Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, işçi sendikaları konfederasyon başkanlarını kabul etti.

Başbakanlık Resmi Konutu'ndaki basına kapalı gerçekleşen kabul, yaklaşık 40 dakika sürdü.

Erdoğan, kabulde Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Başkanı Kani Beko ile görüştü.

Türk-İş Başkanı Atalay:

Türk-İş Bakanı Ergün Atalay, İş Kanunu'nda yapılacak değişikliklerde bazı itirazları bulunduğunu belirterek, "Madenle ilgili yapılanlar müspet ama biz madeni öne getirerek buradan 4 - 5 maddede çalışanlarının hak gaspına uğramasına müsaade etmemek için uzun seneler sonra ilk defa 3 konfederasyon bu konuda aynı noktada beraber hareket ediyor, hareket edeceğiz" dedi.

Başbakanlık Resmi Konutu'nda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaklaşık 40 dakika görüşen Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Başkanı Kani Beko görüşmenin ardından gazetecilere açıklamalar da bulundu.

Türk-İş Başkanı Atalay, İş Kanunu'nda yapılması planlanan 59 maddelik değişikliği 3 konfederasyon olarak 2 gündür görüştüklerini ve işçilerin lehine olduğuna kanaat getirdikleri 5 maddeye ilişkin görüşlerini Başbakan Erdoğan'a sunduklarını söyledi.

Başbakan Erdoğan'ın, AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz ile Maliye ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından bir ekiple 3 konfederasyonun temsilcilerinin de içinde bulunacağı bir komisyonun bu akşam toplanmasına karar verdiğini anlatan Atalay, İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 1, 10, 11, 12 ve 13. maddelerine itiraz ettiklerini, arzularının kendi istekleri doğrultusunda bu maddelerin değiştirilmesi olduğunu kaydetti.

Sendika üyelik barajının yüzde 3'ten yüzde 1'e düşürülmesine ise itirazları bulunmadığını, asıl işverenle ilgili maddenin de İş Kanunu'ndaki mevcut haliyle devam etmesi görüşünde olduklarını ifade eden Atalay, yapılmak istenen düzenlemeyle işçilerin sıkıntıya gireceğini, bu zamana kadar kazanılan davaların yapılacak düzenlemeyle kazanılamayacağını anlattı. Atalay, "Diyelim ki bir işçi 7 senedir bir işverende çalışıyor. İşveren 3 tane taşeron değiştirdi, bu işçi hakkını nereden alacak? Mahkemeye gitmemiz gerekiyor, mahkemeye gittiğimizde kısa zamanda 7 senelik bütün haklarını ne varsa, izindir, ikramiyedir, sosyal haklarının tamamını mahkeme kararıyla bugüne kadar aldık, yapılmak istenen düzenlemede geriye gidiş gözüküyor. 7 senenin haklarını biz nereden alacağız?" diye konuştu.

Atalay, taşeronla ilgili eski yönetmelikte müfettiş denetiminin söz konusu olduğunu ancak yapılması istenen yasal düzenlemede müfettiş denetiminin olmadığını savunarak, "Diyoruz ki burada denetim olsun, müfettiş ve bakanlık denetlemeye devam etsin. Madenle ilgili yapılanlar müspet ama biz madeni öne getirerek buradan 4 - 5 maddede çalışanlarının hak gaspına uğramasına müsaade etmemek için uzun seneler sonra ilk defa 3 konfederasyon bu konuda aynı noktada beraber hareket ediyor, hareket edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Atalay, tasarının mevcut haliyle yasalaşması halinde taşeronlaşmanın daha da yaygınlaşacağı kanaatini taşıdıklarını ve bu konuda tedirgin olduklarını söyledi.

Hangi iş kolunda taşeron çalıştırılması konusunun Bakanlar Kurulu kararına bırakılmasının da doğru olmadığını ifade eden Atalay, yetkinin 1936 yılındaki İş Kanunu'nda da Bakanlar Kurulu'na bıraktığını, bunu kabul etmeyeceklerini, yasanın mevcut halinin korunması gerektiğini kaydetti.

Atalay, bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın görüşmedeki tavrına ilişkin sorusuna da "Başbakan müspet davrandı, komisyon kurdu. İnşallah devamı da iyi gelir, netice alırız" yanıtını verdi.