okullarına tayini çıkarılır. Yüksek lisansını bilerek uzatan öğretmenler için de yüksek lisans yaptığı üniversiteden başarısızlığıyla ilgili görüş alınır ve uygunsuz bir durum tespit edilirse gereken ceza verilir.
- İl içi Atamaları: İl içi atamalarında merkezlere yaklaşma daha rahat olacak. Çünkü il genelindeki öğretmen yoğunluğu da eşit olacak. Daha önce merkezde çalışan yüksek puanlı öğretmenlerimizi rotasyon ile ilçe ya da yakın köylere göndermiştik ve ildeki kontenjan yeteri kadar açılmıştı. İliçi böylece rahatlamış olacak..
- İl dışı Atamaları: Tüm Türkiye'de bölgeler eşit öğretmen yoğunluğuna sahip olduğu için ve sirkülasyon gerçekleşeceği için ildışı atamalarda kesinlikle hiçbir sorun yaşanmayacak. Hizmet puanına göre z.hizmet bölgelerine gönderilen öğretmenlerin yerine, Z.hizmet bölgelerindeki öğretmenler gelecekler ve sistem böylece devam edecek.
Sistemin Tıkanma Durumu: Sistemin tıkanması mümkün değil. Çünkü sistem illerdeki ihtiyaçlara göre sırayla işleyecek. Örneğin bir öğretmen il dışı hakkı kazandığında gitmek istediği bölgedeki en yüksek puanlı öğretmenle bir nevi yer değiştirmiş olacak.
Düzenini kurmuş öğretmen sorunu:Gelen eleştirilerden biri de düzenini kurmuş öğretmenlerin yerlerini değiştirilmesinin yeni bir mağduriyet doğuracağı. Düzen kurmak, ev taşımak veya yaşadığı çevreyi değiştirmek hiçbir öğretmenin düzenini bozmaz. Aksine çevresini geliştirir. Bu eleştiri tamamen ön yargılı bir eleştiridir. Zaten doğu bölgelerinde çalışan öğretmenlerin çoğu yıllarca her atama döneminde il il ev taşıyarak memleketlerine yakınlaşmaya çalışmaktadırlar. Bu yüzden bu yaklaşım samimi değildir.
Eşi polis-asker olan öğretmen sorunu: Eşiniz polis ya da askerse, eşinize tabi oluyorsunuz. Bu da il dışı z.hizmetinizi kesiyor. Tam tersi neden olmasın? Polisler, askerler öğretmene tabi olsunlar. Zaten polislere 2. doğu görevi var. Polisin eşi zaten 2.doğu görevine gidecek. Askerlikle ilgili de küçük bir düzenlemeyle bu problem de aşılır. Eşi özel sektörde çalışanlar için ise özel bir uygulama oluşturulabilir.
Rotasyon esnasında yolluk sorunu:"850bin öğretmenin yer değişikliğinde devlete çıkacak meblağ çok yüksek olur?" sorusu gerçekten büyük bir sorun olduğu izlenimi vermekte. Halbuki Hizmet puanına göre ve ildeki çalışma süresine göre öğretmenlere rotasyon uygulanacak. Hali hazırda O 50-60 bin kişi yer değiştirmek istiyor. Bu sayı onlarca yılın birikimi ve özellikle çoğu sınıf öğretmeni. Gelecek yıl bu sayı 4-5bini geçmeyecek. MEB ihtiyaca göre rotasyonunu yapacağı için 850bin gibi ağır bir sayıya yolluk ödemek zorunda da kalmayacak.
Özetle rotasyon 850bin MEB çalışanına yapılmayacak. İhtiyaca göre ve hizmet puanı+ildeki çalışma süresine göre rotasyon uygulanacak.
Peki rotasyon uygulaması tam olarak nasıl işleyecek:
Kısa ve net bir şekilde açıklayacak olursak MEB öncelikle yer değiştirmek isteyen öğretmenlerden ön başvuru alacak. Kaç kişinin hangi ile gitmek istediğini tespit edecek ve o illere olan isteğe göre o illerdeki öğretmenlerin rotasyonunu gerçekleştirecek.
Örnek verirsek Konya iline il dışından gelmek isteyen bin öğretmen olsun. MEB Konya ilindeki rotasyonu gelmiş bin öğretmeni zorunlu hizmete gönderecek. İl içinde de aynı sistem geçerli.
Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer husus, örnekteki bin öğretmen ikinci zorunlu hizmetini bitirdiği taktirde istediği ile yine aynı sistemle tekrar gelebilecek.
Türkiye' de resmi verilere göre 165.000 öğretmenin emekliliği gelmiş vaziyette. Bu öğretmenleri rotasyona tabi tutarsanız bunların neredeyse tamamına yakını emekliliklerini isteyeceklerdir. Böylece hem ilk atamalar rahatlayacak hem de yer değiştirmeler oldukça kolaylaşacak.
Sistemin en önemli yararlarından biri de z.hizmet bölgelerimizdeki öğretmeni tutma problemini ve kalifiye öğretmen problemini çözmesi.
Ülke genelinde, bir nebze olsun eşit bir eğitim sistemini doğuracak bu sistem derhal devreye sokulmalı.
Aksi takdirde birkaç yıl sonra batıda boş yer kalmadığı durumlarda ne eş, ne özür, ne de ildışı atamalar yapılamayacak duruma gelecek.
Z.hizmet bölgelerinde yıllardır çalışan öğretmenlerin yerinden kıpırdaması, nefes alması gereklidir.
Batıdaki öğretmenlerimizin deneyimlerini z.hizmet bölgelerine taşımaları da ülke genelinde eğitim kalitemizi bariz bir şekilde yükseltecektir.
Yıllardır z.hizmet bölgelerinden çıkamayan ve durmadan doğu bölgelerinde il il gezen öğretmenler içinde en azından belirli bir süre rahatlama kaynağı olacaktır.
Herkes belirli bir süre z.hizmet bölgelerinde çalışacak, belirli bir süre istediği bölgelerde çalışabilecek ve eşitlik sağlanmış olacaktır. www.memurlar.net