GÜNDEM
Çelik: Bakanlar istifa etmedi
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, 4 bakanın istifa etmediğini açıkladı.
19 Aralık 2013, Perşembe
17 Aralık operasyonu kapsamında ismi geçen 4 bakanın hakkında fezleke hazırlandığı ve meclise gönderildiği yönünde yapılan haberler sonrası 4 bakanın Başbakan Erdoğan ile istifa görüşmesi yaptıkları iddia edilmişti. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, canlı yayında katıldığı programda 4 bakanın istifa etmediğini söyledi.
İstanbul'da başlayan 17 operasyonunda adı geçen 4 bakanın istifalarını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sundukları iddia edilmişti.
Oğulları ve kendileriyle ilgili iddialar ortaya çıkan İçişleri Bakanı Muammer Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar dün görüştükleri Başbakan Erdoğan 'a "İstifaya hazırız" dedikleri ortaya atılmıştı. Ancak bu iddiayı Hüseyin Çelik net bir dille yalanladı ve bakanların istifa etmediğini duyurdu.
Çelik, operasyonu şu açıklamalarla değerlendirdi:
"BAŞBAKAN TELEVİZYONDAN ÖĞRENDİ"
Türkiye'de İstanbul ve Ankara'da ilk kez emniyet müdürü ve valinin haberi olmadan operasyon yapılıyor. Böylesine büyük çapta ekonomik boyutu olan bir operasyon yapılıyor ve ülkenin Başbakanı, ülkenin İçişleri Bakanı bunu televizyondan öğreniyor. Operasyonun yanlış tarafı, haberdar olması gereken kişilerin, Başbakan'ın haberdar edilmemesi."
"TOPYEKÜN CEMAATİ VE HOCA EFENDİ'Yİ SUÇLAMAK YANLIŞ"
AK Parti büyük bir camiadır. Bu büyük camia içerisinde yanlış yapan insanlar olabilir. Eğer gerçekten suçları kanıtlanmışsa hedef alabilirsiniz. Ama topyekün olarak onları itham etmek olmaz. Cemaat dediğiniz de bir inanç, ahlak ve eğitim hareketidir. Cemaat de çok büyük bir kitledir. Cemaat içinde de birileri yanlış yapabilir. Biz topyekün cemaati suçlayamayız. Cemaat içinde yanlış yapan varsa ona gerekli müeyyideyi uygulamak gerekir. Birileri cemaatin adını kullanarak bir şey yapıyorsa, cemaatin öncelikle ona sahip çıkmaması gerekiyor. Bazı adamlar ona buna şantaj yapıyor, haysiyet cellatlığı yapıyor, soruyorum cemaatin adamlarına 'bunun bizimle alakası yok' diyorlar. Peki diyorum 'bu arkadaşa niye itibar ediyorsunuz', 'efendim şöyle oldu, böyle oldu' diyorlar. Eğer yapılan hatalar cemaate ve Hoca Efendi'ye mal edilirse bu Allah'ın da beşarın da nazarında olmaz.
Bakıyorsun cemaatle hiç ilgisi olmayan bir adam sosyal medyada hükümete, Başbakan'a, Başbakan'ın eşine demediğini bırakmıyor. Aynı şekilde AK Parti ile ilgisi olmayan adamlar da bunu yapıyor.
"CEMAATE DE BÜYÜK HAKSIZLIK YAPILIYOR"
Gezi olayları masum bir çevre hareketiydi değil mi? Sonra hangi şekiller aldığını biliyorsunuz. Dershaneler meselesini de milimetrik bilen bir insanım. Ben ilgili kurullarda, MYK'da, Sayın Başbakan ile şahsi görüşmelerimde bildiğimi, düşündüğümü hiçbir kaygı duymadan söylemiş bir insanım. Sonra karar aldık, 2 yıl süre verdik. Bu kadar masum bir mesele nerelere gitti. Burada cemaate de büyük haksızlık yapılıyor. Cemaat de şaibe altında kalıyor. Biz cemaatle aynı ruh ve mana ikliminin insanlarıyız. Bu insanlar bizim potansiyel tabanımızdır. Herkes akıllı olacak, itibar cellatlığına alet olmayacak. Herkes şahsi meselesini AK Parti'li ise AK Parti'nin, cemaatten ise cemaatin meselesi haline getiriyor. "
Kaynak: Haber7