EĞİTİM
Eğitim Sistemi Nereye Gidiyor?
Eğitim sistemi her gün farklı bir deneme ile imtihan olurken çocukların geleceği büyük soru işareti olarak masada duruyor. Akşam gazetesinin yaptığı değerlendirme haberleri ile eğitim sorunlarına açıklık getiriyor. Eğitimci Turgay Polat ve Burak Kılanç ile Türk Eğitim Derneği Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu sistemi değerlendirdi
İyi okulun Kapısı Yoksula kapanıyor
- AMAÇ SBS ile girilen okulları yok ederek sınavı kaldırmak. Sonuçta birkaç dershanenin kapanmasını sağlamak, 'dershaneleri kapatıyoruz' söylemini gerçekleştirmek. Lise türlerini geriye doğru değiştirme fayda değil zarar verir.
- HAYIR Türkiye'de mesleki eğitimin geri kalması öğrenci alımıyla değil eğitimin sanayiden kopuk olmasından kaynaklanır. Mesleki eğitime zorla öğrenci kaydırmak doğru değildir. Emin olun öğretmenler yeteneğine göre değil derslerinde başarısız öğrencileri mesleki eğitime yönlendirecek.
- ÖĞRETMEN liselerinin sayısı çok abartıldı. 30 tane yetecekken 250'nin üstüne çıktı. Kapatılması yanlış, sayının azaltılması doğru.
- ANADOLU nadolu liseleri arasında büyük kalite farkı var. Çok iyi olanların sayısı 100 civarında. Anadolu liseleri liselerin 4 yıla çıkarılıp, yabancı dil eğitimi kaldırılarak zaten zayıflatılmıştı. Türkiye'nin dünya standartlarında eğitimi fırsatı yok edilecek. Ancak zaten her klasik lisenin tabelası ile oynayarak adını Anadolu lisesi yapmak zarar vermişti.
- İDEAL olanı her okulu Galatasaray seviyesine çekmek. Ancak burada seviyeyi düşürme var. Liseler mahalle mektebi olamaz öğrenciyi sosyalleştiren küresel bakış veren kurumlar olmalı. Adrese dayalı kayıt bu anlamda çok büyük zararlar verecektir ülkemize.
- SİSTEMİN en zararlı yanı yoksul Anadolu çocuklarına kaliteli okulların kapısı kapatılıyor, kendi dünyanızın dışına çıkmayın deniyor. Bu çok yanlış ve hatalı bir bakış açısı.
- FEN liselerinin Bahçeşehir fen ve teknoloji lisesindeki gibi yapılandırılmasından yanayım. Kapatmak fakir ama yetenekli çocuğa o imkanı kapatmak demek.
- KALİTELİ eğitim aranıyor. Yabancı dil eğitimi ve uluslararası kalitede eğitim özel okullarda ise öğrenci oraya gider.
- KESKİNLİKLE kısıtlar hatta bu işin en yaygın uygulandığı Almanya bile bu sistemden vazgeçiyor. Dünya vazgeçiyor biz başlıyoruz.
- SINAV dünyanın bütün ülkelerinde var. Türkiye'deki sınav düşmanlığının siyasetçilerin populist yaklaşımından kaynaklanıyor...
Örneğin ABD'de fen ve teknoloji liselerine sınavla girilir, Finlandiya'da ilköğretim sonrası olgunluk sınavı ile üst okullara geçilir. Kore ve Japonya'da da da. Sınavdan çok verimsiz eğitim sistemi düzeltilemeli.
FEN LİSELERİ KURULUŞ AMACINDAN SAPTI
- LİSELERDEKİ eğitim kalitesi topyekün yükseltmeli. 2023 vizyonunda Edirne'den Kars'a kadar tüm liselerde eşit kalitede eğitim verilmesi hedefi var. Bu sağlanırsa vatandaş daha iyi bir okul aramayacak. Sınava ve dershanelere ihtiyaç da duyulmayacak.
- ÖNCELİKLE ncelikle meslek lisesi ya da MYO'dan mezun olunduğunda parlak bir kariyer elde edilebileceği konusunda kamuoyu ikna edilmeli. Sistemi değiştirmek çözmez.
- ÖNCEKİ kurguda, gençlerin öğretmenliğe lise yıllarında yönlendirilmesi düşünülmüş. Şimdi üniversite yıllarında kazanılması yöntemini tercih etmiş gibi. Bu lise mezunlarından öğretmenliği seçen az. Mesela 2011'de Çapa A.Ö.L'nin 134 mezunundan sadece 19'u öğretmenliğe yerleşmiş. Demek ki revizyon gerekiyor.
- İLK uygulandığı yıllarda başarılı olabilir, ancak sonra ekseninden kaydığı, bazılarının nitelik olarak geride kaldığı konuşulur oldu. Varlıkları, sınav ve yarış olgusunu topluma fazlasıyla yerleştirdi. MEB öğrenci ve velilerin yarış atı gibi hissetmemelerini hedefliyor. Yakın gelecekte akademik eğitim veren tüm liseler Anadolu lisesi olacak, aralarında fark kalmayacak.
- AKADEMİK anlamda başarılı, 'üstün nitelikli' öğrencilerin eğitileceği 'üstün' okullar olmadığı sürece bu konuyu tartışacağız. Şu anda 'üstün' nitelikli okullar ya yılda on binlerce lira vermek zorunda kaldığınız bazı özel okullar ya da devletin yıldız okulları (İstanbul Lisesi, Kabataş Lisesi, Galatasaray Lisesi, Atatürk Fen Lisesi vb). Her ülkeden yaklaşık % 3 - 5 oranında üstün nitelikli çocuklar o ülkenin en önemli varlığıdır. Bizim bu konuda bir politikamız yok. Hükümetin bu konuya önem verdiğini, AKP'Lİ Halide İncekara'nın önemli mesafe aldığını duyuyoruz. Tahminim, SBS'nin kalkmasından sonra, İstanbul ve Kabataş Lisesi gibi okullar üstün nitelikli öğrencilerin eğitildiği farklı bir okul türüne dönüşecek. İster İstanbul ister Siirt'ten gelsin üstün nitelikte eğitim alacak. Yeter ki seçme yöntemi adil olsun. Yıldız devlet liseleri sıradanlaşırsa önemli bir kayıp olur. Adrese dayalı sistem mesela Cağaloğlu'na akışı artırır. Pek çok veli, İstanbul Lisesi'nin yakınında konut alır.
- Fen liselerinin pek çoğunun kuruluş amaçlarından saptığı, bilim insanı yetiştirmek yerine, üniversite sınavında başarılı olacak öğrenci yetiştirmeyi hedefliyor. Masaya yatırılması gereken lise türlerinin başında fen liseleri geliyor. Kapatılması, bilim insanı yetiştirme hedefinde büyük kayba sebep olmaz.
- ZATEN yüzde 3 olan özel okul öğrenci oranının 2023'te yüzde 10'a ulaşması hedefleniyor. Özeller bir seçenek.
- DetaylarIn açıklanmasının ardından yorum yapmayı tercih ederim. Sosyal devlet yaklaşımı içinde Edirne'den Kars'a her yerde aynı nitelikte eğitimin çocuklara ulaşması hedefleniyor. MEB'in uygulamalarını gerekli, bütünsel ve mantıklı buluyorum. Gerçekleşirse, sınav cenderesinden kurtulunacak.
Sorular
1-Liselere getirilecek yeni sistemde ne amaçlanıyor?
2-Mesleki eğitim bu sistemle güçlenir mi?
3-Öğretmen liseleri neden kapatılıyor?
4-Anadolu liseleri modeli yanlış mıydı? Kapatılmaları nasıl etki yaratır?
5- Adrese dayalı lise sistemiyle başarılı ve başarısız çocuğu bir araya getirmek ne doğurur?
6- Fırsat eşitliği mi yoksa yoksullukta eşitlik mi getirir?
7- Fen liselerinin nüfusu 500 binin altındaki illerde kapatılması ne getirir?
8- Özel okullara öğrenci gidişi artar mı?
9- Çocuğun meslek lisesine devamına öğretmen kurulunun karar vermesi, özgürlüğü kısıtlamaz mı?
10- Sistemle çocuklar sınav cenderesinden kurtulur mu?
27 tür lise az gelişmiş ülkelerde olur ancak
Türk Eğitim Derneği Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, ortaöğretimde yeni yapılandırmaya 'şartlı destek' verdiklerini belirterek, mevcut sistemdeki 27 tür lisenin ancak az gelişmiş ülkelerde görüldüğünü söyledi. Hazırladıklarını raporu Bakan Ömer Dinçer'e sunacaklarını aktararak görüşlerini özetledi:
DERSHANELERİN ve sınav sisteminin kalkması için ortaöğretim daha sağlıklı hale getirilmeli. Daha önce Anadolu liselerinin amacı yabancı dille eğitim, fen liselerinin ise bilim adamı yetiştirmekti. Fakat Anadolu liseleri yabancı dille ne kadar eğitim verebildi? Fen lisesi mezunlarının ne kadarı bilim adamı oldu? Veri yok.
Devlet kendi eliyle ayrıcalıklı okul ve lise çeşitleri oluşturdu. Lise türünün azaltılması, program çeşitliliğinin arttırılmasını destekliyoruz. Şu anda 27 çeşit lise var. Bu ancak az gelişmiş ülkelerde olan bir yapı.
DÜZ liseler içindeki fen ve sosyal programlar işlevsel hale gelmeli. Ortaöğretimi düzeltmeden sınav kaygısını da kaldıramayız. Devletin görevi herkese birbirine yakın mesafede eğitim vermektir. En yakın okulun en iyi okul olması gerekir. Bu da öğretmen eksikliklerinin giderilmesiyle mümkün.
FEN Liseleri, Anadolu Liseleri gibi siyasi kaygılarla her köşe başında açılmış liseler olmaktan çıkarılmalı. Fen lisesi az sayıda olmalı, bilim adamları belki de üstün zekalı insanları yetiştirmeli. 500 bin nüfus sınırlamasına destek veriyoruz. Fen Liseleri üniversiteye atlama tahtası olmamalı.
ÖĞretmen yetiştirme yükseköğretimde yapılması gereken bir şey. Bugün Anadolu Öğretmen Liseleri başarılı öğrenciler yetiştiriyor ama mezunları başka bölümlere gidiyor.
Art niyet yok hedef kalite!
MECLİS Milli Eğitim Komisyonu'nun AKP'li Üyesi Temel Coşkun, çalışmalarda bir art niyet aranmamasını amacın liselerde kaliteyi artırmak olduğunu savunarak şöyle dedi:
Anadolu ve Fen liseleriyle ilgili değerlendirmelerin amacı, bu alana çeki düzen vermek. Bazı yerlerde bu okullar çok başarılı olabilir ama genel anlamda farklı tablolar ortaya çıkıyor. Büyük umutlarla açılan, üstün yetenekli ve başarılı öğrencilerin alındıkları yerlerdi. Ama levha çoğaldıkça kalitesi tartışılır hale gelmiş. Sanıyorum bakanlık da, bunları irdeleyerek çekidüzen vermek istiyor. Bu da yerinde ve doğru bir karar. 'İmtihanlar çocukları yarış atı yapıyor' diye yakınılıyor. Biz de, yarışı hafifleterek bilgi, beceri ve başarıların öne çıkacağı bir yapı arzuluyoruz. Bunun nesi kötü? Bazıları, toplumun beklentisinin AK Parti tarafından yapılmasından rahatsız. AKŞAM