GÜNDEM
Başbakan Yıldırım'dan belediye başkanlarına uyarı
Başbakan Binali Yıldırım, Ankara ATO Congresium'da Belediye Başkanları Toplantısı'na katıldı. Burada yaptığı konuşmada belediye başkanlarına uyarılarda bulunan Yıldırım, "Birtakım insanların daha fazla iştahı için daha fazla kazanması için bütün şehrin nefes alanlarını, ortak alanlarını yok etmeyelim" diye konuştu. Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları:
"KARINCALAR GİBİ ÇALIŞACAĞIZ"
Daha çok işler, gerçekleştireceğiniz büyük hedefler Türkiye'nin geleceği için dev projeler var. Önümüzdeki 2019 seçimlerinde Türkiye'nin gelecek 10 yılına hükmedecek değişimin, dönüşmün, büyükşehirlerde, illerde, ilçelerde AK Parti belediyeceliğinin değişen ve gelişen vizyonu ile yeni hamleleri gerçekleştireceğiz. Bunun için daha çok çalışacağız, akıl teri, alın teri dökeceğiz. Büyük şairin ifadesiyle, 'dev gibi eserler bırakmak için karıncalar gibi çalışacağız.
"BU SIFATI HAK EDEMEYENLERİ GÖRDÜK"
Şehirli olduğunuzda o şehre ait olursunuz. Şehirler insanlara, insanlar şehirlere kimliklerini kazandırır. Şehir aidiyetini gerçekleştirecek olan en başta gelen kişi o şehrin belediye başkanıdır. İlçelerde, beldelerde de aynı aidiyeti tesis öncelikle sizin görevinizdir. Belediye başkanlığı makamına geldiği halde zaman içerisinde bu sıfatı hak edemeyenler olduğunu gördük. Kendisine emanet edilen belediye imkanlarını ve sorumluluğu terör örgütlerinin lojistik faaliyetlerini ayırdılar.
"BAŞVURULARIN YÜZDE 73'Ü ŞİKAYET"
Belediyelerle ilgili Başbakanlığa yılbaşından bugüne kadar 103 bin 295 tane başvuru var. Bu başvuruların bir analizini yaptırdım. Yüzde 73'ü şikayet. Burada AK Parti, CHP, MHP ayrımı yok. Bütün belediyelerden bahsediyorum. Geriye kalanı da görüş ve istek. Bunun size bir şey anlatması lazım. Bu tabloyu tersine çevirmemiz lazım. Memnuniyetsizlerin sıralaması var. 3 tane memnuniyet var, mezarlık hizmetleri. Demek ki vatandaş gidince belediye bir tane adam eksildi diye mi düşündü anlamadım. Bu hizmet çok insani bir hizmet ama bununla sınırlı olmaması lazım. İkinci nikah işlemleri, bu da güzel ama asıl yoğunlaşmamız gereken bu tablonun alt kısmı. Alt kısmına geldiğimiz zaman, yol bakımı, yol yapımı, alt yapı hizmetleri, zabıta işleri, taşımacılık, iş yeri ruhsatları ve böyle gidiyor. Hatta vatandaşın işlerinin belediyelerde sonuçlandırılamadığını, muhatap bulamadıklarını söylüyor vatandaşlar. Bu durumu değiştirmek bizim elimizde. Biz, geçmişte bunu başardık. Bugünlere gelişimizin arkasında bu başarı var. Şimdi artık zaman kendimizi yenileme, geleceğe yeni heyecanla yeni hedeflerle bakma zamı. Bu kadro bunu yapar mı? Yapar. Geçmişte başardı, gelecekte daha fazlasını yaparsınız. Size inanıyoruz.
SİHA TARTIŞMALARINA YANIT Neymiş, SİHA'lara karşılarmış... Niye karşısınız? Yol yaparken alçakça öldürülen işçiler varken sesi çıkmayanlar... Korucuya, polise, askere, jandarmaya gözünü kırpamadan silah doğrultan alçakları teknolojinin imkanlarıyla bertaraf ederken neye karşı çıkıyorsunuz. Bu lafları edeceğinize 'adalet' diye yürüdüğünüz yollarda kimin koluna girdiğinize bakın da öyle konuşun. Bu iftiraları sorumsuzca seslendirenlere yazıklar olsun. Bu devletin parasıyla geçinip utanmadan sıkılmadan hala bu lafları söyleyebiliyorsunuz. Önünüzde iki yol var... Teröre açıktan destek veriyorsunuz. Peki yarın oy istemek için gittiğinizde bu milletin yüzüne nasıl bakacaksınız.
"ORTAK KULLANIMDA OLAN YEŞİL ALANLARI YOK ETMEYELİM"
Kabul ederseniz, size birkaç da öğüdüm var. Belediyeler bizim vatandaşa bakan yüzümüz, aynamız gibi. Bu sebepten hizmetlerden vatandaşın memnun olması, belediye başkanlarının çalışmasını beğenmesi, iktidar partisinin ülke genelindeki başarısını da etkiliyor. İmar değişiklikleriyle şehrin ortak kullanımında olan sosyal, kültür, yeşil alanlarını yok etmeyelim. Birtakım insanların daha fazla iştahı için daha fazla kazanması için bütün şehrin nefes alanları, ortak alanlarını yok etmeyelim. Yani belediyelerdeki en fazla işlem gören işi imar değişikliği olmamalı, en az işlem gören bu işlem olmalı.
"SEÇİMLERİ DEĞİL, NESİLLERİ DÜŞÜNEREK HAREKET EDİN"
Bizde belediyecilik iyi, yetkiler iyi ama o yetkileri düzgün kullanmak lazım. Şehri berbat etmek için değil. Buna lütfen dikkat edin arkadaşlar. AK Parti'ye, CHP'ye, MHP'ye. Belediye başkanı kim varsa. Bu ülkenin geleceği. Bütün belediye başkanlarının görevi ülkenin geleceğinde sorumluluk almaktır. Vatandaşın işini kolaylaştırın. Görevinizi ifa ederken asıl patronun sizi seçen hemşehrileriniz olduğunu unutmayın. Vatandaşla inatlaşmayın. Bu hassasiyet vatandaşın da yasadışı bir talebi dışında müsamahakar davranmayı gerektirmez. Sorunların üzerine gidin. Lütfen sorunları torunlara havale etmeyin. Gelecek seçimleri değil, gelecek nesilleri düşünerek hareket edin. Burada asıl marifet sınırlı kaynaklarla sınırsız ihtiyaçları nasıl organize edeceğiz. Burada da öncelik önemli. Önceliklerimizi doğru belirleyelim. Sadece Ankara'dan gelecek kaynaklara göre değil, yerelde kaynak geliştirmeye de kafa yorun. Türkiye'nin bütçesi belli. Mutlaka, yerelde de kaynak üretmeye kafa yormanız lazım. Kaynakları kullanırken adeta kılı kırk yararak, lüskten, gösterişten, israftan uzak duralım Kibirlenme, böbürlenme yok. Tevazudan vazgeçmeyin. Sadece yol yapmayın, gönüllere de yol yapın. Gönüllere yol yapamazsanız, yaptığınız işler sizi geleceğe taşımaz. İsim vermeyeyim, iki tane belediyemiz en fazla iş yaptı ama seçimler geldi kaybetti. Demek ki hizmet şarttır ama yeterli değildir.
"2019'A GİDERKEN ÇITAYI YÜKSELTECEĞİZ"
İnsanlarla ilişkilerinizde her zaman karşısınızdaki bir belediye başkanı olarak düşünün, empati yapın. Niyet bozulunca bereket yok olur. Makamlar gelip geçicidir ama insanlık bakidir. Biz, AK Parti olarak eserlerimizle hep övündük hep milletin önünde olduk. Her yaptığımızın hesabını hem hakka hem halka verdik. Tek bir muradımız, hakkın ve halkın rızasını kazanmak oldu. Bizim siyasetimizin esası hukuk ve adalet oldu. Biz, hem İslam dünyasının hem de Avrupa'nın ayrılmaz bir parçasıyız. Bugüne kadar ülkemiz için yaptıklarımızla asla yetinmedik, asla da yetinmeyeceğiz. 2019'da giderken çıtayı biraz daha yükselteceğiz.