EĞİTİM
“Ali yazar, Veli bozar...” MEB bildiğini yapar
40 yaş mağduru öğretmenler 4 yıldır atanma mücadelesi veriyor. 2009’da Danıştay’a açmış oldukları davalarını kazanıp 2013 baharında atandılar, adaylıkları kalktı, asaletleri onandı. Fakat MEB’in temyize gitmesi sonucu 2014’te yine görevden alındılar. Öğretmen olarak atanmak isteyen ancak 40 yaş sınırına takılan adaylar yeni yönetmeliğin bir an önce düzeltilmesi konusunda kararlılar.
15 bin öğretmen mağduriyetlerinin giderilmesini arzuluyor artık. Kimi aile, evladını okutamamanın burukluğunu yaşarken, kimi aile de tabiri caizse ceketini satarak evladını vatana millete yararlı olsun diyerek insan yetiştiren mesleklerin temeli olan öğretmenliği tercih etti. Sonrasında KPSS icat edildi, çabalayıp durdular, sonunda yeterli puanı almayı başardılar, bu defa da atanmayı beklediler ve çoğunun yaşı kırka dayandı. Atama beklerken saçları kırardı, psikolojileri bozuldu hatta yaşlandılar adeta.
Şimdi suç kimde?
Milli Eğitim Bakanlığı, hazırladığı atama ve yer değiştirme taslağını 2014 Ekim ayında yayımlayarak görüş ve önerilere açmıştı ama aradan birkaç ay geçmesine karşın hala ortada yönetmelik yok.
Mesleğine ve hayallerine uzak düşmüş, eğitimin içinde yoğrulmuş ama 40’ından gün aldıkları için engellenmiş’ yaşama küsmüş bireyler onlar. Öğretmenlik, bilgilerini aktarabilme sanatı, becerisidir, bu da yetenekle, aşkla olur. Bildiğiniz gibi öğretmenlik ihtisas işidir, konunun ehli bunca öğretmen varken onların diplomalarını, umutlarını rafa kaldırmak, olgunlaşmış emeğe haksızlıktır.
MEB’in hazırladığı yönetmelik taslağında “Öğretmenliğe ilk defa atanacakların, başvuruların yapıldığı yılın ilk günü itibarıyla 40 yaşını doldurmamış olmaları” şartı yer alıyor. Bu bağlamda söz konusu şart yüzünden atanamayan öğretmen adayları, 40 yaşın üstündekilerin ücretli öğretmenlik yapabildiğini belirterek ilk atamada 40 yaş sınırının kaldırılmasını talep ettiler ve usta öğreticilerdeki yaş sınırının bulunmamasını emsal gösterdiler doğal olarak. Düne kadar sürücü kursu ön lisanslı müdürlerine bugün: “hadi abim!” diyen sisteme şaşırıyoruz elbette ki.
Öğretmenlere işe yaramaz muamelesi yaparak atıl vaziyette yıllardır kenarda beklettiler. Ondan sonra tezat teşkil edecek biçimdeki kararlarla emekli olan sınıf öğretmenlerinin yeniden görev istemeleri halinde “buyurun efendim!” deyip kapılarını açtılar. Durun bakalım 2015 yazında 6 yılını dolduran dershane öğretmenleri kadroya alınacak dendi, takipçisiyiz, göreceğiz. Yeni bir düzenleme yapılmazsa eğer bazı dershane öğretmenleri de kadroya geçemeyecek maalesef! Aslında eğitim sistemi mi kaldı, altüst oldu, yazboz tahtası, arapsaçı, daha onlarcasını sayabilirim burada.
“Ali yazar, Veli bozar...” MEB bildiğini yapar.
Eğitim komedisi!
Sorarım: Dün doğru dediklerini daha üzerinden birkaç yıl geçmeden yine değiştirmek istemeleri, kişiler üzerindeki güvensizliği arttırmanın ötesinde ne işe yarayacak? Hem değişiklikler yapılırken arkasından gelebilecek yan etkiler, tepkiler nedense hiç düşünülmez.
Kararlarının mantıksal gerekçeleri açıklanmazsa, doğru denilene kim inanır! Kusura bakmayın ama “Talim ve Terbiye Kurulu” her Bakan’ın mantığına göre hizmet etmesi için kurulmamıştır.
Sonsöz: MEB’in yeni atama ve yer değiştirme yönetmeliği şubat ayındaki 15 bin atamadan önce belirleneceği tahmin ediliyor. Velhasıl öğretmen adayları bir an önce yönetmeliği bekliyor, 40 yaş sınırının kaldırılması veya 40 yaşın 45’e çıkarılmasını arzu ediyorlar haklı olarak.
Afife Demirtaş