Şeflere şube müdürü görevlendirmelerinde öncelik verilmesini emreden ama bir iki hafta içerisinde geri çekilen Genelge’de; ne demek istediğini dahi anlatamayan Bakanlık’ta ne demek istediğimi anlayan var mıdır sizce? Ben anlayan olduğu kanaatinde değilim. Ben taşradan bakan biri olarak Bakanlığı anlamakta zorlanıyorum. Benim gözümde Bakanlık; sorunları algılamakta zorlanan, öğretmenleri sorunlu, sıkıntılı ve doyumsuz gören, kendilerini temize çıkarıp vicdanlarını rahatlatmak için suçlu arayan bir yapı.

Deneme yanılma yöntemiyle yönetilemeyecek Bakanlıktan söz ediyorum. “Bir de bunu gönderelim bakalım, bu ne yapacak” diye kumar oynanamayacak Bakanlıktan. Milli Eğitim Bakanlığı’na ne zaman dışarıdan transfer yapılsa sonuç felaket olmuştur. Yanılıyorsunuz bu “Zararsız” denilenler ise morfinsiz açık ameliyat ile en fazla zararı vermişlerdir. Zararsızın bir diğer anlamının faydasız olduğunu test ederek ortaya çıkarmış bakanlıktır Milli Eğitim.

Her işi yaparım değip, her işe yapanlardan çok çekti bu millet.  Mevcut tecrübelerin her yerde geçmediğini, eğitimde başarılı olmanın eğitim altyapısı gerektirdiğini çoğu bürokrat Milli Eğitim Bakanlığında görev kabul ettiğinde anlamıştır. “Benim babamda hacı, benim annemde başörtülü ve dindar” diye cümle kuranların dinle ilişkisi neyse çocuğunun öğrenci olması dolaysıyla eğitimle alakası var denilen bürokratların durumu da aynıdır bence.

Türkiye’de Müslümanların önemsediği ve görüşlerine değer verdiği Pakistanlı Âlim Mevdudi; "Müslümanlar, iyi yetişmemiş Müslümanlardan kâfirlerden gördüğü zarar kadar, belki daha fazla zarar görmüştür" diyor. İktidar, “bizim bürokratımızdır” deyip Milli Eğitim Bakanlığı’na transfer ettiği “ben bilirimci”lerden; her şeyi bildiği halde direnç gösterip “ben bilmem” diyenlerden daha fazla çekmiştir. Milli Eğitim Bakanlığının ve eğitimin selameti aynı hedefe yürüyen, iktidarın kaygı ve sancılarını hisseden, “ben” değil “biz” diyebilen bürokratlardan geçmektedir. Eğer bu reflekste bürokratlar bir araya gelemezse, sorunlar birikmeye ve bir araya gelmeye devam edecektir.

Eğitimle ilişkisi çocuğunun öğrenci olmasından öte olan biriyim. Bakanlık merkez teşkilatı ve eğitimle ilgili kafamdaki bütün sorulara ve sorunlara bir cevabım var. Ama yeni yönetmelik taslaklarını eğitimcilerin ve sendikaların katkısına sunan, twitter’dan süreç paylaşımı yapan, ben birimcilerden bakanlığı kurtarmaya çalışan yeni Müsteşar’ı, bakanlıktaki bürokratik barikat kaç günde değersizleştirir ve harcar buna henüz cevabım yok. Ne kadar zaman alır bekleyip göreceğiz.

Hüseyin GENÇ
İkgmMeb.com/Özel Haber